• ülkemizde demet 'in korkum yok seklinde sözler yazarak yorumladigi sarkinin souad massi tarafindan seslendirilen orijinal halinin ismidir. daha can yakici, bastan sona bezeli oldugu ud ve keman nameleriyle cok basarili, hazin bir sarkidir.
  • şarkı denilip geçilemeyecek derecede güzel bir şarkı. bir sabah posta kutunuzda bulursanız güne tamamen farklı duygularla başlayabilirsiniz. hüzünden her zaman buruk bir tad alınmayacağını, içinize incecik bir mutluluk da akacağını hisseder, yağmurlu bir istanbul sabahını aydınlık görürsünüz. çok hoşmuş gerçekten çok...
  • ingilizceye açıklamalı çevirisi şöyle bir şeymiş*:

    think of me (dir-ni fi bal-ek = have me in your mind = think of me)
    oh you who i love
    my heart chose you
    and i don’t know what to do (ma sebt edwah= i didn't find a cure for it)
    today you’re by my side
    but tomorrow, who knows?
    that’s how the world is
    sweet and bitter

    no one but you (ghir enta)
    no one but you
    no one but you has entered my heart
    no one but you
    no one but you
    only you live in my heart

    my situation puzzles me (hali m'heyarni)
    at night i can't sleep
    why, my life? (*my life* is a kind of love interjection, like turkish "hayatım")
    that's a sin my life
    that you make me suffer so much!
    spring does not last forever
    and roses wilt (in the end)
    i'm in chaos, i'm in chaos (hali maadoum= my "life" is devastated)
    think of me

    no one but you (ghir enta)
    no one but you
    no one but you has entered my heart
    no one but you
    no one but you
    only you live in my heart
  • bilekleri jiletleten, velespit sattiran, ayakkabi cikartip sevdicege kosturan, kir dugunu yaptiran, gogusleri huzunleten souad massi' sesi.
  • ermeni diline ve türkülerine hayranlığı ile dikkatimi çekmiş olan yazar.
  • kafayı alıp başka diyarlara götüren nadide eser. magic mushroom etkisi gösterdiği görülmüştür.
  • tesadüfen farkettim, hepi topu 2-3 entrysini okudum , ve okuduklarım bana "ne güzel insanmış" dedirtti.
  • bazı sabahlar bu şarkıyla uyanıyorum, gecesinde güzelim şarkıyı kendine isim seçen küçük hanım'ın selamından olsa gerek...

    suad hanım pek güzel bir öykü anlatıyor bu şarkıda, sadece kulak kesilenler duyuyor. diğer şarkılarına nazaran, bu kez başımızda kavak yelleri estiriyor. gökyüzünde kendinden geçmiş bülbüller, yaramaz yalıçapkını, şakacı sultan papağanı kanat çırpıyor. nasıl desek, kocaman ve bin bir renkli bir bahçeden top top şakayık dermek üzere yola çıkmış gibiyiz. minik firuzeler, yakutlar, mercanlar serpiliyor yollarımıza...

    bir gülzârın içinden ses, ışık, renk, ahenk taşlarına basarak geçmekten bîtap düşüp, kehribar kubbeli bir eyvana bir ikindi vakti sokulur gibiyiz.

    "ghir enta elli saken qalbi"
  • durmayan, duraklamayan, duraklatmayan şarkı..

    anlattığı bir hikaye var evet.. izlemek için; şarkıyı tekrara aldıktan sonra gözleri kapatmak gerek..

    jenerik yok, doğrudan sahneye giriyor görüntü..

    bir kırlangıç var kadrajda.. seri manevralarla kıvrılıyor, bükülüyor, hızla dalışa geçiyor, çarpmaya ramak kala dönüyor..

    çılgın gibi vesselam..

    tüm salvoları ritme uygun gidiyor.. kamera görüntüsü, serserinin çatalkuyruğuna 35 cm mesafede sabitlenmiş.. artık nasıl bir teknikle çekiyorlarsa, görüntüler muhteşem.. olan biteni kırlangıcın görüş açısıyla görebiliyoruz ve aynı zamanda kırlangıcı da görüyoruz..

    binbir saltodan, danstan sonra bir ormana dalıyor kırlangıç.. ağaçların, misk-u amber çiçeklerin, ferah açıklıkların, serin koyakların, zarif şelalerin, latif kayalıkların üstünden geçip gidiyor.. yol boyunca çevik manevralarının baş döndürücü hızı kavrıyor izleyeni.. "hız zarafeti eksiltir, zarif olan süzülmelidir ağır ağır" sanılır hep.. ama bu kırlangıç önyargıya inat uçuyor ve en tiz sesiyle atıyor çığlıklarını.. ve bunu o kadar zarif bir şekilde yapıyor ki anlatamam..

    ghir enta ağır ağır sona yaklaşıyor kırlangıcın seyrinde..

    ve sonunda, sözlerin bitip enstrumanın ağır ağır azalarak sustuğu bölümde, bir kayalık çukurun önüne gelip üstünde iki tur atıyor kırlangıç.. aşağıyı izlediğini görebiliyoruz kamera açısından ama biz aşağıyı göremiyoruz.. ilk defa ağırlaşıyor hareketleri.. sadece süzülüyor incecik kanatlarıyla.. aşağıda bir şeyler arar gibi bir o yana bir bu yana bakıyor.. duruluyor..

    biz tam böyle düşünürken şarkı bitiyor ve bizi de peşinden sürükleyerek dalıveriyor kuyudan içeri kırlangıç.. 1-2 saniyelik sessizlik.. karanlık görüntünün fonunda hızla giden bir kırlangıcın etrafından akan havanın sesi var sadece..

    ve kısa bir an sonra tiz bir kırlangıç çığlığı işitiliyor..
hesabın var mı? giriş yap