*

  • (ara: guvenmek)
    (ara: guvenmemek)
  • kadın bünyesinde vuku bulan*ı çok enteresandır. zira* bazı reklamlara göre kadınların muayyen günlerinde zuhur ediyor* ve aldatılma korkusuyla birleşince kadını canavara dönüştürüyor. ama neyse ki pedler var. kadınların kendilerini güvende hissetmelerini sağlayarak ilişkilerin ömrünü uzatıyor.

    (bkz: bir kedi gördüm sanki)
    (bkz: kafa gitti kafa)
  • size ait olduğu halde, ortaya çıkış sebebinin genelde başkaları olduğu ve bir kez ortaya çıktıktan sonra, ikili ilişkileri cehennem hayatına çevirebilen yegane sorun.
  • önceki ilişkisinde aldatılan,kandıralan kadının o ilişkiden sonra karakteristik özelliği olarak kayıtlara oturan sorundur. ha bide kimsenin doğuştan güven sorunu yoktur sorun geçmiştedir.
  • daha önce güvenilen dağlara kar yağması nedeniyle rahatlıkla güvenilebilecek kimselere dahi temkinli yaklaşmaktır.
    böylelikle hayatın fırsatlarının da kaçırıldığı görülmüştür.
    aşılması gerekendir.
  • çağımızın en büyük sorunlarından biri millet haklı değil mi peki güvenmemekte tabii ki haklı ama bu kadar da olmaması lazım işte bu yüzden daha yaşanabilir bir ülke için evrene mesaj yolluyorum.
  • benim gibi enayilerin sözde yaşadığı ama pratikte asla varolmayan sorundur. saf mıyım, neyim bilmem ama ben güveniyorum, inanıyorum insanlara, insanlığa.
  • türkiye'de fazlasıyla gözüme çarpan sorundur. biri koşu arkadaşı der: böbrek avı, başkası zirve yapalım der: böbrek avı, beriki çok yalnızdır tanımadığı biriyle konuşmaya çalışır: sapık, yolda zavallının biri para dilenir: yalancı, birine sır vermek istersin ama iki kişinin bildiği sır değildir, laptop alırsın: kamerayı bantla izlemesinler.

    neredeyse insan kendi sınırlı sosyal çevresindeki 3 5 insan dışındaki herkese düşman olmuş, güveni sıfırlamış. insan insana bu kadar güvenemezken sokayım sizin medenileşme anlayışınıza.
  • insanın kendi yediği haltların başına gelmesinden korkmasından kaynaklanan sıkıntı. üstüne "deneyim yenilen kazıkların bileşkesidir" sosu da dökülünce gayet normal hatta çoğu zaman gerekli ve hayat kurtarıcıdır. hayat kurtarıcı olması, hem böbrek avından hem de değmeyecek, kımıl zararlısı tiplerden uzak durulması, erken kurtulunması anlamını taşır ve organlarınız ve iç huzurunuz için zaruridir. durumun bir üst seviyeye çekilip leziz bir paranoya kıvamına getirilmesi de içine düşülebilecek bok çukurlarına karşı ortada kuyu var yandan geç faydasını getirir ki asıl huzur bu noktadan sonra başlar.

    yani gecenizin çakma filozofu lsk der ki, güven olayının suyunu çıkarmayın, içini boşaltmayın, fazla anlam yüklemeyin ve atacağınız adımlardan çok karşınızdakinin atabileceği adımları "yok artık, o kadar da olmaz" demeden aklınızın bir köşesinde demokles'in kılıcı gibi tutun. bir de bakmışsınız güvenilirlikten "rakı da mı içtin sen bensiz"e geçen organizmalara karşı tepkiniz sadece "hmmmm, oldu canım, sana hayatta başarılar" olmuş ve ekşi itiraf'a girip "biz büyüdük ve kirlendi dünya" tadında vıcık yazılar yazmaya gerek kalmamış.
  • gerçekten sorun.

    bazen geçmişinin seni bırakmaması ve tecrübe denenin senden alıp götürdüğü, bazen de karşındakinin peş peşe yalanı, dolanı, oyunu.

    ama bu sorun bir kere nüksetti mi, uçuk gibi, hiçbir zaman bırakmıyor. bir kere güvenmeyi bıraktın mı birine, bir daha naparsa yapsın, olduramıyor.
hesabın var mı? giriş yap