• link

    diyalog şu şekilde gelişiyor:

    --- spoiler ---

    kadın: sizi çevirip konuşmak istememin sebebi (ingilizcede polisler birisini çevirdiği zaman "the reason why i pulled you over" diyerek lafa girerler onu taklit ediyor) sizi miller drive'dan gördüğümden beri hız yapıyorsunuz. 140 kilometre hızı zorluyordunuz. bunu anlayabiliyorum çünkü tam arkanızda 50km hızla gidiyordum. rampayı geçtikten sonra sizi yakalayabilmek için 130 km hıza çıkmak zorunda kaldım. buna rağmen halen size yetişmekte zorlanıyordum, yetişemedim de. bu kadar hızlı gitmenize sebep olacak aciliyet nedir?

    polis: ne kadar hızlı gittiğimin farkında değildim. ( bu söylediği şey de yine polis tarafından birisi çevrildiği vakit hız yaptığının farkında mı diye sorulmakta. örnek: "sir, do you know how fast you were going?" şeklinde.)
    söyleyebileceğim tek şey şu anda işe gidiyorum. hız yaptığımı düşünmüyorum. fikrinizi söylemekte tabii ki özgürsünüz. aracınızı yanıma çektiğiniz için ben de bu sebeple aracımı sağa çektim. çok acil bir durumunuz olduğunu düşündüm. her şey yolunda mı?

    kadın: hayır, o yüzden değil her şey yolunda.

    polis: hız yaptığımdan dolayı mı?

    kadın: evet, o yüzden.

    polis: o halde hız yaptığım için özür diliyorum. elimden geldiğince yavaş gitmeye çalışacağım.

    kadın: istediğim tek şey hepimizin topluma örnek olabilmesi.

    polis: katılıyorum.

    kadın: toplumun liderleri her daim örnek alınır.

    polis: kesinlikle öyle.

    kadın: etrafta çoluk çocukları görüyoruz. ben de erkek arkadaşımın oğlu ile birlikte yaşıyorum. geçen gün çocukların yanından polisin bir geçişi vardı, görmeniz gerekiyordu. gerçekten üzücü bir durum.

    polis: haklısınız. kendinize iyi bakın, dikkatli sürün.
    --- spoiler ---

    izleyince insan gerçekten şöyle oturup bir hayatını sorguluyor. ben nasıl bir yerde yaşıyorum diye. şunu bir de türk polisine yapsam acaba ne olur diye? ben söyleyeyim ne olacağını. hem dayak yersiniz, hem nezarethaneye atılırsınız, hiç olmadık yere siciliniz boşu boşuna kirlenir. bunların hiçbiri olmasa bile çirkin bir ağız dalaşına girmek durumunda kalırsınız bu da tüm gününüzü rezil etmeye yeter.

    ayrıca (bkz: türkiye'den siktir olup gitmek)
  • belki acil desteğe ihtiyacı olan polislere, belki silahlı soyguna, belki cinayete belki school shooting'e giden polisi durduran kendini bilmez şoför. adam polis amk, senin gibi sabah işe akşam eve gitmiyor. vardır yetişeceği bişey.
  • polislerin kurallara tabi oldugunu hatirlatmis, medeni ve cesur bir ablanin hareketi.

    cunku abd'de polis hiz sinirini astin diye senin pesine dusebilir, serit degistirirken sinyal vermedin diye sanki banka soygunu yapan birini kovaliyormus gibi seni kovalayabilir ve en ufak falsonda da cekip seni vurabilir. kucuk kurallara dahi vatandaslarin tam ciddiyet ile uymasinin beklendigi yerde, kadinin polise neden hiz sinirini astigini sormasi da normal karsilanmali.

    bazilari anlamayabilir ve hiz yapmada ne var ki diye kucumseyebilir. abd'nin bircok kesiminde seri katilin pesine dusmek ile sinyal vermeden sola doneni takibe almak ayni durum. cunku polis tarafindan kırık cam teorisi uygulaniyor. suc kucuk/buyuk fark etmez, kucuk ya da buyuk suc olmaz, hepsi ayni derece onemlidir, kural kuraldir. mantik bu.

    kisaca kadin diyor ki "kucuk kurallara sadece vatandas degil, polis de ciddiyet ile uymak zorunda".
  • türkiye'de de polisler operasyon olsun diye torba tutar. baya baya bildiğin amir şeker torbası, diğer memur da (s)ıgaranın torbasını tutuyordu. hatta operasyonu silah şeklindeki kameraya da kaydettiler. kayıtları da var yani.

    (bkz: toplum huzuru için torbacılık)
  • alın size amerikan polis kalitesi hakkaten insan pek bi imreniyor.
  • düşün ki türkiye'de kadının biri polisi durduruyor ve çok hızlı gidiyordunuz o yüzden uyarmak için durdurdum sizi diyor. anında kapardım videoyu. o polis değil arabanının camından kadına bilgisayar ekranından bile elini sokar yapışırdı yakamıza

    tanım: hafif eserekli bir abladır. normal olmadığı kesin.
  • 7 aydır amerikada yaşıyorum. şu ana kadar 9 kere polis tarafından durduruldum. bunun 5 tanesi hız sınırını aşmam 1 tanesi hatalı dönüş yapmam 3 tanesi de sol ön far'ın çalışmaması dolayısıyla. sadece bir tanesi bağırarak arabayı durdurmamı istedi. diğerleri sakin sakin konuşarak dinledi beni. normalde hepsi için ceza yerdim ama turist olduğumu söyleyip türk ehliyetimi verince afallıyorlar önce sonda uyarıp gönderdiler hepsinde de.
  • sonuçta biz de bunu yapacak cesarette vatandaş yok. varım diyen beri gelsin. bu cesareti vatandaşına kazandıran da sürekli haklarının ve sorumluluklarının hatırlatılması. biz de hakkını aramaya kalksan sonuna kadar gideceğim desen de zararlı çıkarsın. haklı olduğunu tescil ettirsen bile yolun sonunda zararlı çıkmış olursun.

    yine de herşeye rağmen sürekli azaltılan haklarımıza rağmen, haklarımızın farkında olmalı ve savunmalıyız. uzun vadede kazanılacak çok şey var. biz değilse bile çocuklarımız için.
  • alti yildir abd'de yasiyorum, uc kez polis cevirdi. polis arabasi gorunce kontrol ederim, hava karanlik mi fari acmis miyim, kemer var mi falan filan. bunlari gectim, kadin polisi durdurmus. erkek gibi kadin evelallah, allah bu hanimin evde kocasina kolaylik versin. o kadar hizli polisin gittigini gorsem, birak takip edip durdurmayi yol veririm. sireni yansa da, yanmasa da yol veririm aga. uc kez durduruldum, ceza yememem gerekirken, kibar konustugum icin ceza yemedim ek not.
hesabın var mı? giriş yap