hala haber bekliyorum senden
-
sezen aksu nun 18 haziran'da çıkacak son albümünde onno tunç a ithafen yazdığı şarkı. sözleri şöyle:
hala haber bekliyorum senden
yazık bir şey gelmiyor elden
şükür çocuklarımız büyüdü
elleri ekmek tutar oldu
bu yalnızlık aldı yürüdü
gitgide sen oldu büyürken
iyi şeyler de olmadı değil
aynı deryaya doğru bu seyir
okçunun önünde saygıyla eğil
bir selam yolla gittiğin yerden
bu şarkılar şifa duaları
bu şarkılar yıkar duvarları
bu şarkılar dostluk sal'aları.. -
albümü dinlemeye başlamış ve henüz dördüncü şarkıdayken "diğerlerini dinlemeden söyleyebilirim ki albümün en güzel şarkısı" diye yazmıştım entariyi. yolla demeden önce "hıyarlık yapma da dinle bütün albümü ondan sonra yaz" dedim kendime. dinledim. aynı şeyi yazıyorum.
en güzel şarkı çünkü bence en samimi olanı. en sıcağı. biraz adı bende saklı havası var. hani böyle çoluğa çocuğa karışmış yetişkinleri can evinden vurabilecek cinsten. sezen'e bu albümde en sevdiği şarkıyı sorsalar bunu söyleyecek gibi sanki.
yapılacak en güzel şey şarkıyı ferhat göçer'in gazabından korumak olabilir bundan sonra. gidemem'e yaptığını bu şarkıya da yapmaz diye umalım. sezencim sana söylüyorum ferhat sen anla! -
kan ağlıyor bu şarkı!
-
kraliçemizin biz fanilere son armağanı. son dediysem en taze anlamında...
-
hep yazıldı, söylendi. kişinin hayatının herhangi bir yerinde "işte bunda beni anlatmış" dediği en az bir şarkısı vardır sezen aksu'nun. hala haber bekliyorum senden bu şarkılardan. hem onun*yerine koyabiliyorsunuz kendinizi, çünkü iyi anlatıyor kendini, hem kendi duygularınızın söze dökülmüş halini görüyorsunuz.
ölmesi gerekmez birinin bu şarkının duygularınıza tercüman olması için.bir ölenin ardından denir "yazık bir şey gelmiyor elden" bir de gitmesine ancak içinizde öldürerek katlanabildiğinizin. -
deniz yıldızı'nın kuşkusuz en samimi en sade çığlığı. öyle saf, öyle sakin bir hüzün ki. albümün kısacık bir özeti aslında, hem bahsettiği şeylerle hem güzelim müziğiyle.
hele ki "bu şarkılar dostluk sâlâları"nda, o her şeye rağmen umutlanmaya çalışma çabasındaki kelimelerin bir anda kifayetsiz, yarım kalışı.. o çaresizliğin kendini bitkin bir şekilde saksofon solonun kollarına bırakıvermesi..
apayrı yörüngelerde ayrı ayrı tükenmekte olan bir avuç güneşin var güçlerini son bir vuslata, son bir kesişmeye harcamaları ve patlamayla bin bir parçaya dağılıp yok olmaları gibi...
"işimiz çok zor.." -
bu harika şarkının 'okçunun önünde saygıyla eğil' cümlesiyle halil cibranın çocuklarınız şiirine atıfta bulunulmuştur. bu şiir için (bkz: #7032875)
-
dinlerken "onno tunç ne kadar şanslı bir insanmış" diye düşünmekten kendimi alamadığım çok güzel şarkı.
sözler dokunaklı ve insanın içine işliyor, "sezen yine eski formuna kavuşmuş" cümlesi dudağımızdan dökülüyor şarkıyı dinledikten sonra. -
bazı şarkılar vardır dinlene dinlene anlam kazanır, bazılarının anısı vardır sevilir, bazısı sadece popülerdir dinlenir. sezen aksu öyle şarkılar yazıyor ki; bi anda içinizde bişeyler titremeye başlıyor, boğaza bişeyler düğümleniyor, gözler uzağa dalıyor. işte bu da o şarkılardan biri. dinler dinlemez ruhunuzu ele geçirenlerden.
-
onno tunç gittiği yerde rahat uyusun diye söylenmiş bir ninni bu. karmaşanın ortasında çocuğunu kucaklayıp, koruyup kollarken, sesinin titrememesini başararak ona şarkı söyleyen bir annenin sesi.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap