• an gelir albümünde yirmibeşinci kısım'ın ardından okunur attila ilhan tarafından.
  • üstad'ın hangi seks adlı yapıtında yazdığı zamanı ve mekanını şöyle belirlediği şiir;
    "gide, dengesiz miydi?
    josy ve kral lll. henri
    kebap kestane sever misiniz? ben çok severim. paris yıllarımın en unutamayacağım anılarından birisi, rastgele bir bulvar köşesindeki rastgele bir kestaneciden aldığım bir külah kestaneyi yiye yiye, o sokak senin bu sokak benim dolaşmamdır. karanlık bir sis olurdu, şehrin çok camlı çok yeşil otobüsleri iki yanımdan su gibi akardı. çokluk dalga geçerdim, arada şiir yazdığımı da hatırlıyorum. söz gelişi, hannelise'yi:
    'yagmurda çikip geleceksin hannelise
    yagmur gozlerinden cikip gelecek
    bir ogle sonu paris'te hannelise
    bir kahvede grandaboulevards turkusunu calacaklar' "
  • dokuzuncu nesil biçare yazar. kalemi kuvvetli, üslubu başarılı... hoşgelmiş...
  • daha bu sabah, bu sabah...
    kabuğunun üstündeki yarayı bile isteye kopartan o çocuk gibi;
    hastalıklı ciğerlerine sigarayı basan tiryakiler gibi;
    yalnızlıktan ölmek üzereyim diye bağıramadığım için her sabah teptiğim güzergah boyu,
    daralan çemberime, küçücük hayatıma küfrü basar gibi;
    kendi kendime okuduğum şiir...
    deliyim çünkü
    kendi kendime konuşma faslını geçtim çoktan, artık tek kişilik dinletilere bağladım durumun vehametini.

    "insan kendisine rağmen yaşayamaz
    kalbimiz beyaz derken biz siyah diyemeyiz
    diyemeyiz hannelise"

    deme işte, öyle deme attila ilhan
    buralarda artık bembeyaz kalmadı ki.
    hiç yok. sanki hiç olmamış gibi yok.
    bembeyazdan eser yok.
  • şiirin hasıdır.
  • "gözlerine bakıp sanki mavi diyeceğim
    sanki çocuk diyeceğim
    aydınlanacaklar."

    bu üç dizeyi yaşım ilerledikçe daha iyi kavrar oldum. şiirin zamanla kavramsal olarak zihinde oturtulacak bu üç dizesi, çocuksu duyguları yaşamak istediğimde canlanır, öylece kalır.

    zamanla idrak ettim ki,
    gözlerim yalnız çocuk gibiyken aydınlanır.

  • insan kendisine rağmen yaşayamaz
    kalbimiz beyaz derken biz siyah diyemeyiz
    diyemeyiz hannelise


    attilâ ilhan şiiridir.

    dün rüyamda attilâ ilhan'ı gördüm, açtım şiirlerini okudum.

    hannelise: attilâ ilhan'ın sıra arkadaşıymış. uzun süre kopamamışlar. yağmur kaçağı kitabının son sözünde şiire böyle not düşmüş. hannelise mütevazı bir hayatın evliliğin hayalini kurarken şair hayata başka pencereden baktığı için hannelise'yi hem şiir hem roman(hilde) olarak ilhamı yapmış.
  • “insan kendisine rağmen yaşayamaz
    kalbimiz beyaz derken biz siyah diyemeyiz
    diyemeyiz hannelise”

    durup durup hayatımın çeşitli dönüm noktalarında zihnimde tekrarlanan dizeler. ne güzel yazmış, yıllardan attila ilhan dokuz yüz kırk üç.
  • yağmurda çıkıp geleceksin hannelise
    yağmur gözlerinden çıkıp gelecek
    bir öğle sonu paris'te hannelise
    bir kahvede grands boulevards türküsünü çalacaklar
    paris ve yapraklar sararmış etrafımda
    seine'e kanat vurup bir rüzgar geçiyor
    gare d'orleans'da saat şimdi üç diyecek
    yağmurdan çıkıp geleceksin hannelise

    gözlerine bakıp sanki mavi diyeceğim
    sanki çocuk diyeceğim
    aydınlanacaklar
    balığa çıkmış bir ihtiyar rıhtımda
    suya atıp söndürecek
    cigarasını
    bir öğle sonu paris'te hannelise
    bir kahvede grands boulevards türküsünü çalacaklar

    insan kendisine rağmen yaşayamaz
    kalbimiz beyaz derken biz siyah diyemeyiz
    diyemeyiz hannelise
    sen mutlaka lichtenstein dükalığından bahsedersin
    yapraklarını döker ıhlamur ağaçları katedralin önünde
    ben içimde müstesna bir ateş bahçesi donatırım
    bembeyaz
    bembeyaz hannelise

    attila ilhan
  • buram buram (bkz: paris) kokan, aşk kokan bir (bkz: attilâ ilhan) şiiri. - özellikle- kendi sesinden okunmuşu çok sevilir...
    hannelise
hesabın var mı? giriş yap