• rehber denen insanların başlıca geçim ve köşeyi dönme kaynağıymış.ben yakın bir tarihe kadar bunun rehberlere atılan alçakça bir iftira olduğunu, rehberlerin dikilitaş ı gösterdikten sonra tur u düzenleyen şirketin muhasebesinden aldığı para ile geçindiğini zanneden bir şaşkalozdum. sonra güneyde alman turistlere rehberlik yapan bir elemanın senenin sadece 3 ayı çalışıp havuzlu villasında kaldığını tecrübeyle sabitleyince eşşek sıpalrı demekten(kendime de) kendimi alamamıştım.
  • hanut ermenice "dükkan" anlamına gelmektedir. hanutcu deyiminin de buradan turemiştir sanırım.
  • komisyon beynelmilel bir laf olup, her dili konuşan turistin anlayacağı bir sözcük olduğundan dolayı, dükkanlar ile turist rehberi arasında bir nevi şifre olarak kullanılan "rehber hakkı". * turistler rehberlerin böyle bir komisyon aldığının farkında olup, hanut gibi şifrelere kasmak tehlikeli ve gereksizdir. küçük bir olasılık da olsa turistiniz ermenice biliyor veya anlıyor olabilir.
    * en asil komisyonların rehberi rehberiniz hakkı anut
  • asıl hanutun büyüğü artık emlak piyasalarında dönüyor.evi sattırıyor yüzdeyi alıyor.sonra ev eşyası v.s.
    senede 2 ev satıp rahat rahat bir ev alabiliyor.
  • sadece rehber değil, turistin yer hizmetlerini sağlayan acenteden* tutunda, otobüsü kullanan kaptana, grubun başında gelen tur liderine kadar herkesin aldığı komisyondur. kaldı ki günümüz acentelerinin çoğu, satış sırasında ters bir durumla karşılaşmamak için önceden anlaştığı mağazaları****** kullanır. dolayısıyla pazarlık yapılırken taraflar arasında komisyon hanut gibi laflar pek kullanılmaz.
  • (bkz: ras el hanout)
  • ibranice'de "dükkan" demektir.
  • fatih belediyesi mahmutpaşa yokuşuna bu eylemi yapanlar hakkında yasal işlem başlatacağına dair bir pankart astırmıştır.
  • size şu şekilde yansır, varsayalım tur şirketi ile gittiğiniz, kapadokya'da aldığınız tek bir halıda ödediğiniz tutar; turizm şirketine ödenen, rehbere ödenen ve halının karı ve maliyetinin toplamıdır.

    hanut, ilk ikisinin ismidir.
  • oray egin, çok yerinde bir tespitle, bedava basın gezisine giden, yiyip içip, sonra da kendilerini geziye götüren firmaya methiyeler düzen gazeteciler için kullanıyor bu kelimeyi. e bir nevi müşteri çekiyor onlar da:)
hesabın var mı? giriş yap