hastalık
-
bakım ve ilgi alma fırsatını sevdiğim.
donuk omuz bir masa başı elli yaş hastalığıymış?
yanlış doğrunun bir şeklidir.
yalnız, kötülük bir hastalık değildir.
kötülük karşına hastalık donunda geldiğinde ne yapıcan peki? ya senin içine hastalık biçiminde girdiğinde?
bu aşk laboratuvar enfeksiyonu, salgın veya doğal hastalık değil.
"hayat uykusuzluk yoluyla bulaşan bir hastalık." dr. ballı.
"hayat uykuyla coşan uykusuzlukla harcanan bir mum/şamdan." dr. hortlak
"hayat cinsel yolla bulaşan bir hastalıktır." r. d. laing
"sağlığı çok iyi, hastalığını düşünmemesi gerek." marcel proust - le temps retrouve
"yaklaşık olarak üç yıl önce ciğerlerimde hiçbir hastalık belirtisi yoktu, yorulmak nedir bilmezdim, bitmek tükenmeksizin yürürdüm ve hala gücüm olurdu (buna rağmen düşünmek beni daima yorgun düşürürdü), birdenbire takriben ağustos civarında -hava sıcak ve güzeldi, kafam dışında her şey iyiydi- halka açık yüzme havuzunda kırmızımsı bir şey tükürdüm. kabul edeceğin üzere bu durum sıra dışıydı. şöyle bir baktım ve sonra hemen unuttum. daha sonra sık sık tekrar etmeye başladı, ne zaman denesem genellikle kırmızı tükürüyordum." franz kafka - briefe an milena
"galiba tabiat, ancak oldukça kısa süreli hastalıklara yol açabiliyor. ama tıp, hastalıkları uzatma görevini üstlenmiş durumda. /.../ ilaçlar olmasa, tabiat hastalığa bu kadar uzun mühlet tanımaz. tıbbın neredeyse tabiatın kuvvetine erişerek insanı yatağına çivileyebilmesi, ölüm cezası tehdidiyle bir ilacı kullanmaya insanı mecbur edebilmesi, bir mucizedir." marcel proust - la prisonniere
"bir şair bulaşıcı zatürreden ölmek üzereyken, dostlarını, zatürree mikrobuna, onun yetenekli bir şair olduğunu, iyileşmesine izin vermesi gerektiğini açıklarkan hayal edebilir misiniz?" marcel proust - la prisonniere
"avrupa'da insanlar psikiyatriste bir hastalık belirtisinden dolayı giderler; amerika'da ise bir sorundan dolayı gidiyorlar." henri ellenberger
"cidden dehşet bildiğim, ama yıllardır dinlemediğim bir senfoniydi, danimarkalı otto skadelig denen herifin üç numaralı senfoni'siydi, çok gürültülü ve şiddet doluydu, özellikle de şimdi çalan birinci kısmı. iki saniye filan, ilgi ve keyifle dinledim, ama sonra sancılarla hastalık başlayınca inledim." anthony burgess - a clockwork orange
"kendi kendinin bilincine varmak, hastalıktır." yevgeni ivanoviç zamyatin - mıy
"ama hastalık hakkında; onun savaşa ve aşka garip benzerliğini, uzlaşmalarını, hilelerini, aşırı taleplerini, neşe ve marazdan üremiş bu garip ve emsalsiz alaşımı algılamadıkça hiçbir şey anlamamıştık." marguerite yourcenar - memoires d'hadrien
"şu halde bu yakînen anlaşıldı ki hastalık sana akıllılık bahşediyor.
ey asıl ariyan kimse! şu aslı bil ki kimde dert varsa o, koku almış, dermana ermiştir." mevlana - mesnevi
"arzulayıp da eylemeyen hastalık üretir." william blake
"övgü sana rabbim, hastalık kardeş için
ağırbaşlıdır, iyidir, insana acır
ruhun maddeden kaçmasına yardım eder" nikos kazancakis - allah'ın garibi
"ey ün kazanmak isteyen delikanlılar, şunu bilin ki, insanlardaki her yücelik bir hastalıktır aslında." herman melville - moby dick
"hastalığı daha iyi bir yere gitmesini sağlayacak olan biletti." daniel wallace - big fish
"hastalıklar, bireyin var oluş koşulları ve yaşam tarzlarıyla ilişkilidir, dolayısıyla çeşitli bölge ve dönemlere göre çeşitlilik gösterirler. savaşlar ve kıtlıklar zamanı olan ortaçağ'ın bezgin insanları, dehşete ve dermansızlığa (beyin kanamaları, sıtma) boyun eğmişlerdi; ama xvi. ve xvii. yüzyıllarla birlikte vatan duygusunun ve vatana ilişkin zorunlulukların eski ciddiyetinin kalmadığı görülür; bencillik ağır basmaya başlar, sefahat ve oburluk (zührevi hastalıklar, göğüs ve damar tıkanmaları) alışkanlığa dönüşür; xviii. yüzyılın zevk arayışı düş gücünden geçer; tiyatroya gittiler, romanlar okudular, boş konuşmalarla kendinden geçtiler; gece uyanık kaldılar, gündüz uyudular; histeriler, hastalık hastalıkları, sinir hastalıkları bu günlerden kaynaklanır." michel foucault - kliniğin doğuşu
"öyleyse, hayata saldıran bir hastalık fikrini, çok daha yoğun olan patolojik hayat nosyonu ile değiştirmelidir." michel foucault - kliniğin doğuşu
"tüm hastalar gibi yalnızca hastalığını düşünüyordu." honore de balzac - la peau de chagrin
"sağlık kendini yoklamaz ve aynaya bile bakmaz. sadece biz hastalar kendinizi biliriz." italo svevo - zeno'nun bilinci
(ilk giri tarihi: 13.10.2016)
(bkz: hastalıklar)
(bkz: ölümcül hastalık)
(bkz: kronik hastalık)
(bkz: hastalık hastası)
(bkz: sayrılık)
(bkz: don/@ibisile)
(bkz: cebelleşmek/@ibisile)
(bkz: tobias mindernickel)
(bkz: kliniğin doğuşu/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap