*

  • ates basmak
  • konvülsiyon deniliyo..biçok kez geçirilen hastalık tarzına dönüşürse epilepsi deniliyo
  • ateşin dur durak tanımaması sonucu girilen durum, bebeklerde çocuklarda daha sık görülür. tehlikelidir, kalıcı beyin hasarı riski vardır oldukça. yapılması gereken şey kişiyi (bebekler de kişidir, tabii?) bir an önce bir şekilde soğutmak. (ki tercih edilen yöntem soğuk suyun altına sokmaktır)

    hasta bebekleri çocukları sıcak yerde yatırmamak, mümkün mertebe ince giydirmek, hatta hiç giydirmemek, ateşe fırsat vermemek gerekir.

    bi de bunun genetik olduğu söylenir, yani anne babadan biri bebekken çocukken havale geçirmişse bebeklerinin de havale geçirmesi olasılığı kontrol grubuna göre daha yüksektir.

    hasan hüseyin locke bilim adamı kimliği tecrübe insanı bölümünden sundu.

    ....

    yıllar sonra gelen edit: (tam olarak 11 yıl sonra gelen edit. yuh.)

    geçen süre zarfında öğrendim ki bunların hepsi yanlışmış meğer. zararlı mararlı değildir, beyin hasarı riski çok düşüktür, korkmaya gerek yoktur. çoğu çocukta bir kaç saniyede geçer, doktora götürmek bile gerekli değildir. ani soğutma da iyi bir şey değildir, soğuk suyun altına sokup işkence etmeyin bebeye.

    işte doğru bilgiler:

    ateş iyi bir şeydir, vücudun şerefsiz mikropları "bakalım kim daha çok dayanabilecek? ahahahaaa!!" diyerek ısıtarak yok etmeye çalışmasıdır. çocuğun ateşini sürekli düşürürseniz vücudunun savaşmasına engel olmuş, dolayısıyla da büyük olasılıkla hastalık süresinin uzamasına, hatta hastalığın şiddetlenmesine sebep olmuş olursunuz. bebeklerde 38.5'un altı ateş kabul edilmez, "vücut sıcaklığı yükselmiş" denir. 38.5 orta ateş, 39.5 ve üstü yüksek ateştir. çocuk ancak ateşten rahatsızsa, ağlıyor, sızlıyor, yemek yemiyor, veya sürekli uyuyorsa ağrı kesici - ateş düşürücü veriniz, yoksa dokunmayınız. çocuk üşüyorsa giydiriniz, yoksa üstünden bir şeyler çıkarınız. akıl mantık ve diğer bağzı şeyler.
  • bu sabah ufacık bir bebeğin gözlerinin nasıl kaydığını babasının onu hastaneye* yetiştirmeye çalışırken gözlerindeki dehşeti görebileceğiniz aşırı ateş durumu. allah'tan hastane yakın yoksa düşünmesi bile çok kötü. genelde soğuk suyla ilk tedavisi yapılır.
  • ozurlu ve belli bir ya$in uzerindeki insanlar icin teyzelerin fiks yorumu. "- cocukken havale gecirmi$..."
  • bir arkadaşına, ben sana sonra öderim diyerek, bir başkasına banka aracılığı ile para göndertip, sonra üstüne yatmak..
  • havale geçiren çocukların (genelde küçük yaşlarda daha sık görülür) gözlerini bir bez ile bağlamak gerekir, aksi halde kör olma tehlikesi vardır.
  • kucucuk bebegi soguk suyun altina sokmak insanin kalbini acitir, ama bu durum soz konusu oldugunda yapilmalidir, zira sogukla gelecek hastaligin caresine bakilma ihtimali havale ile kalacak arizanin giderilme ihtimalinden yuksektir.
  • çocukken bronşit türü hastalıklarda, büyüyünce de artık farenjit larenjit allah ne verdiyse geçirirken başıma gelen fiil (türkçe olmadı galiba da didaktik bir şeyler yazmaya çalışıyorum burada). duyduklarım okuduklarım benim geçirdiklerimden çok daha ağır bir şeymiş izlenimi verse de, bir annemin bu ibareyi kullanması nedeniyle bir de belirtilerin uyuşması nedeniyle bana olanın da bu olduğunu sanıyorum.
    şöyle olur, hastalığın en civcivli zamanında gece uyurken vücut ısınız yükselir. uyanırsınız, ve "saçma sapan" bir rüyayı tekrar tekrar görmekte olduğunuz farkedersiniz. bu saçma sapan kısmını açıklayayım. bütün rüyalar biraz saçmadır ama havale rüyaları genelde fiziksel kötü hislenimlerle iç içedir. misal rüyanızda yorganınız üzerinize baskı yapar, atmaya çalışırsınız, yorganınız bir ton olur atamazsınız, yorganınız baskı yapar, atmaya çalışırsınız, bunalıyorsunuzdur, bütün dünyanın bütün ağırlığıyla üzernize bindiğini düşünürsünüz, yorganınız ağırlık yapar, ayaklarınızla yorganı itmeye çalışırsınız, yorgan bir tondur... böyle gider bu. (morfin'in ismim başlığında yazdıklarından rüyamda matematik sayıklama olaylarından en az birinde havale geçirdiğimi biliyorum, artık ne görüyorduysam) kendinize geldiğinizde yapılacak iş basittir, yüzünüzü soğuk (size soğuk gelecek kadar soğuk, ama acıtacak kadar soğuk değil) suyla yıkayın, ensenizi, kulak arkanızı, kollarınızı, hatta saçınızı falan. yaklaşık yarım saat alabilir ateşinizin düşmesi, sabırlı olun. bir mendili soğuk suyla ıslatıp sık sık alnınıza pansuman yapın. bu arada bir aspirin ya da favori ateş düşürücünüzden almayı da ihmal etmeyin. ateşiniz yavaş yavaş düşerken arada pansumanınızı tazelemeyi de unutmadan ortalıkta gezinin, sevdiğiniz bir şey yapın.
    ben hasta olduğumda çevremdekilere eğer o gece havale geçirirsem (ve eğer bu kendim başa çıkamayacağım kadar ağır olursa) neler yapmaları gerektiğini öğretiyorum. bu havale acımasız merettir, sonu -allah korusun- inmeye (babam ve babannemden biliyorum) kadar gider. (imkanınız varsa bu soğuk su ve aspirin sekansından sonra hemen bir acili ya da doktorunuzu aramak yerine göre elzem olabilir)
    bilen bilmeyene anlatsın. sağlıklı günler dilerim.
  • çok sıcak ortamlarda söylenmezse olmaz teyze sözü. ama gerçekten havale geçirme noktasına gelinmişse ki genelde grip nezle gibi osuruktan sayılabilecek hastalıklarda da "terlemen lazım!" odaklı baskıcı anne tribi uygulamaları sırasında vukuu bulabilir, o zaman havale hakkında bilgi sahibi olmak bazen hayat bazen akıl kurtarır. öyle bilmeden 5 yorganın altına girmeyin efem. ssk da bulamazsınnız özel hastaneye bir iğneye 50 ytl bayılırsınız.
hesabın var mı? giriş yap