• bir aile kazası. duygusal bir ailenin çocuğu ve bütün öğretim hayatında kopya çekmiş bir babanın çocuğu olarak, ortaokul ve lisede sınıfın en iyi kopya vericilerinden biri oldum, çünkü babam bana sınavlarda kağıdımı açmamı ve bilgilerimden başkalarını da faydalandırmamı söylemişti. bana da çok uygun geldi tabi, çünkü ben kendim yüksek not almak istiyordum ama başkalarının da almasında sakınca yoktu. işte genetik efendim. bir gün babamla karne almaya gittik, arkadaşlarımdan biri teşekkür almış, geldi bana teşekkür etti katkılarımdan dolayı. babamın da gözleri doldu aman da benim çocuğum ne güzel kopya vermiş diye. ailecek çok duygulandık o gün. sonra yıllar sonra karşılarına çıkıp, hayat bu değilmiş bana yanlış öğrettiniz dedim tabi ama iş işten geçmişti artık.
  • her sınavda olduğu gibi dört yanlış bir doğruyu götürür . bu da yandığının resmidir. sonuç mu? hayat bir sınavdır
    (bkz: klişe)
  • normal herhalde, doğru bileni görmedim daha. yanlış öğrenen de bir yana, hadi hadi, en kötüsü hayatını bir fikre göre kurmak. en azından buna karar vereyim barisi diyorum. fikir de elbette herhangi bir şey olur, ideolojidir, aile geleneğidir, toplum baskısıdır, bana ne? ama bir şekilde kişilikten, rastlantılardan, ölüm kalımdan etkilenmeyen bu şeyler, bu fikir gibi, hayata kural diye koyulan şeyler yanlış sanki ha, sanki yanlış yaptık. ama bilmiyorum allah belamı versin. sanki bütün bir insanlık olarak gazların bulunduğu kaba yayıldığı gibi yayılıyor ve gubidik hayatlarımızı sürdürüyoruz. iyi.
hesabın var mı? giriş yap