• her insanda her sanatçı da olması gereken duygu..

    hayret duygusunu kaybeden kişi sevmeyi de bilemez... sadece "iyi nefret etmeyi" öğrenir ki bu insana biz "zavallı" deriz...

    mustafa özel, modern insan niçin umutsuz? adlı yazısının bir yerinde şöyle söyler:

    .......sevme, hayran olma ve ümit etme yeteneği zayıfladıkça, işlevsel insan yabancılaşma ve tutsaklığını aşma kabiliyetini, hatta arzusunu yitirir. gizemin yokolmasıyla hayret duygusu körelmeye yüz tutar. işlevselleştirilmiş bir dünya, hedefsiz bir yolculuktur. hayatta vakar ve gaye sahibi olma duygusu yitirildiği zaman, son kertede hiçbir şeyin önemi kalmaz. marcel, ontolojik duygunun yitirilişinden kaynaklanan durumu tavsif için dinî bir ibare kullanır: "beyhudeler beyhudesi, herşey beyhude.".....

    kaynak: http://www.karakutu.com/…=news&file=article&sid=115
  • kaybeden kişinin "adam" bile sayılmayacağı duygu!
  • kaybedilen boyutumuz.
  • (bkz: şaşırmak)
  • bilmediğiniz bir şeyle karşılaştığınızda ilk hissettiğiniz şeydir. dolayısıyla bu duygu, bilgiye yöneltir insanı. önce soru, sonra cevap. önce merak, sonra hakikat.

    platon ve aristoteles'e göre de bu duygu felsefenin kaynaklarındandır.
  • başkasının yerine utanmakla beraber gelen bir duygu. insanların kendi çıkarları için her şeyi yapmaya çalışmaları hem de utanmadan beni hayret duygusuna iten sebeplerden biri.

    öğretmen camiasından örnek verecek olursam ;

    istediği saat boş olsun diye müdür yardımcısına yapılan yalakalıklar, istediği kadar ders saati olmadı diye milli eğitime şikayet edilip hala yüz yüze konuşmaları ve beraber oturup kalkmaları.

    koruduğu öğretmenin 21 saatini 3 güne sığdırıp sevmediği öğretmenin 19 saatini 4 güne yaymak.

    bunları yaparken hiç utanmamak karşılığını verdiğin zaman başka yolla tehdit edilmen.

    insanların neden bu kadar pislik olması ? hayret etmek her gün biraz daha.
  • internet ve sosyal medyanın bizden çaldığı en büyük şeylerden birisi hayret duygusu bence.

    1,5 yaşında yeğenim var, annesi sofra hazırlamış, sofranın başına oturtturdum sofraya baktı ve oooooooo dedi. gerçekten de ooooooo luk sofra ama 1,5 yaşında hiç kirlenmemiş masum duygularıyla içten bir şekilde çektiği o ooooooooo beni çok etkiledi.

    ertesi gün evden çıkıp 300 metre uzaktan arabamı getirecektim. yeğenim beni bırakmak istemedi, dayı diye peşimden gelince o nu da arabaya kadar taşıdım ve yanıma bindirdim. beraber 300 metre arabayla gezdik. o 300 metrede onun hayretini ve mutluluğunu anlatamam, ilk defa öne ve yanıma oturmuştu, beraber gezdik diye çok mutlu oldu.

    bi yaştan sonra insanlar ne yaşarsa yaşasın o kadar hayret duyamıyor ve mutlu olamıyorlar. özellikle izlediğimiz reels gibi kısa videolar bizim bütün hayretimizi alıyor, bi yerden sonra her şey sıradan gelmeye başlıyor. çok oyun oynayıp artık oyunlardan zevk alamamak gibi bir şey bu.
    o yüzden sosyal medyaya kısıtlı girip hayret duygumuzu geri kazanmamız lazım.
hesabın var mı? giriş yap