hey girl

• amerikan kulturunu kapmaya cali$an, ingilizce bildigini ispata giden gencligin kiza laf atma $ekli.
  - hey girl, bi coffee icelim mi?
• hey boy, olarak devam eden bir chemical brothers türküsü. severim, duyarsam dans ederim,dağıtırım ortalığı.
• bu derginin aklımda kalmış en büyük hizmetini aktarmak,hatta hatırlatmak istiyorum:
  genç kızlarımız dergiye bir fotograf gönderip begendikleri ünlü genç erkegi yazarlardı,yazar ve çizerler de bu iki genci yazılar ve illüstrasyonlarla biraraya getirirlerdi.benim aklımda nedense tolga savacı kalmış,döneminde bayagı popülerdi sanırım.bir sayıda yakışıklı tolga ile gülperi'nin,diger sayıda yağız tolga ile nurşeker'in hikayeleri olurdu.bu hikayeler genç kızımızla tolga'nın absürd biryerlerde karşılaşması^*,birbirlerine ilk görüşte aşık olmaları^* ve nihayetinde kızımızın telli duvaklı gelin olmasıyla ilgili olurdu^*.(bkz: tövbe estagfurullah)(bkz: aglamak istiyorum sayın seyirciler)
• (bkz: hey baby)
• bu dergide kapak kızı vardır, yüz güzeli kızlar filan çıkar. birini tanımaktayım, hatta bir arkadaşımla çıkmakta^*
• ne modaysa onu yapan dergi.
• zamaninda nasil grunge olunur basligi altina grungelar asla parfum kullanmaz , grungelar kuyruk sallamaz , grungelar makyaj yapmaz , grungelar gozunu kirpmaz falan diye -hatta grunge olucam diye kasiosaniz yapmayin sekliyle- bi liste koyup dumur otesine suruklemisti bizi. hala gozumun onundedir siyah tshirt ustune fileli bi seyler giymis kiz goruntusu.
• (bkz: hey boy hey girl)
• her sayısında bişeyler veren dergiydi bu.. aptal anahtarlık, not defteri, cicili bicili kalem silgi bok püsür verirdi, genç kız dergisiydi güya ama kafa yapısı olarak milliyet kardeşden farkı yoktu.. yakışıklı heriflerin posterlerini vererek satışını arttırmaya çalışırdı, şu moda bu moda diye her sayıda bilmem kaç yaşındaki hatunların genç modasını işlerine geldikleri gibi yönlendirmeye çalıştıkları dangalak bi dergiydi..
• beni moda sayfasına koyup^** üstüne üstlük bide yorum yapmıs dergi.