himini

• gubardatilan $ey (bkz: gubardatmak)
• deli ziyanin defansiv silahlari...
• (bkz: deli ziya)
• gubartılan bişi..bunları ancak hobaraklar gubartabiliyo.
  nasıl ben de bilmiyom ama öle
• can barslanın en cok bilinen hikayesinin ne oldugu asla öğrenilemeyen nesnesi; hikaye birkac hafta sürmüştü ve himini'nin, gubardatmak'ın ne olduğu açıklanacak diye biz de kek gibi beklemiştik; absurd hikayenin anlamını henüz kavrayamamışız o zamanlar demek; özetle,
  bir gün gazeteye "himinileri gubardatacak hobaraklar aranıyor" şeklinde bir ilan verilir ve olaylar gelisir... (bkz: gubardatmak)(bkz: hobarak)
• cümle içinde kullanımı şöyledir:
  "her türlü himini itinayla gubardatılır"
  (bkz: lale savaşcıları).
• nihayet bir uzman hobarak bulunur. hobarak kutuyu açar.. ve şöyle der: yapabileceğim bişiy yok bu himini gubardatılmış.
  (bkz: muamma)
• can barslan'ın öyküsünde olaylar şöyle gelişir:
  bir adam eğlenmek için, gazeteye "himinileri gubardatacak hobaraklar aranıyor" diye ilan verir. ama gelin görün ki, ilana onlarca başvuru olur, insanlar "evet, gubardatılacak himiniler nerede?" diye gelmektedirler. kahramanımız şaşkına döner.. neyse, birkaç gün sonra, sokakta bağırarak himini satan bir satıcı görür uzaktan, ve ondan himini alan bir müşteri.. koşarak gider müşterinin yanına, "ben senin verdiğinin iki katı veriyorum, versene o himiniyi bana" der heyecanla.. "kusura bakma ağbi" der diğer adam, "ben onu gubardattım".
• ali atıf bir'in çocuklarından bahsederken kullandığı tanımlama.
• ingilizcede hymn "ilahi" anlamına geldiğinden çocuklarına "ilahi şu veletler" babında himini diyor olabilir atıf hoca