hipermetrop
-
yakini goremeyen hipermetropi sahibi.
-
yakını iyi seçemediği halde uzağı haddinden fazla iyi gören, gözlüklerini şöyle bir indirip yarım kilometre uzaktaki otobüsün nereye gideceğini söyleyebilen insan.
-
uzağı görebilen, aydın kişi. (bkz: meger hitler cok uzagi goren bir insanmis …)
-
hayata belli bir mesafeden bakmanın metaforu olarak da kullanılır. insan yakınında olanı göremez, uzaktan bakmayı öğrenince herşey yerli yerine oturur. bilimkurgu ve fantazi türündeki edebiyat eserleri tam da bunu yapar. içinde yaşadığımız dünyayı başka bir mekanda ve başka bir terminolojiyle kurarak anlatır anlatacağını. anlayan anlar.
ayrıca:
(bkz: distance is meaning) -
hipermetrop hastaları dış bükey mercek kullandıkları için gözlük camlarının ortası çok kalındır, ayrıca bu camlar büyülteç vazifesi gördüğü için gözleri kocaman gözükür
-
-
minimal düzeydeki hipermetrop rahatsızlıklarında göz merceği yakına adapte olduğundan durum farkedilmeyebilir. rahatsızlık diyorum lakin insanı evrimde bir üst noktaya taşıyan uyum sağlama özelliği(bkz: doğal seçilim) değil midir zaten. buradan çıkacak sonuç hipermetroplar evrimin bir üst basamağına giden yolda yürürler, übermensche bir adım daha yakındırlar. bu arada benimki 0.50, her ikisi de.
-
aslında bir hipermetrop ne yakını ne uzağı eforsuz göremeyen kişidir der davut kohen.
-
lens kullanmiyorsa duzgun bir sekilde eyeliner cekmesi imkansiz olan kisidir.
-
olaya astigmat dahil olmussa uzaktaki hic bir halti kafayi yana yatirmadan goremez; yakindakileri okurken acilarin cocugunu oynar, gozlukleri o kadar kalindir ki, "soguk ortamdan sicak mekana girince bugulanan camlar" oda sicakligina ulasip, bugu kaybolana kadar "kataraktli" dolanir.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap