• japon memleketinin, hirosima denilen tarihe ilk atom bombasının atılması gibi,
    acı,talihsiz,üzücü,ibret vesikası olması gereken gelişmelerin ardından,
    teoride o günlerin acısını, yaşananları başta kendi ırkları,sonra tüm dünyaya ifşaa etmesi amacıyla kurulması gerekirken,
    pratikte sanki suçlu kendileriymişcesine;

    amerika'yı o kadar kışkırtmasak tüm bunlar yaşanmayacaktı,
    hem bizi bombaladılar,hem ülkelerine tam tamına 55 kişiyi tedaviye götürdüler,
    aslında einstein'da amerika'ya çok kızmıştı,ben bomba için mi geliştirdim onca teoriyi,
    bak ama çok ayıp oldu,lütfen bizi bombalamayın, ama söz, n'olur ama?
    biz ettik siz etmeyin tadında hazırlanmış görsel birçok özgeyi bünyesinde bulunduran müzedir.

    bakıldığında, giren her japon evladının amerikan düşmanı olarak çıkmasını bekliyorsanız, aldanırsınız,
    üç sokak ötede kocaman yılbaşı çamının altında,amerikan bayraklarıyla süslenmiş caddede,
    japon gençliği denen gecici şuur kaybı yaşayan topluluğun çamın ışıklarının yanışını çılgınca alkışladıklarına sahit olmanız ise,
    sizin kendi kendinize "allah sizin cezanızı vermesin e mi?" diye söylene söylene dönüş trenine doğru yolalmanızla sonuçlanabilecektir.
  • hirosima'da atom bombasının atıldığı merkeze elli-altmış metre mesafede kurulmuş,
    her zamanki gibi japon titizliği ve özeni ile oluşturulmuş,
    yaşanan acıyı vurgulayacak birçok resim ve objeyi birarada bulundurması yanında,
    arada sıra rastladığının detaylarda, neredeyse;
    "ya, sayın ve muhterem amerika, sen bizim tepemize bombaları saldınız ama, biz de az eşşek değildik hani laf aramızda"
    "biz o pearl harbour'a hiç bulaşmasak iyiydi bak, n'oldu yedik tepemizde"
    "tamam, bak ama söz, siz bir daha bize bomba atmayın, biz de size, söz ama, barıştık mı?"
    benzeri atmosferi koklamanızın maalesef mümkün olduğu,
    binlerce insanın öldüğü gelişmeler neticesi, 40-50 kişiyi amerika'ya uçakla tedaviye götüren amerika birleşik devletlerinin yere göğe sığdırılamadığı,
    teoride bakıldığında içeri giren japon'un amerikan düşmanı olması gerekirken, tüm ülkeye yerleşmiş,
    meşhur amerikan emperyalizminin buna nasıl ciddi ciddi kalkan olabildiğini gözlerinizle gördüğünüz müze.

    ayrıca, tbmm eski başkanı mustafa kalemli ve malatya belediyesi'nin hatıra plaketleri de sergilenmektedir.
  • benzerinin türkiye'de olması durumunda canlı bombaların amerikan elçiliği önünde yaratacakları izdihamda kendilerini patlatmalarının işte bile değil tanımlamasıyla anlatılabileceği müze.
  • --- spoiler ---

    yikiciligin, kirilganligin, insanligin ve yeninden dirilisin bir butunu.. bomba ve yarattiklariyla ilgili bilgiler, belgeler, hisler hemen her sey bu dar alanda yogunlasmis. ınsani aptal eden, bogan, canini yakan bu noktadan sonra iliklerinizdeki kan cekilmekte ve gunun geri kalaninda pek birsey yapasiniz da kalmamakta. burasi ile ilgili cok sey yazilabilir, soylenebilir ama hic biri gidip gormek kadar hisleri ifade edemez. muzeye yureginiz kaldiracaksa gidin girin.
    giris sembolik bir ucrete, 50 jpy. amac gelene, ilgilenene insanin isterse ne kadar yikici ve yapici oldugunu gostermek… japonca bilmek gerekmiyor. anlamak icin bir dil bilmek de gerekmiyor… muzede sessizligin dili hakim bu da zaten en anlasilani.

    --- `spoiler` ---
  • çek mimar jan letzel tarafından tasarlanan yapı nisan 1915’te tamamlanmış ve hiroşima ili ürün sergi salonu adıyla açılmıştır. unesco tarafından yayımlanan bir makaleye göre, hiçbir değişiklik yapılmadan bugüne dek korunan “insanlığın yarattığı gelmiş geçmiş en yıkıcı imha gücünü açıkça gözler önüne seren etkileyici bir simgedir.” sözüyle 1996’dan bu yana unesco dünya mirasları’ndan biri olan bu yapı, hiroşima’ya atom bombası saldırısı sonucunda yaşamını yitiren kişilerin anıldığı başlıca yerlerden biri olarak da göze çarpar.
hesabın var mı? giriş yap