• tipik tanımıyla dark souls ın 2d versiyonu olan oyun

    ölünce topladığın paranın ölünün üzerinde kalması, üzerine bastıra bastıra işlenmemiş arka planda bulunabilecek lore'u, insanı sinirden çılgın eden boss fightları ve bonfire'lar gibi oyunu kaydetmeye yarayan boss fighta en az 5 dka uzaklıktaki benchleriyle iki oyun da aynı kategoride değerlendirilebilir.

    ayrıca 2d platformerdır, bu açıdan discussion forumlarında sıklıkla ori and he blind forestla karşılaştırılır, ancak ikisi mekaniklerinde çok farklı olmasalar da zorluk seviyesi ve atmosfer açısından birbirinden çok uzaktadır. ori atmosferi ve müzikleriyle oyuncuyu büyülerken, hollow knight oyuncuyu intrigue eder. oride üç beş parça lore varken hollow knight dünyası gereği lore ile yaşar. oyunun coğrafi olarak değişik bölgelere sahip olması ve her bölgeye has değişik böceklerin karşımıza çıkması, oyunu sürekli taze kılıyor. charmlar ve shoplar sayesinde rpg elementi ön planda.

    gidilecek belirli bir yön verilmemesinden tutun oyunun büyük çoğunluğunda amacımızın ne oluğunun belirsiz olması oyunun eksi olması gerekirken artı oldurmayı başarmış yönleri çok. haritayı kendimizin oluşturması çok hoş, her ne kadar çoğu zaman kaybolmayı kolaylaştırsa da insanı parmak ucunda tutmayı başarıyor hiç bilinmedik bölgelere girmeyi force ederek. sayamadığım kadar değişik çeşit düşman böcekleri de cabası. boss fightların dışında sürekli olarak değişik çeşit böcek ekleniyor. oyunun gerçekten massive bir contenti var.

    oyun platformer olması dolayısıyla gamepad ile oynanacak şekilde tasarlanmış, kendisinin de başında belirttiği gibi. ancak k+m seçeneği de mevcut ne kadar pratik olur bilemiyorum. ancak unity oyun motoruyla geliştirildiği için gamepad algılama mallığı vardı ben en son oynadığımda, 2 saat uğraştırmıştı benim 15?lik sonny gamepadimi tanıtmak için. onun dışında laptopumun kendi yavaşlığından dolayı bazı boss fightlerda çılgın takılmalar yaşadığım oldu, her ne kadar grafikleri ağır gözükmese de performans sorunları yaşayabiliyor. developerları sürekli patchler yayınlamakta neyseki.

    eğer boş vaktiniz bol ve benim gibi obsesif biriyseniz tam size göre bir oyun.
  • zorluğuyla da dark souls serisini andıran oyundur.
  • genellikle (bkz: dark souls) oyununun 2d versiyonu olarak nitelendirilmekte olan bir platform oyunu. atmosferi, görselleri ve müzikleriyle oldukça başarılı bir oyun olmuş. ilk 10 dakikalık videosu için; https://www.youtube.com/…t?o=u&video_id=sosawolfweu
  • steam"den bana hediye edilen ilk oyun.
    karakter çok şirin. görseller ve müzikler dinlendirici.benim için harikalar diyarımsı bir ortam. hornet cadısı olmasa greenpath"te yaşarım ben mesela.
  • (bkz: metroidvania)
  • zorluk seviyesi bazen cildirtacak noktaya ulassa da gayet keyifli bir oyun.

    ozellikle muzikler efsane.
  • şu soulsborne kuraklığında ferahlatıcı yağmurlar gibi idin hollow knight... bu oyun çok daha fazla övgü ve ödülü hakediyor.
  • ben artık "gamer" sayılmam. önceliklerim nedeniyle oyun oynarken vicdan azabı çekerim. yapacak daha önemli şeylerim vardır çünkü. hollow knight ise bana bu vicdan azabını yaşatmadı. 44 saatim mükemmel geçti.

    tam aklımdan geçiriyordum. "ulan zıplamalı ve hayvani bir mobility'min olduğu bir oyun olsa da oynasam" diye. birden karşıma çıktı. ori ile arasında kaldım iyi ki hollow knight'ı almışım.

    hollow knight atmosferi açısından muazzam bir oyun. yani oyunun içerisine kesinlikle çekildim. müzikleri o kadar güzel ki şu an spotify'dan dinlediğimde oyundaki anılarıma geri dönüyorum, oyunun o genel hüzünlü havasını hissediyorum. sanatı ise apayrı güzel. elle çizilmiş. çizimleri efsane resmen. eğer yaratıcı bir kişilikseniz ve sanata ayrı bir ilginiz varsa kesinlikle hayranlık içerisinde oynayacaksınız bu oyunu. benim durup manzaralara baktığım çok olmuştur.

    oyunda bir harita var. siz o haritayı adım adım keşfediyorsunuz. henüz elde edemediğiniz özellikler varsa önce o özellikleri keşfetmeniz gerekiyor haritayı daha çok açmak için. bu açıdan hollow knight keşfetme duygusunu inanılmaz derecede tatmin eden bir oyun. her kısım apayrı bir atmosfere sahip. her kısım beyninizde çeşitli duygulara yol açıyor.

    --- spoiler ---

    greenpath'e girdiğimde gelen huzur ve crosspath'dan farklı bir yer keşfetme zevki.
    mantis köyü. mantislord'ları yendikten sonra gelen o olay.
    az sövmediğim deepnest. o ne kadar güzel bir rahatsızlık verme duygusudur. yani yanlış bir yerde olduğunu mükemmel bir şekilde veriyor.
    white palace. burası da ayrı bir yer.
    city of tears. o müzik, o atmosfer, o manzara.

    --- spoiler ---

    hikayesi ise ayrı bir güzel. açıktan anlatılan bir hikaye yok ama siz yavaş yavaş parçaları oturtuyorsunuz. özellikle dreamnail bu konuda yardımcı gibi. karakterler ayrı orjinal ve hepsi hatırlanacak derecede olaylara sahip. hüzün, hep hüzün. o baskı altındaki mücadele. mükemmel resmen. kaosu yavaş yavaş dağıtmaya çalışmak.

    boss'lar ise apayrı bir dava. ben daha önce hiçbir oyunda kalbimin güm güm attığını hissetmedim. bir boss'a 10. kez gidince falan böyle oluyor tabii. hem zorlayıcı hem de eğlenceli. hareket kabiliyetinin fazla olması, her boss'un farklı mekanizmada olması. bazı boss'ların çok şerefsiz olması ayrı güzel.

    ne kadar anlatmaya çalışsam da bu oyunu anlatmam zor. en iyisi oynamak. bu arada oyunda 3-4 tane ending var.
  • öncelikle oyun gerçekten gerek müzikleri , gerek grafikleri, gerek oynayışıyla çok güzel. bu yılbaşı indiriminden çektiğim ilk sıradaki oyun. oyunla ilgili bilgi ise gamepad ile oynanması en sağlıklı. normal gamepadi olanlar çalıştırmak için "big picture" adlı arayüze geçmelisiniz. oradan oyun kumandası kısmında tuşları falan tek tek atamalısınız. ardından oyun düzgün bir şekilde gamepad i tanıyacaktır.
hesabın var mı? giriş yap