• (bkz: hoo doo)
  • orta kısımlarını saymazsak jeff buckley mezardan çıkmış yeni bir şarkı yapmış diyebileceğimiz, tarantino filmlerine yakışır bir muse şarkısı.. "ispanyolaaa.. ollleeeeee.." şeklinde başlar, hafif devam eder, coşar, yavaşlar ve biter..
  • albümü ilk dinleyişimde intro'sundan "sanırım araya başka bir parça karıştı" diye playlist'e bakmaya iten, kısa da olsa spanish bir girişe kayıtsız kalamadığım, ballad niteliğinde devam ederken yine tipik muse coşkusuyla rakımın yükseldiği ve "heh onlarmış gerçekten!" dedirten bir parçadır.
  • sözleri de şöyledir;

    hoodoo

    come into my life
    regress into a dream
    we will hide
    and build a new reality

    draw another picture
    of a life you could have had
    follow your instincts
    and choose the other path

    you should never be afraid
    you're protected
    from trouble and pain
    why, why is this a crisis
    in your eyes again

    come to be
    how did it come to be?
    tied to a railroad
    no love to set us free
    watch our souls fade away
    and our bodies crumbling
    don't be afraid

    i will take the blow for you

    and i've had recurring nightmares
    that i was loved for who i am
    and missed the opportunity
    to be a better man
  • ing. peri bacası. (bkz: leanchoil hoodoos)
  • bu adamların şu ana kadar yaptığı belki de en sıcak, en dokunan şarkı. belki de insani duygulara direkt atfettiğindendir. fazla güzel.
  • q dergisi okuyucularının son 10 yılın en güzel sözlerine sahip şarkısı seçtiği muse güzelliği. matt bellamy baya şaşırmıştır duruma; 'hoodoo? that's weird!' diye yanıt vermiştir.* kendisi uprising'in sözleriyle gurur duymaktaymış.* bana göre de sözleriyle gönüllere taht kuracak şarkı hoodoo'dur, ikinci bi şarkı seçsem muse'dan o da exogenesis part 2 olurdu. koca bhar'dan bi hoodoo, bi de city of delusion kaldı elimizde zaten. dinleyesim geldi bak.
  • bandidas'ın soundtracki edasında başlayan, bi anda ağırlaşıp adamı göt gibi bırakan muse parçası.

    isminden beklenmeyecek kadar romantik, sözleriyle ağlatma potansiyeline sahip.
  • isviçre'nin seksenlerdeki eğlenceli rakçıları krokus'un, en eğlenceli oldukları günlerdeki ekiple kaydedilmiş, yine ac4dc'yi çağrıştırsa bile "the blitz"i çokça aratmayan şık 2010 yılı albümü...
  • guney amerika'da suregelen bir afro-amerikan dinidir. hristiyanligin voodoo ile kombinasyonudur denebilir. tanri aslinda en buyuk conjurer, yani buyucudur. peygamberler de birer buyucu olarak gorulur, hatta incil'in kendisi de bir kitap olmanin otesinde buyu nesnesi, bir tilsimdir. ornegin boynunuza asarsaniz sizi korur (bkz: muska).
hesabın var mı? giriş yap