• jet motorlu ilk uçan kanat formundaki uçaktır.

    1943 senesinde luftwaffe, 1000 kg bomba yükünü, 1000 km menzile, 1000 km/s hızla götürebilecek bir hafif bombardıman uçağı istedi. bu isterleri karşılamak için, o zamanların mucize teknolojisi jet motoru kullanmak gerekiyordu ama teknoloji daha emekleme aşamasında olduğu için, jet motorları çok yakıt harcıyordu.

    uçan kanat formu, düşük hava direnci istiyorsanız, teoride en ideal uçak formuydu ve 1930'lardan beri, özellikle planörlerde, deneniyor ve başarılı sonuçlar alınıyordu.

    ihaleyi kapmak isteyen horten biraderler, kendilerinin de hem tahrikli, hem de tahriksiz olarak deneyimli olduğu uçan kanat formunu, jet motoru ile donattılar.

    havacılık bakanlığı tarafından onaylanan proje sonrası, ilk denemeler, birebir ölçekli motorsuz planör ile yapıldı. alınan başarılı sonuçlar sonrasında, motor takılan ikinci prototip, test ucuslarina başladı ama üçüncü ya da dördüncü uçuşta uçak çakıldı ve pilot öldü. çalışmalar yine de devam etti ama, nazilerin bir çok wunderwaffe projesi gibi, ho 229 da servise sokulamadan, savaş bitti.

    peki madem, bu proje bu kadar mucizeydi de, neden b-2'ye kadar yenisi yapilmadi. (öncelikle ben havacılık profesyoneli değil, amatör bir meraklıyım. o yüzden, yazacaklarımı düzeltecek profesyoneller olursa, özürümü diler, editimi yapıştırırım.) uçan kanatlar, ideal hava şartlarında, çok yüksek olmayan hızlarda, dümdüz uçarken iyi performans gösteriyorlar. onun dışındaki durumlarda(yani hemen her zaman), kontrol edilmesi zor aletler. normal uçakların arkasında, ecnebilerin rudder bizim de istikamet dümeni dediğimiz, küçük dik bir kontrol yüzeyi olur. arcade tarzı uçak oyunlarında bu yüzey hiç kullanılmadığı için, gereksiz bir eleman sanılsa da, analog uçuşlarda, ayağınız altındaki pedallar vasıtası ile, sürekli bu yüzeyi kullanarak, uçağa ince ayar yaparsınız. hava direncini azaltma amacı ile bu yüzeyi kaldırmak, bisikletin gidonunu kaldırmak gibi bir şey. çok motorlu uçaklarda mesela, motorlarda biri durursa, rudder vasıtası ile ayar vererek düz uçmaya devam edebiliyorsunuz ki muhtemelen test uçağının düşme sebebi de buydu. motorun biri yanınca, pilotun hakimiyeti kalmadı ve düştü. entry uzadıkça uzuyor konuyu bağlayamıyorum yine. f-16 ile başlayan, uçağın kontrolünü, bilgisayar ile düzeltme teknolojileri ile b-2, daha önce yapılamayanı yapmış ve uçan kanat formunu uygulanabilir hale getirmiştir.

    uçağın radara görünmezliği meselesine gelecek olursak, aslında yola radara yakalanmayan bir uçak yapalım diye çıkılmadı. uçan kanatlar, dümdüz uçaklar olduğu için, normal uçaklardan daha az kesit veriyorlar. ortada zamanın ötesinde bir durum yok yani.

    bir de, savaş sonrası, abd bu projeleri aldı götürdü, b-2'yi öyle yaptı, yoksa yapamazdı gibi magazinsel, çakma tarihçi youtuber muhabbetlerine rağbet etmeyiniz. o yıllarda uçan kanat bilinmeyen, çok acayip bir teknoloji değildi. diğer ülkelerin başında hitler gibi bir manyak olmadığı için, başarısız olacağı belli olan işlere kaynak ayırılmıyordu muhtemelen. diktatörün bile akıllısı nasip kısmet işi işte.
hesabın var mı? giriş yap