• adanalı bir işçinin 1945 yılında chp genel sekreterliğine gönderdiği bir şiir.

    adana'da işçiler
    ne acıklı hayat sürer
    toz toprak ciğerlere
    işledikçe yapıyor
    ciğeri bere bere
    öksüren kan tüküren
    çürüyen bu gövdeler
    bakımsız ve perişan
    muttasıl çalışıyor

    işçinin sağlığına
    kıymet vermek ne lüzum
    matlup olan işçi değil
    onun hayat kıymeti nedir
    kim düşünür işçiyi
    doktor yok ilaç yok
    yaşayış tarzı da yok
    ne altında ne üstünde
    bir insan kılığı yok

    kol bacak kuvvetini nafile tüketiyor
    hastalanır bakan olmaz
    halini soran da yok
    doktorun adı anka
    işçiye niçin baksın
    elverir aylık gelsin
    bir işçi ölse bile
    kim umursar bak hele

    doktor ezberden bakar
    patron kalbini yakar
    bu yurtta işçi olmak
    en büyük noksan mıdır?
    bir işçi ölse bile
    onu soran yoktur bile
    bir hayvan ölse eğer
    sorusundan oynar yer
  • "doktor ezberden bakar" diyerek doktorların kalbinin bam teline de temas etmiştir, etkili olacaktır.
  • ekonomik eşitlik olmaksızın verilen politik eşitlik bir teranedir, bir sahtekarlıktır, bir yalandır; ve işçiler yalan istemiyorlar.
  • "belki o zamanlar kimse sezmedi ama, on dokuzuncu yüzyılda insan ruhunu yıkan başlıca etken, çirkinlik oldu. o mutlu viktorya çağı* günlerinde paralı tabakayla endüstri kurumlarının işlediği en büyük suç, işçileri çirkinliğe, çirkinliğe, çirkinliğe sürüklemeleridir: bayağılık, biçimsiz çirkin yerleşme bölgeleri, çirkin ülküler, çirkin din, çirkin umut, çirkin sevgi, çirkin giysiler, çirkin ev eşyası, çirkin evler, işçilerle işverenler arasında çirkin bağlar. insan ruhuna etkin güzellik, ekmekten bile daha gereklidir." d. h. lawrence - anka kuşu

    (bkz: işçi/@ibisile)
hesabın var mı? giriş yap