• orta okul ve liselerdeki (en azindan bizim zamanimizda) secmeli derslerden biri. cocuklari atolyelere sokup, makarnalardan tablolar, suntalardan satranc tahtalari, kartonlardan heykel vs. yaptirmak uzerine kurulu olurdu genelde.
  • (bkz: bilim teknik)
  • ortaokul da ev ekonomisi ve is teknik dersi haftada alti saat olarak karnede tesekkur belgesi alabilmek icin etkisi buyuk derslerden biriydi.
    ayrica bu derste grafik,metal ,elektrik , ahsap ve metal diye ic bolumler vardi. ogrencilerin meslek lisesi sinavlarina girmeden once fikir sahibi olmasinda oldukca etkiliydi. hatta meslek liselerini kazanan ogrencilerin burda gosterdikleri basari diger ogrencilerden daha fazla oldugu gorulmustur.

    grafikde daha cok cizim perspektif calismalari yapilirdi.onunuze konulan bır nesnenin 3 boyutta resmi duzleme gecirilirdi.
    nesnelere olan bakis acinizi genisletir.cizimi sevdirir.

    elektrik bolumunde elekrik devresi yapilir. nasil kablo baglanir ogretilirdi. sigorta attiginda ne yapilmalidir. hangisi daha tehlikelidir gibi pratik olarak hayatta kullanacaginiz seyler ogretilirdi.tahta uzerinde elektrik devresi yapilirdi.fen derslerine olan ilgiyi artirirdi.

    metal bolumunde metal atolyesine inilir. metallar bulunur saclar kesilir. samdanlik gibi ev esyalari yapilirdi.hala ise yararlar

    ahsap bolumu en zevkli olan bolumdur. kontra plaklardan raflar ekmek sepetleri tahta kasiklar yapilirdi. yakma makinasiyla yanik kokusunu almak ayri bir heyecan verirdi

    ozellikle kizlar icin is teknik dersi inanilmaz faideli bir derstti su anda kaldirilmis olmasi ve yerine anlamsiz dersler konulmasi da egitim sisteminin gelisiminin bir gostergesi olsa gerek
  • adı artık "teknoloji ve tasarım" olarak değişmiş ve biz ortaokul sıralarında "ev ekonomisi" dersi alırken sınıfın erkeklerinin atölyelere inip maketler ve olmazsa olmaz halı tezgahları yaptıkları derstir.di. hoca bir projeyi sınıfta başlatırdı maaile evde tamamlar eğlenirdik. güzel günlerdi tabii.
  • yeni ergen erkekler ellerini edep yerlerine götürmesin, bir şeylerle oyalansın diye müfredatta yer alan ders. bir süre sonra da çocuklarımızın geleceği daha fazla düşünülüp "madem öyle işte böyle" denilerek ev ekonomisi dersi verilir.
  • ilkokuldan akılda kalmayıp hatıra kalandır iş teknik.

    dokuduğumuz halılar,
    boncuklardan yaptığımız nazar ağacı,
    mukavva ve renkli iplerden yaptığımız çarıklar (ucunda bi de ponpon)
    pinpon topu ve talaş ile yaptığımız bebek
    cam boyama ile yaptığımız tablolar
    kumaş boyamalar...

    evimizin en güzel aksesuarlarıdır hâlâ. biz vitrin süsünü dışardan almadık.
  • tüketim toplumunun gereklerine uygun olarak ev ekonomisi ile birlikte artık tarih olmuş derstir. artık yeni yetişen nesil kırılan eşyaları tamir etme ihtiyacı duymacak. bozulan şeylerin yenisini alı alı verecek. ekonomiye can verecek.
  • ilkokulda bizim hoca derdi ki, bu ders matematikten fenden daha cok lazim size. eliniz alismali alet tutmaya. cunku babasi esnaf olanlar disinda hepimiz isci cocuguyduk, biz de isci olmaliydik. sonradan ogrendim ki koy okullarinda da domates marul ekmeyi ogretirmis devlet. bizim fen bilgisine sosyalcinin, matematige turkcecinin girdigi bile oldu, ne de olsa matematik fen universiteye gidecek zengin cocuklarina lazimdi ya. simdi insaat ustasi ya da elektrik teknisyeni olan sinif arkadaslarim o gun anlamadilar ama kast sisteminin halkcilik ilkesi arkasinda gizlenirken milli egitim sisteminin damarlarina kadar nasil isletildigini itiraf ediyordu orada o bulgaristan gocmeni hoca.
  • ortaokulda erkeklere verilen ve atölyede işlenen bir dersti. yetenek ve yaratıcılık yönleri ağır basan çocuklar yüksek notlar alırdı ama işin ilginç tarafı ise gerçekten bu tur meziyetlere eli yatkın olmayan, yetenekleri sınırlı arkadaşlara bu nedenle kırık not verilmesiydi. nedir yani adama zorla dersi veriyorsun sonra yeteneksizsin diye kırık notu dosuyorsun ha çocuk da sağol bilmiyordum yeteneksiz olduğumu teşekkürler mi diyecekti? yoo gayet tabi ki arkalara geçip kralın sayfalarını karıştıracaktır
  • şimdi var mı bilmiyorum ama estetik duygusunun ve ortaya bir eser koymanın tadının çocuklara öğretilmesi adına çok önemli bir dersti. 12 yaşındaki çoçukların eline falçata, kıl testeresi, havya gibi aletler veriliyordu ve gerçekten çok keyifli işler yapıyorduk. bu ders kaldırıldıysa bunu ancak ülkesini sevmeyen bir ekip yapmıştır diye düşünüyorum.
hesabın var mı? giriş yap