• icra takibi sırasında süresinde mal beyanında bulunmamak, taahhüdü ihlal, nafaka borcunu ödememek ve son dönemde yedieminliği suistimal gibi şikayete bağlı suçların karara bağlandığı mahkeme.
  • hukuk usulumuzle, mahkemelerimizin calismasi ile asinaligi olmayan kisinin, bu mahkemelerde bir durusma seyretmesi halinde ulke hakkinda kotumserlige dusecegi kesin. bazen gunde 1000 durusma yapiliyor ama saat 10.00'da baslayip, 12.30 gibi bitiyor. durusmalari da hakimden ziyade katip ile mubasir yurutuyor, hakim olani biteni izliyor. enteresan degil mi?
  • (bkz: memur)
    çok ilginç yerler lan buralar. valla bak. mahkeme falan değil aslında. maliyede makbuz kesen memurdan farksız buradaki hakimler. bu mahkemede duruşmaya hakim olan ilkeler, hukukun temel prensipleri falan yok. herkes standarda bağlanmış olan işini yapıyor geçiyor. tek önemsenen şey usulüne uygun tebligat yapılıp yapılmadığı.
    ilk defa burada duruşmaya gireceğim için vaktinde kalkıp gittim. sözde duruşmaya gireceğim ama duruşma salonuna hakim gelmedi bile. mübaşirle konuşup kararın çıktığını öğrenip geri döndüm. sorsan duruşmaya gittik. evet belki mesleki açıdan işlerin daha hızlı ve pratik şekilde yürümesi için avukatların da işine gelen bir sistem bu durum ama insanın hukuka olan inancının da zedelendiği bir gerçek. sorsan yargılama yapıldı ceza verildi. hoş bu ülkede ceza yargılaması adına ne düzgün ki buralar düzgün olsun.
  • hayatımızdan giden dakikalara örnek teşkil edebilecek mahkemeler. şimdi yüce devletimizin işlerinden sual olunmaz ama bu adamlar ne yapıyor lan? bakın mesela bu mahkemelerin baktığı iflas istememe, yöneticinin sorumluluğu ve ticareti terk davaları var. yani başka da var da bunlar üç örnek. 4 yıllık adliye hayatımda bu suçlardan beraat dışında karar çıktığını hiç görmedim. bunu 4 yıl olarak da sınırlamayın. yani benden önce başlamış, hala devam eden davalar da var. benden önce, benden sonra. o tarz. resmen kaynak israfı. yargıtay da dahil, kimsenin bu davaları anlayabildiğini sanmıyorum. birileri kanuna koymuş diye açılıyor bu davalar ama sonuçlanmıyor yani. geçen karar çıkması gereken bir duruşmaya girdim. hakim dedi ki, ticaret sicilinden cevap gelmemiş. gelmiş hakim bey, bakın tarihi şu dedim. yok ona gelmiş de, şu tarihliye gelmemiş dedi. e ona da aynı soruyu sormuşuz zaten, dedim. olsun bekleyelim, dedi. bekleyelim amk işimiz ne tabi. bendeki de laf. peh.
  • savcısız, iddianamesiz yargılama yapan mahkemedir.
  • hırsızın, haydutun, arsızın sonuna kadar korunup kollandığı bir yer düşünün deseler aklınıza neresi gelir?

    benim aklıma icra ceza mahkemeleri gelir. icra ceza hakimleri borçluyu, hırsızı haydutu arsızı korumak için çalışıp çabalayıp davaların çoğuna nasıl beraat veya şikayet hakkının düşürülmesi kararı verebiliriz diye yıllarca kafa yorarlar. çünkü amaçları asla adalet değildir, borçlunun korunmasıdır. borçlu hep mağdur bir zavallı olarak değerlendirilir. oysa ki türkiye’deki borçlular mağdur değil alayı arsızdır.

    borçluyu hırsızı haydutu korumak onların temel görevleridir. çünkü yargıtay böyle istemektedir. yargıtay’ın temel görevi, haksız insanların haklı insanlar karşısında korunması, gözetilmesidir. herhangi bir dava nedeniyle adliyeye yolu düşen herkes adliyede haksızlığın haklılıktan önde olduğunu bilir.
hesabın var mı? giriş yap