idso çocuk korosu ^*

• bir donemin cocuklari uzerinde inanilmaz etkileri olan ve bizleri muzige baglayan ilk adim olan koro. akm gibi bir ortamda buyumemize, 612 nolu prova odasinda yaptigimiz futbol maclarina, ilk asklara, ilk konserlerimize, mahler sekizinci senfoniye, gokcen korayi ve seval irmaki tanimamiza ve bir sekilde hayatimiza sokmamiza, senfoni konserlerini sevmemize, opera sevgisini kazanmamiza, ruyamizda hayallerimizde gorebilecegimiz insanlarla vakti zamaninda ayni sahneyi paylasmamiza, yasitlarimiz sokakta oyun oynarken bizim borsa katinda gercek sanatcilarla yemek yememize ve ayni nefesi solumamiza, ordan trt ye gecmemize, koral muzik in ne oldugunu ogrenmemize, 13 senelik(ve devam eden) dostluklar kurmamiza neden ve tanik olmus, turkiyenin en saglam cocuk korolarindan birisidir.
  an itibariyle saadet yavuz koro hocaligini yapmaktadir. kaplerdeki en guzel anilardan birisidir...
• 10 yasindayken tanistigim, müzigi "hayat bicmi" olarak yasantima eklememe yardim etmis, hayat dönemeci, ruh sekillendiricisi^*...
• devlet opera korosu'nda çalışırken aldığım teklifle geldiğim ve ilginç bir şekilde para ile satılan işler yapmasına rağmen çalışan çocuklarına para vermemesi ile afalladığım ve gelir gelmez ufak çapta bir kazan kaldırmaya neden olarak gökçen hoca'dan ilk azarı yediğim, herşeyden önemlisi la traviata kardeşimi tanımama vesile olmuş ilk korolarımdan. koro çalışma salonumuz olan o meşhur 612 nolu "kırmızı oda" ile ilk tanışıklığım alman şan hocam uwe renz döneminde olmuş idi. çok büyük bir projeyi sahneye koymak üzere iken tanıştığı canan adlı türk kızı ile terki diyar ederek bizlerin öyle kalmasına neden olmuş idir. daha sonra oynadığım ilk opera olan turandot'un çalışmalarını da idso öncesi bu odada yapmış idim. ayrıca bütün arkadaşlarım ergenlik döneminde bir çırpıda 1. sesten 3. ses geçerken ben ısrarla 1. ses kalan terk erkek idim. bütün arkadaşlarım en solda otururken ben tek başıma paşa gibi en sağda oturuyordum. sanırım ağlayacağım.
• gecmis yillarinda bu koronun ^* ve akm nin havasini soluyan pek cok kisi,
  
  hem cok guzel anilara sahip olmus,
  hem harika dostluklar kazanmis,
  hem de bir sekilde ya hayatini muzik üstüne kurmus ya da en kötü ihtimal hobi olarak devam ettirmistir.
  
  ilgili olarak
  (bkz: akm)
  (bkz: gokcen koray)
  (bkz: seval ırmak)
  (bkz: sadet yavuz)
  (bkz: idso)
  (bkz: trt genclik korosu)
  (bkz: konservatuvar)
  (bkz: hikmet şimşek)
  (bkz: kış geliyor)
• o donemin cocuklarina bir arcelik kirkinci yil konserinde (ozellikle erkek cocuklarina) beyaz ayakkabi, beyaz corap beyaz tisort ve beyaz tayt (evet) ve beyaz cicekli taç giyme imkani vermekle kalmayip, o haliyle grubun resminin cekilip gazetelere yayinlanmasina ve yillarca bir mizah malzemesi olmasina neden olmus korodur.
  
  o donem akmdeki borsa da yemek yiyen tum sanatcilardan ozur dilerim,
  zira tuzluklarin kapagini acik birakan da,
  profiterole patates kizartmasi banarak yiyen ve goz zevkinizi olduren de,
  uzaktan kumanda ile caktirmadan odalardaki tv lerin kanallarini degistiren de bizdik.
  
  e ne bagiriyosunuz ya? tatilimiz falan yoktu diger cocuklar gibi, biz de bi sekilde stres atmaliydik haftasonlari !
• yıllarca aile zoruyla sanat altın bileziktir düşüncesiyle yollandığım,cuma akşmaları ve cumartesi sabahlarımı ziyan ettiğini düşündüğüm ama aslında onlara anlam katmış korodur.müzikal gelişimimin yanısıra bana disiplinli çalışma ve daha mantıklı bi insan olma yolunda adım attırmıştır..illa bana dokunan bir kötülüğünü bulacaksam 6yıllık bir koro eğitiminin solist olma imkanımı yoketmesini söyleyebilirm..
• tam acilimi icin:
  
  (bkz: istanbul devlet senfoni orkestrasi)
  (bkz: cocuk korosu)
• hayatim boyunca ne yaparsam yapayim,
  her zaman o donemdeki guzellikleri, masumlugu, o yastaki o essiz basarilari ozleyecegim,
  simdilerde nasil durumdadir cok bilmedigim fakat yakin bir zamanda ufakliklari ziyaret edip "cok sanslisiniz ama en cok da bunu gelecekte anlayacaksiniz" demek istedigim,
  hayatimin ilk ve en guzel adimlarindan biri,
  canim korom,
  su anki mutlulugumun ilk sebebi.