• türkçe sözcük haznesi geniş olmayan ve buna rağmen anlatımlarının süslü olmasını isteyen kişilerin "ay anlattığım bir boka benzemiyor bari eğitimimim iyi olduğunu hissettireyim" diyerek başvurdukları yol. bir nevi aşağılık duygusu ile yapılan eylem.üstünlük kurma çabası.
  • britanyalı, amerikalı, yeni zelandalı, avusturalyalı, bir kısım kanadalı ve hindistanlı nın doğal ortamlarında gözterdikleri davranış biçimi. ya da bu kişilerle konuşan diğer kişilerin göstermek zorunda olduğu davranış biçimi. ya da ortak dilin ingilizce olması durumunda gösterilen davranış biçimi.
  • kelimelerin turkcelerini bildigi halde ingilizcelerini kullandiginda daha etkileyici, daha kulturlu oldugunu sanma hastaligi
  • ingilizce eğitimden beyni yıkanmış haftada 20-24 saat ingilizce gören zavallı hazırlık insanlarının yaşam hali. zira "nice yıllara " yazısını "nays yıllara " şeklinde algılayabilen bu kalabalık hocalarının da yediği bu bok yüzünden böyle bir uçuruma doğru sürüklenir, ki herzamanki gibi bunu "kolejli züppe " şeklinde algılayan bir güruh da bulunur çekemeyenlerin nüfusun çoğunu oluşturduğu ülkemizde.
  • dışarıdan son derece kıl, sevimsiz, ukala duran bu davranışın istemsiz bir şekilde gerçekleşmesi de, kişinin bir ton gavurun olduğu bir ortamda çalışıp, türk oda arkadaşına yanlışlıkla mimar yerine "aarkiteekt" demesi, v.b. ile gerçekleşmektedir.
  • ortadoğu teknik üniversitesinde sıkça karşılaşabileceğiniz durumdur. hoca, öğrenci farketmez. örnek olaraktan "outlinelarınızı aldınız mı ?" "dönem içinde iki tane paper verecekseniz" v.b.
  • yabancı dil sınıfında okumanın sonucu insanların bazen kelimelerin türkçelerini unutup ingilizcelerini söylemeleri durumu.
    bazen bazı görgüsüzler "bak ben ingilizce biliyorum" diye akıllarınca gösteriş amaçlı da kullanır.
    "şu mirror ın önünden umbrellayı kaldırırmısınız!" (bkz: seren serengil)
  • sıklıkla da çifte manalandırmada kullanılır.
    (bkz: okey tamam)
    (bkz: full dolu)
hesabın var mı? giriş yap