insanın zoruna giden şeyler
-
annenin pazardan alınmış şu yamuk yumuk küçük elmalara bakıp "küçükken köydeyken payıma düşen bir tane şu küçük elmaya bakıp 'acaba dünyada bunu doyasıya yiyen var mıdır?' diye düşünüyordum" demesi. ulan yokluk, anan ölsün be.
(bkz: ooffff anam offf)
(bkz: insanın zoruna giden şeyler/@zemin yesil 12 yildiz 3 ok sari) -
annenin masadaki siyah zeytinlere uzun uzun bakıp "köyde daha 7-8 yaşlarındayken, tarlada çalışan babam ve amcam öğle yemeği için para verip siyah zeytin almak üzere bakkala gönderirlerdi, bakkal ikisinin de zeytinlerini ayrı ayrı külahlara koyup elime tutuştururdu, yoldayken iki külahtan da birer tane alıp tatlı niyetine, meyve yerine yerdim. sonra da anlamamaları için külahı güzelce kapatıp babamlara verirdim" demesi. sadece birer tane yavv, demek ki kızıyorlarmış ki "anlamamaları için güzelce kapatıyordum" diyor. ızdırabını sikeyim be yokluk.
(bkz: insanın zoruna giden şeyler/@zemin yesil 12 yildiz 3 ok sari) -
sofraya gelen karpuz ailecek tüketilirken, annenin karpuzu yerken birden dalması üzerine, masadaki meraklı gözlere, annenin "aklıma köydeyken yediğimiz karpuz kabukları geldi" demesi ama sizin, aslında annenin o karpuz kabuğunun içinde kalan kırmızı yerler olduğunu zannetmeniz ve annenize "anne, kabuğun içindeki o kırmızı yerleri yerdiniz değil mi?" sorusuna, annenizin "evet ilk başta orasını yiyorduk ama doymayınca yeşil tarafını da yemeye başlardık" diye cevaplaması. ulan yokluk, derdini, dermanını sikeyim be.
(bkz: insanın zoruna giden şeyler/@zemin yesil 12 yildiz 3 ok sari)
- "açlığın dini olmaz, yoksulluğun vatanı, körolasın körolasın körolasın, kahpe devran" -
ulan yokluk senin derdini, dermanını sikeyim.
http://i.imgur.com/dcmikm0.jpg
https://twitter.com/…bilg/status/385414436522958848
(bkz: insanın zoruna giden şeyler/@zemin yesil 12 yildiz 3 ok sari) -
annem anlatır:
- küçükken evde bulgur çorbasından başka bir şey pişmezdi. sabah öğlen akşam her zaman bulgur çorbası. bazen tabakta bulgur bile olmazdı sadece bulgurun suyu ile geçiştirdiğimiz öğünler olurdu.
bir keresinde dayı oğlu köydeki en yüksek tepeye çıkıp çocuk aklıyla allah'a şöyle dua etmişti "allah'ım n'oolur şu bulgur çorbasını öldür!.."
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap