• bu deyimin öznesine neden acıma, tiksinme hatta nefretle yaklaşılır? onun bir zamanlar esir olduğu izleniminden neden kurtulamayız? oysa hiçbir bağlı, bağlanmayı hak etmez. hiç düşünülmez, ya aynı özne kendi kendini bağladıysa, ya çözülmek için önce bağlanmak gerektiğine inanıyor ve bağlanacağı değer birini bulamıyorsa.. her bağlı bir gün mutlaka çözülür, kendini çözen ise ipin ucunu bırakandan evladır. geleceğin insanıdır bu: artık sırtını dayayacağı kimsesi olmadığından, düşen bir uçurtma olarak kalmayı, rüzgarsız, bir güvercin olarak yeryüzüne hapsolmayı göze alsa da, sırtı yere gelmez; öğrenir.

    başıboş kalmak.

    "hem herkes yalnızdır, hem de hiç kimse başkalarından vazgeçemez; sırf başkaları kendisine yararlı olduğu için değil, ancak o yolla mutlu olduğu için." maurice merleau-ponty
  • "bu uslu, yaramazlığa tam katılmayan gözlemci halim ilkokuldan beri var. tamam, çok erken yaşta deplasmana gittim. (...) annemin sıkı disiplini vardı. (...) gözlemci ve ölçüyü unutmayan olmak hayatta çok işime yaradı, fark yarattırdı. buna karşılık bir bedeli kalmış; ipini sonsuzca koparan dana olamıyorum." mehmet ibiş - bakışlar mayalar tarihöncesi

    (bkz: başsız bakanaksız)
    (bkz: bakanak)
    (bkz: ey diyen yok ciş diyen yok), ey demeden yayılmak
hesabın var mı? giriş yap