• ytü siyaset bili.ve uluslararasi ilişk.böl öğretim üyesi.
  • siyasal ve toplumsal kuramlar (kapitalizm, sınıf, devlet ve demokrasi kuramları), türkiye'nin siyaset sosyolojisi (militarizm ve anti-militarizm, kapitalist toplumsal dönüşüm, devlet ve sınıflar, neoliberal iktidar tarzı) ve küreselleşme ve alternatif küreselleşme hareketleri (yeni birikim stratejileri, devletlerin yeniden yapılanması ve yeni toplumsal hareketler, işçi sınıfı ve sendikalar) alanlarında oldukça yetkin, bibliyografya gibi bir hafızaya sahip yıldız teknik üniversitesi siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler bölümü öğretim üyesidir.
    ayrıca ders almadığım dönemlerde vicdan azabı çekmeme sebebiyet verecek kadar da çok sevdiğim hocamdır.
  • yetmez ama evet pozisyonunun tutarsızlıkları hakkındaki yazısı üzerinde dönen tartışmaları okumak (ve katılmak için)

    http://ff.im/qkswn
  • referanduma sunulan pakete, akp'ye ve "yetmez ama evet"çi sola ilişkin derli toplu ve isabetli bir makaleyi yazdığını buradaki tartışmadan fark ettim.

    başlığı "akp, anayasa değişikliği referandumu ve sol: 'yetmez ama evet'in açmazları" olan bir yazıyı, "paketi şu kadar sayfa tartışmış, akp'yi bu kadar sayfa" diye eleştirerek, zaten akp karşısında nötr ve tarafsız olma iddiasında olmayan birini "akp'ye karşı" diye eleştirmek abesle iştigal gibi...

    liberal sol ve sağın ortaklaştığı "güçlü devlet - zayıf toplum" yapılanması şeklindeki tarih ve siyaset okumasının özellikle sınıfsal temelli sosyo-politik ilişkileri görmezden geldiği tespiti ve bunun sonucu olarak "aşırı soyutlamaya dayalı" türkiye tarihi okumasının değişmez süreklilikler halini almasının bir tür şiddet anlamı taşıdığını söyleyerek meseleyi can damarından yakalamış.

    liberal solun çelişkisine ilişkin şu ifadesi de bingo olmuş:

    "paradoksal biçimde ortodoks marksizmin aşamacılık, düz çizgisel tarih anlayışı (önce burjuva demokratik devrim sonra sınıf mücadelesi ve sosyalist devrim) bu ortodoksiyi en çok eleştirenlerce yeniden üretiliyor.

    ve tabii ki, sosyalist ya da sol olma iddiasındakilerin demokrasiyi yukarıdan-aşağıya bir süreç olarak okuduklarını da eksik bırakmayarak gayet esaslı bir liberal sol ya da sol liberalizm eleştirisi yapmış. kaldı ki, bu çevreler kemalizmi tepeden inmeciliği nedeniyle eleştirirler ama benzer bir süreci de desteklemekte pek bir gayretkeşler.
  • bugün neşe düzel'le olan röportajı yayınlandı taraf'ta. ipuçları; akp-sivilleşme-militarizm-oyak-sayıştay-denetim-tüsiad-müsiad vs. ufak bi kısmını alıntılayım;

    --- spoiler ---
    neşe düzel: askerlik meselesine gelirsek... genelkurmay neden zorunlu askerliğin kalkmasına razı olmuyor?

    ismet akça: ordu aslında askerliğin organizasyon ve teknik anlamda dünyada döneminin geçtiğini iyi biliyor ama kaldırmıyor. çünkü zorunlu askerlik, nüfusunuzun en azından erkek kısmını belli bir ideolojik sosyalizasyondan, eğitimden geçirme, kendinize göre biçimlendirme mekanizmasıdır. askerlik, toplumdaki ilişkilerin militarist-hiyerarşik mantık üzerinden kurulmasını sağlar. böylece, kendini amir olarak tarif edene itaat edilir. askerlikte, erkeklerin hepsi bu tornadan geçiyor ve ordu bunu bırakmak istemiyor. oysa demokrasilerde, ilişkiler yatay ve anti hiyerarşik olmak zorundadır.

    neşe düzel: niye bu konularda hükümet orduya sürekli taviz veriyor?

    ismet akça: çünkü akp'nin sivilleşmeden anladığı çok sınırlı. akp, orduyu politik olarak sessizleştirdi, dilsizleştirdi. askeri vesayette bu kadar geriletme, akp'ye kafi geliyor. akp muktedir oldu. muktedir olmanın getirdiği ittifakları kurmaya çalışıyor artık. dengeyi bozmak istemiyor.
    --- spoiler ---

    devamı; http://www.taraf.com.tr/…-mutlu-evlilik-istiyor.htm
  • candır, canandır... akademisyenlerin/hocaların kralıdır.
  • bugun ohal kapsamındaki son khk ile akademiden ihraç edilen saygıdeğer hocamızdır..
  • doktora tezini, türkiye siyasetinin ve siyaset bilimi alanındaki çalışmaların -oyak gibi bir kurumun varlığına rağmen- en "dokunulmaz" konularından biri olan, türkiye'de ordunun iktisadi ayrıcalıkları üzerine yazmıştır.

    birden fazla konu için söyleyebilirim ki; üzerine yazdığı, konuştuğu, ders verdiği "kavram"ları, tariflerden ibaret heyulalar olmaktan çıkarır, ilişkiler ve pratikler bütünü olarak anlamaya, anlatmaya gayret gösterir.

    üniversite denilen yerin, gerçek hayata dokunmayan bir entelektüel uğraşı yahut tedrisat ve memuriyet kurumu değil bir mücadele alanı olduğunu hatırlatan insanlardandır.

    7 şubat 2017 khk'sı "memuriyeti"ne son vermiş. kendisi hâlâ hocamız ve yol arkadaşımızdır.
  • "namuslu insanlar da namussuzlar kadar cesur olmak zorundadır."ismet akça
    asıl ismet'tir. akademinin namusunu korumak için cesaret gösterip, bedel ödeyendir. senin ile gurur duysun evladın, biz ise seni ve arkadaşlarını rozet yapıp yakalarımızda taşıyacağız.
  • 7 şubat 2017'de yayımlanan khk ile memuriyetine son verilen ismet akça'nın türk siyasal hayatı ders kitabındaki yazısı

    sanırım hoca olarak çağırılmasının sebebi öğretmenlik mesleğinden dolayı değil, fetönün imamlarından olmasıdır.
hesabın var mı? giriş yap