• 1999 yılında istanbul'da düzenlenen 24. avrupa yüzme, atlama ve senkronize yüzme şampiyonası. yarışma ataköy olimpik havuzunda düzenlendi. yarışmaya o zamanlar 21 yaşında olan pieter van den hoogenband 6 altın madalya ile damgasını vurdu.
  • gonullu olarak calistigim ve pieter van den hoogenbandin yani sira yine hollandali olan inge de bruijn in de diger yuzuculer arasindan siyrildigi ve onlara kisa bir sure de olsa tercumanlik yaptigim yuzme turnuvasi. ayrica ilginctir ki bu turnuvada derya buyukuncunun aslinda ne kadar basarisiz bir yuzucu ve fos bi insan oldugu hem diger yuzuculere hem de calisanlara olan tavirlariyla ortaya cikmistir..
  • 1999 yazı bana değişik heyecanlar yaşatmış bir mevsim olarak tarihe geçmiştir efenim.. yaklaşık 3 hafta önce ilk bilgisayarına kavuşmuş, sabah akşam fifa serisinin en mükemmel oyunu olan fifa 99 oynayan bir bünye olarak o haftasonu babam elinde bir kartla gelip yüzme şampiyonasına gidelim mi diye sorunca "aa ne değişik" diyip kabul etmiştim.. değişik olan yüzme şampiyonası değil beni ilkokuldayken ilk kez sinemaya götürmesini istediğimde götüren ama yolda da kendi kendine küfür üstüne küfür ederek söylenen bu adamın böyle bir teklifle gelmiş olmasıydı..

    kendisi bir turizm şirketinde çalışmasından dolayı eline serbest geçiş kartı geçmiş bir yerden.. gittik.. sanırım şampiyonanın son günü idi.. önce nereden gireceğimizi bilemedik sonra bir kapıdan bodoslama dalıp kapıdaki görevliye kartı gösterdik.. görevli bir karta baktı bir bize baktı ve geçin dedi.. tribüne ilk çıktığımızda bir şeylerin ters gittiğini anlamıştım.. çünkü karşı tribün hınca hınç dolu iken bizim olduğum yerde masamsı şeyler ve bilgisayarlar vardı.. basın tribününe girmiştik.. basınla uzaktan ve yakından alakamız yoktu.. bir grubun çığlık atmasıyla kafamı sağ tarafa çevirdiğimde yabancı ülke vatandaşlarının kendi vatandaşlarını desteklediğini gördüm.. ilginç bir gün olacaktı..

    bağırışlar, çığırşlar, o kornamsı ses çıkaran aletler eşliğinde ama basın tribünü rahatlığında güzel bir gün geçirdim.. yakınımızda zdf'ten insanlar vardı sanırım.. onlardan bir zdf logolu kalem aldığımı hatırlıyorum.. dalış müsabakalarında antonio ali isimli şahsiyetin soyismi ile yakından ilgilendik babamın ismine denk gelmesi nedeniyle.. televizyondan çok da yüksek gözükmeyen o atlama rampalarının ne kadar yüksek olduğunu görüp durup dururken yükseklik korkusu edindiğimi hatırlarım.. gün bitti eve döndük.. ertesi gün öğrendim ki teyzemler de karşı tribünde izlemişler.. hayır gören de sülalecek olimpik ruha sahibiz sanacak..

    iki hafta sonra deprem oldu ve bu güzel yaz felaketle noktalandı..
  • ukrayna adina yarisan sarisin nefis bir kiz tam atlayisina hazirlanmisken, o guzellige dayanayip kendisine el sallamam ve hayvan gibi kesmemi muteakiben rezil bi atlayis yapip antrenorunden firca yemesine neden oldugum organizasyon.
  • pieter van den hoogenband, agnes kovacs, inge de bruijn, aleksandr popov gibi yüzücüleri seyretmeme olanak sağlayan oganizasyondu. hiç unutamıyorum.

    ha bir de kuzen de karşı tribündeymiş, üstteki yazıların bir tanesinden okumuşsunuzdur.
  • ülke olarak hiç bir boka ev sahipliği yapamadığımız dönemlerde göğüs kabartmış organizasyondu.

    http://webarsiv.hurriyet.com.tr/…/01/spor/50spo.jpg
hesabın var mı? giriş yap