itikad
-
itikat kelimesinin doğru yazılmış hali. arapça kökenli bir kelimedir.
-
itikat kelimesinin yanlış yazılmış hali.
kural: kökeni ne olursa olsun türkçe'ye mal olmuş bir kelime b, c, d, g harfleriyle sonlanamaz.
yıllar sonra gelen kafası karışmış ilave: 'diyalog', 'analog', 'katalog'.. bunlar ne peki? -
neyzen tevfik der ki, ''ben her fikre, her mesleğe, her itikada uymam. çünkü hiçbirisine itikad etmem''
-
alevilikte, inançla inananlar arasındaki "batıni gönül bağı" anlamındadır. bu sünni ve şii ekollerdeki "iman" kelimesine tekabül eder.
-
(bkz: #37392516)
-
kelime anlamı : inanmak, inanç, gönülden tasdik ederek inanma; dînin temelini meydana getiren şeylere inanma
ayrıca -
157. mektubun* bir kısmı:
ey saadeti bulan,
bize ve size lâzım olan, kitap ve sünnet iktizasına göre, itikadı düzeltmektir. bu dahi, ehl-i sünnet vel-cemaat ulemasının kur'an'dan ve hadis'ten çıkardığı mana yolunca olmalıdır. onlar nasıl anlattılarsa öyle olmalıdır. şundan ki: bizim ve sizin anlayışınız itibardan düşmüştür. yani: bu büyüklerin anlayışına uygun olmayınca.. bu birincisidir.
görmez misin ki: her dalâlette kalan bid'atçı, çıkardığı hükümleri, kur'an ve hadis'ten aldığını ve onların manasından anladığını iddia eder. halbuki: haktan yana elde ettiği hiç bir şey yoktur.
bundan sonra, şer'î hükümleri bilmek lâzımdır. yani: helâli, haramı, farzı ve vacibi.. bu, yapılacak işlerin ikincisidir.
üçüncü olarak, öğrenilen şeylerle amel etmek gerekir.
dördüncü olarak, sofiye-i kirama mahsus olan; tasfiye ve tezkiye yoluna girmelidir.
itikâd düzeltilmedikçe, şer'î hükümleri bilmenin hiç bir faydası yoktur. o ikisi olmayınca da, işlenen amelle bir şey elde edilmez. bu üçüncünün olmaması sonucu: tasfiye ve tezkiye muhal iştir.
üstte anlatılan bu dört erkân ve bunların mütemmimi (tamamlayıcısı) ve kemâle erdireni sayılanlar dışında bulunanların (meselâ: farzın ikmâlinde kılınan sünnetler gibi) hepsi malâyani dâiresine dahildir. bu manada şu hadis-i şerif vardır:
— «insanın islâmî güzelliği arasındadır ki, kendisine lüzumlu olmayanı bırakıp pek lüzumlu olanla meşgul ola..»
selâm hidayete tabi olanlara, mütabaat-ı mustafa'yı bırakmayanlara.. ona ve onun âline salât ve selâm..
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap