• uluslararası silah ticareti ve kacakçılığı konusunda da araştırmaları vardır
  • hazırladığı belgesel-tv programları ile özellikle ortadoğunun emperyalist politikalar aracılığı ile nasıl sömürüldüğünü ve harcandığını gösteren gazeteci. hazırladığı programlardan hafızalara kazınan bazı bölümler spoiler içerir şekilde şöyledir:

    --- spoiler ---
    abdli ve abd'nin pro-bush politikalarında yer alan üst düzey bir yetkili pilger abd'nin agresif dış politikası hakkında soru sorunca şu şekilde cevap verir: "makul yönetilen hiçbir ülkeye abd karışmıyor". bunun üzerine john pilger, "evet güçlü ülkelere saldırmayı tercih etmiyorsunuz" şeklinde karşılık verince sinirlenen yetkili aslında demek istediği şekli ile yineler kendince hem de sesini yükselterek: "makul ülkeleri hedef almıyoruz!". -makul ülke?-

    yine bir süre önce bush'un ekibinde yer alan bir üst düzey yetkiliye pilger afganistan ve ırak'taki sivil kayıpların 11 eylül saldırılarındaki kayıplardan fazla olduğunu söyleyince aldığı yanıt "hayır öyle olduğunu düşünmüyorum" dur. -düşünmüyorum?- bunun üzerine pilger kesin sayı vermek ne kadar uzak olsa da birçok çalışmanın sayıların binlerle ölçülebileceğini kanıtladığını söyleyince bu sefer aldığı yanıt "hayır sanmıyorum" dur. zaten bu noktadan sonra bu yetkiliye eşlik eden ordudan üst düzey bir yetkili röportaja müdahele ederek konuşmaya son verdirtir.
    --- spoiler ---

    son olarak, hazırladığı belgeselin ardından kendisine yöneltilen sorulardan birisine pilger'ın verdiği yanıtı söylemenin yeri olduğunu düşünüyorum. bir ingiliz vatandaşı kendisine 11 eylül 2001 ve 7 temmuz 2005 sonrası ingiltere'de yaşanan güvenlik sendromu hakkında vatandaşların haklarının korunması açısından ne yapabileceğini sorduğunda pilger şu anlamda bir yanıt verir:

    "bu tarz söyleşilerin yapılamadığı, kişilerinin fikirlerini söyleyince kayıplara karıştığı ya da bedellerini hayatları ile ödedikleri toplumlarda insanlar bu soruyu sormuyorlar çünkü bu aşamayı çoktan geçtiler. bence bunu oturup düşünmek lazım. yapılabilecek onca şey ve yol var ki, yapabilmek ise sizden geçiyor."
  • gazeteci, belgesel yapimcisi, ingilterede en buyuk gazetecilik odulunu iki kere alabilen iki gazeticiden biri.
    soru sormaya cekinmeyen ender gazetecilerden.
    blogu da burada..

    http://www.zcommunications.org/zspace/johnpilger
  • kambocya uzerine bir belgeseli icin: (bkz: year zero/@okuz)
  • avustralyalı savaş muhabiri, gazeteci-yazar. yazılarında küresel kraliyetçilerin korkusuzca üstüne gitmesiyle bilinir.
    (bkz: dünyanın yeni efendileri)
  • ülkemizde benzeri pek bulunmayan gazeteci-belgesel filmcidir kendileri. bizimkiler onun yanında biraz tırsak kalır.
  • sıkı tespitleri var:

    "hepimiz bilgi çağında yaşıyoruz. ya da onun gibi bir şey. akıllı telefonlarımızı tespih gibi kullanıyor, nerede olduğumuzu bildiriyor, onun üzerinden bir şeyler izliyor, bir şeyleri kontrol ediyor ve tweet atıyoruz. “bağlanmış” ve mesaj verir haldeyiz. mesajların ana konusu ise kendimiz. kimlik bu zamanın ruhudur. bir nesil önce, aldous huxley, “cesur yeni dünya” romanında bunu öngördü. toplumsal kontrolün en son aracı budur, dedi. zira tüm bu süreç, “gönüllü”, bağımlılık yapıcı ve kişisel özgürlük adı altında bir tür örtük yanılsamaydı. belki de gerçek; bilgi çağında yaşadığımız değil; medya çağında yaşadığımızdır. mandela örneğinde olduğu gibi, medyanın mükemmel teknolojisi “gasp edilmiş” durumdadır. bbc’den cnn’e, “yankı odası” muazzam büyüklükte."

    http://www.dunyabulteni.net/…ger-adi-mi-john-pilger
hesabın var mı? giriş yap