• manavgat'ın sınırları içerisindedir. bolasan köyü ile beşkonak arasında 14 km. uzunluğunda, 100 m. derinliğinde bir vadidir. köprülü kanyon milli parkı sınırları içinde köprülü kanyon, köprü çayı ve antik selge kentinin bulunduğu 16.500 hektarlık alan, 1973 yılında köprülü kanyon milli parkı olarak koruma altına alınmıştır. ön asya'daki en büyük akdeniz selvi ormanı buradadır. köprücay üzerindeki antik taş köprüsünün güzelliği ve rafting merkezi olmasının dışında yürüyüş rotası olarak da önemlidir.
  • kopru cayının soguklugu dillere destandır..ama manzaranın cekiciligi insanda o buz gibi suyun kollarına atılma istegi uyandırır..cadır kurmak icin ayrı bir alan ayrılmıstır rafting yapanlar icin..fakat yesil ile daha icice olmak icin cadırları nehirin hemen kıyısındaki egimli fakat goze hitap eden alana kurmak cok daha caziptir..rafting icin nehrin en hareketli donemini secmek gerekir lakin bazı donemler nehir cok sakin oldugundan su uzerinde hafif salınımlarla botla turistik tura cıkmıs hissi uyanır insanda ki hoş olmaz ..
  • nehrin ustundeki romalilardan(?) kalma kopru hala kullanilmaktadir (hatta selge'ye gitmek icin gecmek lazim zaten).. yalniz oldukca dar bi kopru.. zamaninda bi kamyonet asagi ucmus ordan diye duydum (ne kadar dogrudur bilemem), ondan sonra kenarlarina duvar ormusler iyice daralmis kopru.. koprunun oldugu yerin asagisinda kanyon bitiyor zaten ve nehir bi tarafi bozkir seklinde akiyor; manzara haliyle ust tarafta.. daracik kanyon, dik duvarlari ve yesil renkli suyuyla antalya'nin en guzel yerlerden biri..
    yazin rafting yapanlari gordum de tek seceneginiz koprunun altindaki yerden baslamaksa eger hic yapmayin daha iyi, zaten azalan suyla duz derede kurek cekmekten cok farki olmaz.. duydugum kadariyla da parkurun zorlugu 1-2 seviyesinde zaten..
  • burada rafting maksatlı bulunurken yolda "wake me up before you gogo" dinleyerek coşmuş bünye, öğle saatine denk gelirse otellerin tıkıştırdığı erkekli dişili yüzlerce rus ile kürekle su savaşı yapmak zorunda kalıyorsunuz..
    üst taraflara ulaşıp sıcacık göletimsilierde gürleyen suyun altında ruhunuzu temizleyebiliyorsunuz..
    fotoğraf da çekiyorlar ki, neşemi ve hüznümü fazla belli eden bir insan olduğum çok göze çarpıyor.
  • rafting meraklisi olmayanlar icin, kanyonun yukarilarina dogru tirmanmak oldukca keyifli bir yuruyus olanagi saglar.. kac m.'de oldugunu su an animsayamadigim bir dag koyune ulasmak ve buradaki antik yapilari incelemek, koylulerle sohbet etmek de oldukca keyiflidir..
    koyun daha yukarilarina tirmanmak ise dagcilik vasiflarina sahip olmayi gerektirir ki yaninizda gerekli malzemeleriniz yoksa toroslarin muhtesem gri kayaliklarina hazin hazin bakarak geri donmek durumunda kalirsiniz..
  • antalya manavgat yolundan 44 km içeride bir doğa harikası. ideal rafting mekanı. görünce ne kadar güzel bir ülkemiz var ama biz kıymetini bilemiyoruz diye düşünüyor insan.
  • rafting aktivitesi yapilan, ancak bu aktivite icin kesinlikle bot secilmemesi, kano secilmesi gereken mekandir. zira kolay bir rota oldugu icin bot secenler sikintidan su savasi felan yaparlar.
  • rafting yapabilmek için yanlış ellere* kendinizi teslim etseniz de görülmesi gereken, yerleşilmesi gereken cennet mekan.
  • koprucay olarak adlandirilan nehrin esas kolunda sicakligin 12 ile 14 derece arasinda gidip geldigi, bugrum kopru adi verilen, esas bilinen roma koprusu*nden biraz daha kucuk olan ikinci bir roma koprusu altindan nehre ulasan baska bir kaynakta ise sicaklik araliginin 9 ile 11 derece oldugu, rafting perspektifinde bakildigi zaman zorluk derecesinin 2 olarak isimlendirildigi milli park sinirlari icinde bulunan kanyondur. nehir sicakliginin yil boyu neredeyse sabit olarak kalmasinin nedeni, nehrin suyunun yuzde altmisa yakin bir kisminin, kanyonun baslangicindan yaklasik yarim kilometre yukarida (akinti yonune asagisi olarak dusunulurse) bulunan pinarlar tarafindan saglaniyor olusudur.

    kanyonun esas kismi koprunun daha kuzeyinde kalir, ancak sanildigi gibi sadece dagcilar tarafindan degil, arazi vitesi olan bir arac yardimi ile herkes tarafindan ulasilabilir. hatta kanyonun hemen dibinde, yore halki tarafindan "gok tevfik"* adiyla taninan bir adam vardir ki, yolunuz duserse mutlaka bir ugrayip iki cift laf degis tokus edilmeli, bir cay icin misafir olunmalidir. ama olur da bir an boslugunuza denk gelir, ictiginiz cay icin para odemeyi falan teklif ederseniz cok kizar, uyarmadi demeyin. ilk tanistigimizda bana "demek simdi ben senin evine gelip cay icsem sen benden para isteyeceksin.. bre deli dumrul." demisti.
hesabın var mı? giriş yap