• satranc kolu, resim kolu gibi bir suru abuk koldan sonra "dur bu nasilmi$" diye girdigim ayda bir kere tum gun ayakta ac bilac kutuphane bekciligi yaptigim gidip cocuklara "susun" demek zorunda kaldigim ansiklopedi ve ter kokusundan nefret ettigim kesinlikle girilmemesi gereken bir kol..
  • ilkokul hayatinda bu kola uye olan sahislar lisans egitimlerini genellikle dokumantasyon-enformasyon bolumunda yaparlar.
  • ortaokul ve lise hayatim boyunca edebiyat ve türevi derslerden kaytarmama yardımcı olan kol. işlem 3 aşamadan ibarettir :

    -müdürü, kitapların artık bilgisayarda indexlenmesi gerektiğine inandırmak
    -gönüllü olarak bu database i ben hallederim diye gönüllü olmak
    -database i rc1 bi win98 gibi hatalı, her tarafı bug kaynayan bir şekilde birakarak calişma süresinin sonsuza ıraksamasını sağlamak.
  • ilkokulda üye oluduğum, sonra bütün sene boyunca milletin peşinde "kitapları geri getirin" diye koşturduğum, girmediğim beden derslerini sınıfta kitap düzenleyerek geçirmeme neden olan kol
  • ciltcilik de yaptirilir bu koldakilere.. genelde kollar secilecegi zaman okula gelmemis olanlar bu kola atilir ceza diye.. (ben okurken oyleydi yani )
  • tdk'nin bir hamlesi miydi artik bilemem ama, ben ilkokuldayken adi kitaplik kolu'ydu. hatta sanirim onceleri de kutuphane kolu degil "kutuphanecilik kolu" idi.
  • mebste sorumlusu oldugum kol. kutuphanede dogru duzgun bir kitap olmadigi icin insanlar tavla ve satranc oynardi. en az zahmetli koldur. kitaplari kimse almak istemez, alanlar da bir iki gun icinde geri getirir.
  • benim de hayatımın bir döneminde kitaplık kolu olmuşluğum vardır. önlüğümüzün sol kolunda beyaz üstü kırmızı harflerle işlenmiş kk bantı taktığımızı hatırlıyorum ancak bu kolun üyesi olarak nasıl bir faaliyette yer aldığımı kesinlikle hatırlamıyorum. ancak insan ciltçilik bile yapsa kitaplık veya kütüphane kolu olmak kesinlikle çevre ve temizlik kolu olmaktan iyidir. çünkü onda direk bahçedeki çöplere yazılıyorsunuz...
  • küçük yastaki ögrenciye sanki iskenderiye kutuphanesi ni emanet eder gibi abartilip sunulan, büyüyünce gülüp geçilen kol. hala öylemi bilinmez ama eskiden sinif baskanligina alternatif bir koldu.
    (bkz: zugurt tesellisi)
  • ilkokulda;
    solak olan benin
    sol kolu.

    hep yerleştirdim; etiketledim, listeledim, ödünç verdim, geri istedim...
    laf aramızda kitap da çaldım...
    sonra utandım...

    bir ara; yine bu kez lisede yaptım bu işi...
    yine kitap çaldım...yine utandım...
    ama yoktu, bu kitap memlekette, getirmemiş olanlar utansın...

    öyle
    internetten zıııp diye kitap da alınamazdı...
    ya bulucan, satın alacan
    ya da
    çalacan...
    utandım ama yaptım...affet beni okul kütüphanelerim...
    (bkz: kitap çalmak)
hesabın var mı? giriş yap