kadidi çıkmak *
-
çok zayıf olmak, bir deri bir kemik kalmak.
-
nasıl the conversation'da beşir atalay başrol kaptıysa, metropolis'te de aç ve rakısız bırakılıp, kaditi çıkmış bir atatürk başrollerden birinde boy gösteriyor. çok az fark var. (bkz: metropolis/@ibisile)
(bkz: kıntış) -
çok zayıflamak, bir deri bir kemik durumuna gelmek, iskeleti görünmek.
örnek kullanım:
"sanki iki savaş arasında zorlukla hayatta kalmış, kadidi çıkmış biriydi."
jean-christophe grangé, siyah kan, çeviren: şevket deniz
kaditi çıkmak diye açılmış bir başlık var ama doğrusu kadidi çıkmak, tdk. -
"ve de kadidi çıkmış öküz sürüsüne gelince, onlar da ileri doğru ..."
yıldız gezgini - j. london
çeviri: fadime kâhya -
ihsan oktay anar'ın dağarcığıma kattığı deyim.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap