• yani; orkestrada kanun çalan kişi.
  • yönetmenliğini nazmi özer'in yaptığı başrollerinde ayhan ışık, salih güney, seyyal taner ver kazım kartal'ın oynadığı bir türk filmi.1972 yılında çekilmiştir.
  • bi sahnesinde kocasını aldatırken iş üstünde yakalanan kadın , dostuyla birleşerek kocasını öldürmeye kalkar. kahramanımız cüneyt arkın olay mahaline yetişerek kadının kocasını kurtatır, dostunu da 2.80 yere uzatır. sonra kadın, cüneyt abimize iş atar :

    + ilk görüşte senin ne kadar güçlü olduğunu anlamıştım.
    - ilk görüşte ben de senin ne kadar orospu olduğunu anlamıştım
  • uygun bir karşılık yasar olabilir. kendime özgü bir sözlükçe kullandığım göz önünde bulundurulursa yasar sözcüğüne de alışabilirsiniz belki.

    yaşar değil lan yasar. yasaman mı deseydim yani.
  • --- spoiler ---
    simdi bi abla var, sanirim birilerinin metresi. olmayabilir de. neyse bu boyle cuneyt abimize 'beni dov' diyo, gomlegini yirtiyo falan. cuneyt abi avukat. babasi kaptandi, az once oldu ama. cunku bi eroinmanin babasi oldurttu onu. adam cok zengin zaten her istedigini yapiyor. bu kodaman amca bi fotograflarin pesinde, sanirim dugum noktasi o fotograflar. aslina bakarsan kim kimi niye dovuyo, niye seviyo, oldurme amaci ne; hic bi bok anlamadim. kafayi guzel yapiyo ama. izlenebilir.

    edit: ayrica 6 pompali tufeklinin,yarim metreden adam vuramadiklarini da bu filmde izleyebilirsiniz. bilgilendirici. halloween muzigi de cabasi.

    --- spoiler ---
  • başrolde cüneyt arkını görebileceğimiz 1985 yapımı yeşilçam filmidir.
  • diğer ismi ölüm yolcuları olan, 72 yapımı türk western filmi.
  • öğrencilik yıllarım... üniversitede bir protesto tertip etmişiz. kantin önünde bahçede tam coşup slogana başladık ki... çevik kuvvet sardı etrafımızı. hooop daire oldular, hüp dediler aldılar bizi. yarım kaldı sloganlar ağızlarımızda. 250 kişiden de fazlayız. sığdıramıyorlar çevik kuvvet otobüslerine. neyse, vardık emniyete akbilsiz beleşce. dizdiler bizi uzun bir koridora. kalabalık olduğumuzdan biz savcıya götürülmedik, savcı amca sağolsun ayağımıza geldi. amca diyorum, çünkü şeker bir adam. bir yandan da söyleniyor bizi süzerken; "taşkınlık da yapmamışlar, niye tek tek bunların ifadesini alacakmışım ki". demek bize yönelik emir epey üstten. bunu da anladık bu söylenmeden. neyse, savcı başladı ifadelerimizi almaya. her öğrenci ifadesi, savcının her cümlesi aynı bıktırıcı ezber:

    - efenim ben kantinde çay içiyordum, polisler geldi beni aldılar.
    - tamam. yaz. kantinde çay içiyordum, polisler gelip beni aldılar.

    - efendim savcı bey, ben kantinde arkadaşlarla çay içiyordum. polisler geldi beni aldı niyeyse.
    - yaz. ben kantinde çay içiyordum. polisler gelip beni aldılar.

    - efendim ben kantinde...
    - çay içiyordun. tamam tamam yaz. kantinde çay içiyordum, polisler gelip beni aldılar.

    - efendim ben kantinde ça...
    - dur!
    - niye noldu ki efendim?
    - çay içiyordum diycen ama kantinde çay bitti. senden evel 150 kişi içti. sana oralet yazalım.
    - !!!???
    - yaz. ben kantinde sarı oralet içiyordum, polisler geldi beni aldılar.

    - efendim ben...
    - sana gazoz yazalım. yazın iyidir gazoz.
    - anlamadım efendim.
    - sus lan zibidi! yaz. ben kantinde gazoz içiyodum, polisler geldi beni aldılar.

    o gün hepimizin tek tek ifadesini aldı, akşam olmadan da bıraktı savcı amca hepimizi. ve o savcı amca, düzenle matrak geçmeye kalkan gençlerle matrak geçerek, "kanun adamı" ile "hukuk adamı" arasındaki büyük farkı öğretti hepimize...

    ç 'alıntı
  • yöneticiliği sırasında kanunlara uymaktan vazgeçmeyen, kanunları uygulayan kimse. (tdk)
  • "bu prosedür ritüeline sıkı sıkıya uyulmasının kuşkusuz birtakım gerekçeleri vardır; ama bu prosedür ritüeli aynı zamanda kanun adamlarının ceplerini doldurmaya yaramamış olsaydı, 18. yüzyıl ingiltere'sine özgü bu titizlik kaygısına insan daha çok hayranlık duyabilirdi." john fowles - a maggot
hesabın var mı? giriş yap