23 entry daha
  • camilerin kapısız oluşu dolayısıyla.

    türkiye'de kapıların bir kaderi vardır. biri dışında hepsinin kilitli, kapalı olması. o açık tek kapı da kapı ve duvar dahil her şeyin kırılmaması, yıkılmaması için, bir tür acil havalandırma deliği olarak açıktır. ölmemek için sıtmaya rıza. hele okulumun, yatakhanemin bir mimarisi vardı, her yeri kapı, her yeri cam ve pencere. ilk başta ödüllüymüş. biz birbirimizi eze eze içeri ve dışarı uğrardık. yemekhanemizin de bir çok kapısı bulunur, bir kapı yemekten önce 5. dakikaya kadar kapalı, yemek boyunca açık, bir yanındaki kapı da muhtemel açlık izdihamına (bütün sol geçmiş ve kültürümüze karşın eylem ve protesto değil) hazırlık olarak açılabilir dururdu. koca 17-18'lik ayılar olduğumuzda bile öğle yemeklerine koşa koşa gider kapı önünde yığışanların arasına katılır, aç! aç! aç! diye tempo tutardık, ki belki aç görünümünde protesto yapar gibi olma doyumumuzdu.

    ilk gürlük gelir geçer son gürlük kapı açar atasözündeki son gürlük biraz da ölüm öncesi iyiliği** bolluğu ya, "kapı açar"daki kapı ölüme açılan kapılardan olabilir.

    kıbrıs'ta hırsızların koruyucusu, talanlarından sonra (peşlerine bir düşen olursa) sığındıkları bir kilise* bile vardı, adanın biraz içerilerinde, sahilde değil. demem o ki, hırsız, uğursuz bile sığınacak bir kapı, çatı buluyor, biz kendi çatımızdan emin değiliz. yasak hemşerim, kapalıyız.

    (ilk giri tarihi: 21.4.2017)

    (bkz: kapı/@ibisile)
    (bkz: kıbrıs/@ibisile)
14 entry daha
hesabın var mı? giriş yap