• ne istediğini bilememekten ileri gelir.
    yargılanmamalıdır, nedeni sorgulanmalıdır.
  • ne istediğini bilememekten çok, aynı anda iki çok farklı şeyi isteme halidir. mesela;

    "şu an canım buz gibi bir çilekli milkshake istiyor ama canım öbür yandan o kadar çok bol içli işkembe istiyor ki olmadı gidip koca bir kase tuzlama da içebilirim." dediğimde, ne kadar çok karmaşık duygular içinde olduğum anlaşılabilir.
  • sahiplendirmek istemediğim köpeğin, ergenler arasında hızla yayılan yuva bulma iletilerinde paylaşılması sonucu girdiğim duygulardır.. oha ya çok üzülüyorum. neyse ben sahiplenecek ilk insana çok pis kulplar bulurum, caydırırım, bana kalır o da..
    hem korkuyorum hem gitmesin istiyorum, hem hakimiyet kuramıyorum hem sonsuza dek bende kalsın istiyorum. çok şey istiyorum ben..
  • --- spoiler ---

    yeter be karmasik duygular bi rahat verin yeter
    tereyagi yapiyorum hala ne istiyorsunuz benden
    kediyse kedi ucaksa ucak
    nerelere gideyim ceza mi bu guzel seyler bile
    guzel seyler olsa
    olmuyor
    hava guzel

    her seyin normal oldugu bir dunya var 6 metrekare
    oradan cikmasan da
    karmasik duygular

    cok zor bi yastan sonra arkadas edinmek
    cok zor hayat cok zor
    pasta yap kek yap tereyagi yap

    off keske hastalanmadan
    olsem

    --- spoiler ---
  • bir stefan zweig eseridir.

    yazarın birkaç eserinden daha iyi buldum. içerisinde yer alan hikâler oldukça içten ve kendine has üslubuya yer alan bu hikâyeler melankolik bir şekilde işlenmiş. özellikle "bir yüreğin çöküşü" oldukça etkileyiciydi. adım adım ilerleyen kayboluş okuyucu da karamsar bir havaya sokuyor. kısacası eserde yer alan kısa hikâyelerin birçoğunu bir arada bulmak ve okumak gerçek bir hazineden farksız.
  • stefan zweig' in harika bir kitabı.
    bence okunmalı feci betimlemeler war.
    anlattığı o karmaşık duyguların yanında aşk çok basit kalıyor...
  • tanım: stefan zweig'in öykülerden oluşan eseridir.

    "bir yüreği derinden sarsmak için, kader her zaman sıkı bir hazırlığa ve şiddetli bir darbe indirmeye gereksinim duymaz; onun dizginsiz biçim verme arzusunu asıl kışkırtan, sudan bir sebeple yıkım yaratmaktır. biz insanlar, bu ilk hafif dokunuşa kendi kısıtlı lisanımızla sebep deriz ve önemsiz bir sebebi çoğu kez şaşkınlık içinde, yol açtığı muazzam sonuçlarla karşılaştırırız; fakat bir hastalığın teşhisin konmasından çok önce başlaması gibi, bir insanın kaderi de aynı şekilde, olaylar belirginleşip görülür hâle gelmeden önce işlemeye başlar. kader her zaman, bir insanın bedenine dıştan dokunmadan çok önce zihninde de, bedeninde de, içten içe yönetimi ele almış olur. kendinde olup biteni fark etmek demek, artık kendini savunmaya geçmek demektir ve çoğunlukla boşa giden bir çabadır bu." diye başlar bir yüreğin çöküşü hikayesi.
  • "her şey olması gerektiği gibi olmuştu; çünkü bazı insanlar dünyaya aşk için gelmezler, kavuşmanın acı verici mutluluklarını taşıyamayacak kadar zayıf oldukları için onlarda sadece beklentinin kutsal ürpertisi vardır."
  • stefan zweig’in okumaya başladığım ilk kitabı. kütüphanemde bir çok kitabı var. kalemini beğeneceğime eminim devamı gelecek.
hesabın var mı? giriş yap