karot

• sondaj aletiyle “incelenmek” üzere çıkarılan silindir şeklinde toprak numunesi, çok şirin ama...
• fransızca havuç (carotte)'un okunuşu...
• nils ve uçan kazlar da ki tarla faresi deil de onun yakın akrabası bi türe mensup dişlek sevimli yaratık.
• bilardoda rakibe zor bir top bırakma durumu,amerikanda eğer beyaz top kendi toplarınızdan birini görmüyorsa karot demektir.üç bantta ise çok versiyonu vardır,ama en iyi karot 3 topuda birbirinden en uzak mesafelerde bırakmaktır.
• binalara deprem dayanıklılık testi yapılır şeklinde beyanat veren kurumların yapının yaklaşık temsili beton sınıfını hesaplamak için kullandığı yöntem.
• asfalt yol yapımında üst yapının dayanımını ve boşluk oranını ölçmek için kullanılan yöntemdir. aynı yöntem, bir binanın beton sınıfını test etmek için de kullanılır.
• (bkz: güvenli atış)
• örselenmemişi makbul olan numune
• hiç bir deliği hesap etmeden yapılan inşaatlarda en çok kullanılan yöntemdir bu. evvleden çalışmış olduğum bir şantiyede bununla kapı bile açtırtmışlığımız oldu. hatta inşaatta o kadar çok karot kullanılmıştı ki karot makinalarının sahibi olan muhacir dayı kendine kazandığı parayla 2 tane kamyonlu vinç almıştı. biz de elektrik bakım ve otomasyon ekibi olarak müdürü mühendisi aramızda para toplayıp 2 karot makinası alıp başına da iki adam dikmeyi düşünmüştük bir dahaki şantiyede ama iş değiştirdik, yattı girişim planları.
• üç bantta karot oynamaya başlamak, tuşları hesaplayıp, görmeyle aşağı yukarı aynı zamana denk düşer ya da öyle yapılmalıdır. çünkü ikisinde de beyaz top dışında diğerlerinin nereye gitçeğini hesaplamak söz konusudur.