kaygıda seçicilik ^*

• amerika birleşik devletleri'nin yıllardır uygulayageldiği dünya politikasının dayanağıdır. aynen algıda seçicilikte olduğu gibi abd başkanları^* işine gelenden kaygı duymaktadır. tabi her ne hikmetse bu başkan insancıkları bugüne bugün endonezya'daki açlıktan ya da benzeri durumlardan kaygılanmak için, cografya dahilindeki petrol rezervlerinden emin olmayı beklemişlerdir.
  
  hiçbir şeyden kaygılanamayacağı durumlarda demokrasi'den kaygılanmak gibi bir misyonları vardır ki dillere destandır. demokrasi kavramının dünya üzerindeki tüm dağıtım ve yayım hakları abd başkanlarının elinde olduğu için (!) kaygı duydukları yerlere hemen bi demokrasi alıp götürmek istemişlerdir.
  
  buna göre şunu söyleyebiliriz ki, bugün abd, dünyanın en büyük demokrasi üreticisidir. özellikle demokratik teknolojileri tavan yapmıştır. bunlara "güdümlü demokrasiler", "akıllı demokrasiler", "kıtalararası nükleer başlıklı demokrasiler" gibi örnekler verilebilir. aralarında en büyüğü olan nükleer demokrasi aynı zamanda en etkilisidir. abd'nin nagasaki ve hiroşimaya getirdiği bu demokrasinin etkileri hala sürmektedir.
• (bkz: abdullah kaygı)