kayısı reklamı ^*

• yerlerde yuvarlanmama sebep olan reklamdır bu. malatya, amerikalı iş adamı, 3 zenci ve cırtlak bir kadın sesisin birleşimidir.
  kovboy şapkalı amerikadan gelip türkiyede yatırım yapan öküz iş adamı: hi, ben bir iş yaptım mı exclusive olsun isterim, genius olsun isterim. for example : thiz kaysıııı. güzellik malzemesi yaparım haşırt diye satarım, ilaca katarım parayı kaparım, suyunu çıkarırım vitamin diye çakarım. bu şarkıyı da sizler için besteledim.
  3 zenci şabalak şarkıya başlar(smokin giymişler, uşak modunda) : kaysı satsam boyleee uuuu, alır mısın soyleee.
  cırtlak kadın : dünyanın en büyük kayısı üreticisi türkiye, kayısı tüketiminde dünyanın ilk onunda bile değil. gelin kayısı tüketimini de tıpkı üretiminde olduğu gibi bir numara olalım. gelin tazesiyle kurusuyla malatyadan tüm dünyaya yayılan bu mucizeyi soframızdan eksik etmeyelim.
  3 zenci ve iş adamı alltogether : hahahahahahahaha
  iş adamı : siz yemesini bilmezsiniz , ben yemesini bilirim arkadaş.
  evet boyle bitiyor bu reklam. sevgili otisabi ile reklamı izleyip yerlere yuvarlandıktan sonra istiklal caddesine gittik. caddenin başındaki tramvay durağının arkasında reklamda oynayan zencilerden birini ve ardından gece gittiğimiz belgrad ormanındaki partyde reklamın yönetmenini gördük. o cırtlak kadın sesi de yönetmene aitmiş.
  zenci bizi sallamadı, yüzümüze bile bakmadı, imza istedik.
• ruh sagligimi olumsuz yonde etkilemistir.aklimi kacirma raddesine gelmemis sadlamistir.oyle ki bi ara "acaba hayat boyu 'uuuu ali misin?' falan mi diyecem" diye icimden gecirmistim.cok fenaydi.umarim sozlukten kimse izlememistir.
• bir yaz gecesi otisabinin gülme krizleri içerisinde anlattığı ve o geceyi takip eden bir ay boyunca durup durup içimden "üüüüüüüüüü" dememe sebep olan, hala seyremediğim/dinleyemediğim inanılmaz şaheser.
• yaklaşık 2 aylık derin deniz araştırmaları sonucu kasedi bulunup izlenmiş, izlenmiş ve bıkmadan izlenmiş bir türk reklamcılık başyapıtı. amerikalı'nın kötü bir kopyası olarak yurda dönüp girişimci bir kayısı pazarlamacısı olmak yoluna baş koyan hevesli kovboy olsun, bir türlü senkronize olamayan the platters modeli zenci erkek korosu olsun yazmakla, anlatılmakla tam olarak yaşanamayacak bir fenomen, hatta çekinmeden söyleyebiliyorum ki bir kült film. olaylara yataklık yapmış evin bir benzerinin ise şile'de de bulunduğunu tespit ettik ki sanırım bu bir girişimci pazarlamacı ekolü. (havuzlu, sütunlu ve zevksiz)
  
  - alı mısssıın soole, üüuuuu
  
  yok bu anlatmakla olmaz, yiyen bilir.