*

  • kemirdikten sonra koçanın emdiği suyu emmenin dadından yinmez.
  • yazi ozlettiren yegane $eylerden biri.
  • yazi muhtesem kilan, günde ikiser üçer tüketilesi senfonik yiyecek
  • küçükken izlenilen walt disney çizgi filmlerinde karakterlerin (ördek olsun, fare olsun) kahvaltıda ya da barbeque masasında kemire kemire yediği, canımızın her daim çektiği, sütlüsünün tadına doyum olmayan enfes yiyecek, vitamini içinde.
  • evde hazırlanacaksa normal tencere yerine düdüklü tencerede pişirilmesi daha lezzetli ve daha iyi pişmiş mısırlar yiyebilmek için gereklidir.
  • butun gunun ogunleri ugruna feda edilesi ve tum gun kemirilmesi mubah olan yiyecek. "seker misiri" olarak tabir edilen cins ve cesme misirlari, kocanlarini da kemirmek icin idealdir.
  • günde 5-6 koçan kadar yiyince, içinde pişirildiği suyun kireçli olduğunu da hesaba katarsak, nurtopu gibi böbrek taşlarınız olmasına vesile oluyor. sonra kıvran dur ağrıdan sızıdan. gene de akıllanmadım yiyorum.
  • lezzet silindirinin, küçük taneciklerinin dışını çevreleyen kabuğun mutlak surette dişin arasına kaçmasıyla huzurunuz kaçabilir.

    bu kadar yıl sokaklardan alıp yedik. 1 tane mısırcıda yanında kürdan ikram etmeyi düşünemedi. bu işi yapan esnaftada iş yok. pilavcılar ketçap mayonez ikram ediyor, simitçiler bile artık tezgahda çeşit olsun diye peynir falan bulunduruyor. ama mısırcılarda tık yok. tek gelişme tuzluk. eskiden tenekeden üzeri çivi ile delinmiş tuzlukları vardı artık daha modern. mısırın üzerine kaza tuzu öğüten mısırcı varmış ben görmedim ama uydurdum.

    bide mısır koçanına ip bağlayıp gök yüzüne fırlatma hadisesi/saçmalığı vardır ama konumuzla alaksı yok. çünkü haşlanmış mısır kemirilir, sokağa doğal ortamına bırakılır. üzerinden 1 hafta geçer ve koçan kurumuş hafiflemiş ve uçmaya hazır bir halegelir ve olaylar gelişir.
  • bittiği zaman "bitmeyeninden yok mu" denilen yiyeceklerden. ama tanelenmişi iyi olmaz sanki. koçanından yemek, sonra suyunu emmek lazım (bunu da bi tek ben yapıyorum sanmıştım ama sen yoksan bir eksikmişiz yani), bi de "evde yapılan sokaktaki kadar güzel olmuyo, mutlaka bi şey katıyolar bu mısırın suyuna" paranoyası da dadına dad katar. süt mısır olmazsa da bi o kadar kötüdür. süt mısır, açık sarı olur, parmakla bastırıldığında sert olmaz, bi de mısırın iyisi taneleri arasında boşluk olmayan, ucundaki kısımda oluşmamış tanelerin mümkün olduğunca az olduğudur.

    benim de mısır hakkında yazasım varmış da haberim yokmuş.

    edit: az evvel sert mısırın da sevilebilir olduğunu öğrenmemle argümanlarımdan bazılarını çürüten yiyecek. yine de güzel.
  • yeni türeyen mısır modası için (bkz: bardakta taze misir)
hesabın var mı? giriş yap