• türkçenin esnekliğinden midir yoksa ilişkilendiren kişinin donunun gevşekliğinden mi bilemediğim bir nedenle sıkça rastlanılan bir hadisedir.. hayatın her alanında bu ilişkilendirmeyi 20 saniyelik aralıklarla dahi yapan, yapabilen insanlara rastlamak mümkündür...

    bu hadise ile sözlük ortamında da sıkça karşılaşmak mümkündür.. bunu yapan insanları ise iki grupta ele almak gerekir, birisi abazanlar, diğeri ise muziplerdir.. aslına bakılacak olursa her iki grubun üyeleri de aynı ihtiyacı temel alarak hareket etmelerine rağmen abazan grup genelde kabalaşarak rahatsızlık verirken, olayı taciz boyutlarına taşırken, muzip grup espri üreterek keyif verir ve hafiften bir flört ortamı yaratır... haliyle biri hoş karşılanabilen, diğeri ise karşılanmayandır.. o nedenle böyle bir ayrıma gerek duyulmuştur..

    bir örnekle pekiştirelim... hanım çalışan elinde evrakla gelir ve konuşur:

    abazan:
    - melih bey size verebilir miyim?
    - ohnş!! (sırıtarak evrakı alır, bakışları ile karşısındakini soyar ama pek bişi demez)
    - (ne dediğini farkeder ve sinirlenerek uzaklaşır) sapık ya..

    muzip:
    - melih bey size verebilir miyim?
    - bekar olsam evet derdim elbet harika hanım.. (gülümser)
    - (ne dediğini farkeder ve gülümseyerek uzaklaşır) alemsiniz melih bey... kolay gelsin.

    (bkz: aramaya inandım ama bulamadım)
  • sigmund freud un yıllardır şakayla karışık suçlandığı konu.
  • siftahımız misalden olsun:

    kel bile olsa konuyu gözleriyle bir çırpıda soymak, kopçalarını tek fiskede açarak açımlandırmak; anlamsızlığını misyoner duruşuyla anlamlandırmak.
  • (bkz: küfür)
  • (bkz: saldıray abi)
  • masanın bacaklarına bakmak, dağın eteklerini kaldırmak ya da platin meme yapınca arsızca ellemek gibidir.
  • - tebrikler hüseyin bey. bilim dünyası yeni buluşunuzla adeta çalkalanıyor.
    - teşekkürler
    - nasıl oldu bu "kel alaka bir konuyu seksle ilişkilendirme geni" buluşu? nereden aklınıza geldi?
    - bir akşam oturmuş hanımla aliye izliyoruz, hanım da meyva getirmiş. muz var, şeftali var hem de yarma. o an ben kontrolümü kaybetmişim. birbuçuk dakika sonra sigaramı içip tavana bakarken, tavanda rutubetten kabarmış boyaya gözüm takıldı, ama nasıl kabarmış! sonra yine birbuçuk dakika sonra sigara yakmıştım, hanım aliye'yi izleyemediğinden zaar sinirle "bıktım her boku sekse bağlamandan hüseyin!" diye çemkirmeye başladı. o an kafama dank etti ve çalışmalara başladım. zaten iki günde de buldum. senin o elindeki mikrofonun süngeri! ohhş!
    - neyse biz gidelim
    - dur yahu gel! bak burada deney tüpleri var onları göstereyim!
  • penguen'in 4 mayis tarihli 189. sayisinda serkan altunigne'nin "geliyo mu gelmiyo mu kardesiim" diyerek özetledigi konudur.
  • ortaokul ve lise döneminde yurdum genclerinin içinde olduğu durumdur. kimileri bu dönemi ömür boyu atlatamaz...
hesabın var mı? giriş yap