• daha çok kadınlarda görülen bir durum.
  • valla ben galiba boyle hissettiren okuzlerden biriyim dedirten hede. birkac kez birkac sevgiliden "kendimi yetersiz hissediyorum sana karsi" soz obegini duymustum. iclerinede atmamislar bak. direk yuzume vurmuslar. uzuldum bak simdi. nerde yanlis yapiyorum ki?
  • birinin buna katlanabilmesinin nedeni; sevgi değil, muhtemelen kendini ispatlama çabasıdır. evlerden ırak bir ihtimal için (bkz: bağımlı kişilik bozukluğu)
  • insanin kendisine yapacagi en buyuk kotuluktur. hepimizin gonlu zaman zaman bizi hak eden insanlar disindakilere kayiyor ama surunme suresini uzatmamak lazim. gercek iliski fiziken sizin yaninizda olup sizi sabah opucukle uyandiracak ve hayatinizi zorlastirmadan kolaylastiracak adam ya da kadinla olur.aksi taktirde hayat eziyete doner..kimse askin izdirabini hak etmez..
  • kompleksli birini sevmektir. hemşire tribine giren her kadın, "düzeltme" damarı kabardığından ötürü muhakkak bu oltayı bir-iki yutar. sonra "napıyorum lan ben?" der ve siktiri çeker. adam da kendine yeni bir av bulur.

    tüm düzen, adamın kendini yetersiz hissetmesi ve kadına bunu anlayacak fırsat bırakmamak için sevgilsine kendini kötü hissettirmesi üzerine kuruludur. en sağlam özgüveni bile sikertebilme potansiyeli vardır. çünkü kadınlar sevdikleri zaman, böyle çirkin hamleleri karşılarındaki kişiye yakıştıramazlar ve kendilerini "düzeltmeye" çalışırlar ama asla yeterli gelmez. çünkü adamın olayı, yetersiz hissettirmek üzerine kuruludur. 5 kilo verirsin "niye 10 kilo değil", der. "sarışın olsan süper olurdun" der, kızımız da boş bulunup saçlarını sarı yapar; "sarışınlık teni açık olanlara daha çok yakışıyo, senin tenine pek gitmedi" der. kız eğer hala durumu çözemediyse, pati vermeye, sırt üstü yatıp halıda oynamaya, dışarı çıkarken tasmasını getirmeye filan başlayabilir bu evrede.

    ama görmesi gereken şudur: bu erkeğe ne yaparsan yap yaranamazsın. çünkü o adam ancak sen kendini kötü/eksik/yetersiz hissedersen kendini iyi ve yeterli hissedebilmektedir.

    işe girdiğim zaman, makyaj yaptığım ya da fön çektiğim zaman sevgilim, burnumdan getiriyordu. uzun zaman boyunca neden bana böyle kötü davrandığını anlayamadım. oysa cevap çok basitti: aşağılık kompleksi.benim daha güçlü/güzel vs -neyse artık- olduğumu düşünüyor ve dengeleri sağlamak için kendisini yukarı çıkaracak bir şey yapamadığından, beni aşağıya çekiyordu.

    gözünüzü dört açın.

    kadınlar da yapabilir bunu elbette ama erkeklerde daha yaygın olduğunu düşünüyorum.
  • kadın ve erkek arasındaki kültürel farkın yanısıra hayat görüşü, edinilen aile terbiyesi, eğitimsel farklılıklar iki taraftan birinin bunu yapmasına neden olur genellikle... ama zaten aşk böyle zor çapraz sosyo kültürel ve sınıfsal farklılıklardan doğar. leyla kralın nazenin kızı, mecnun çölde bir amele olacak ki aşk oluşsun. yoksa her iki taraf da aynı kültürel ve ekonomik düzlemde şeolmuşsa kimse buradan tutkulu peyşınlı ekşınlı bir ilişki beklemesin. son derece ortalama bir orta sınıf ilişkisi ortaya çıkar ki bunun adı aşk olmaz. peki aşk olmadan yaşanır mı, ya da herkes aşık olmak zorunda mı derseniz değil tabi. ekonomik ve mantıksal birliktelikler de vardır bu hayatta, üstelik yaygındır. ama aşkı bulmak elbette bambaşka bişeydir. aşk her iki tarafın birbirine galip gelememesidir, birbirine karşı eksiklik hissetmesidir zaten.
  • sikerler öyle düşünceyi, kimse benden daha üstün olamaz ki kendimi eksik hissedeyim. eğer benden bi tane daha varsa orası ayrı.
  • (bkz: mazoşizm)
  • eksik hissetme buyuk ihtimal kisinin kendi kafasındadır. kisi kendi tavırlarıyla karsısındakini etkiler. karsındaki oyle boyle dangır dungur konusurken sen de oyle degil boyle diyemiyorsan bu kadar eziksen karsındaki napsın. bazen karsındaki seni zorlar sırf senin yeter be dediğini duymak icin. senin bu kadar zayıf olmana tahammul edemediği icin benden soylemesi. bikere kabul etmeyin bi hoyt diyin bakın karsınızdaki de bundan memnun olacak.
hesabın var mı? giriş yap