• yastığa başını koymadan yatamaması, canı sıkılınca muhabbet istemesi we kıskançlık, endişe, şefkat gibi insansı karakter özellikleriyle kediciğim minnoş.
  • yemek hazirlanirken bir sandalye kapip servis yapilmasini bekleyen kedi*
  • sürahiden bardağa konmuş taze suyu içip, kendi mama kabındakilerin yerine masadaki yemeklerin tadına bakmayı tercih eden, dünya para verilip alınan sepetinde değil de yatakta uyuyan, battaniye altında purrrr dikkat televizyon izleyen, kapı çalındığında koşarak karşılamaya giden kedilerdir bunlar.
  • koltuguna biri oturunca once tislayarak onu korkutmaya calisan, bakti olmayinca da gidip baska bi yere yatan babamin kedisi. kendi capinda blof yapiyor hayvan.
  • (bkz: salem)
  • ice age' i basından sonuna kadar oturup dikkatlice izleyen , izlerkende limonatamdan yudum yudum icen, arkadasımın kedisidir.
  • kamışla nesquikli süt içen kedi...
  • insanlar ile yaşadıkça, insanlaşan, insan davranışlarını bire bir taklit edip, hatta kendine göre alışkanlık geliştiren en birinci hayvan, en önde giden goygoycu bizzat kedidir. şempanze çarli istediği kadar bira içer gibi yapsın, elin yunusuna istediğiniz kadar dünyanın en zeki hayvanı diyin, ben kedi olayını çözemedim henüz. bunlar bi acaip yaratıklar mirim.

    örneğin, bizim iki dombalak var evde, rüya ile tortor. dün akşam, rüya hanımefendiyi kucağıma aldım, seviyorum. bildiğiniz kedi insan dostluğunda, ne olması lazım? ben bunun gıdıyı kaşıyacağım, bu mırlayacak. biraz sevişip ayrılacağız di mi? ama hayır, rüya hanım, ilk olarak tek patisini uzatıp, yüzümü okşamaya başlıyor, yetmiyor, hafif de tırnak yardımıyla yüzmümü kendine çekip, dudağımdan uzun uzun öpüyor. bu bir miktar böyle sürdükten sonra, atlıyor gidiyor hatun.

    tortor bey ise başka acaip, uyuyacaksa mutlaka battaniye altına giriyor, yetmiyor, kafayı yastığa koyuyor. evde yalnız bir köşede uyumaya da hiç tahammülü yok. tek kolunu sahibine atmak, gerekirse anne babası olan insanların arasına yatmak gibi adetleri var. mamayı sevmediklerinde, içine yan kaptaki suyu dökmek yine tortorun işi.

    rüya hanımın yazlıkta gün batımı izlemeye, her akşam aynı sahatte terasın belli bir yerine çıktığını, komşu evlere misafirliğe gidip, buzdolabı önüne yatarak kendini besletttiğini anlatıyorum, kimseler inanmıyor.

    bunlar vallahi de kedilikten çıktı. yarın öbür gün dile gelecekler. üç buçuk atacağız.
hesabın var mı? giriş yap