• polonyali piyano virtuozu. chopin'in tum eserlerini a$iri incelikli calmasiyla taninmi$tir. ayrica mukemmel liszt, debussy, grieg, schumann kayitlari mevcuttur. brahms'in 2 numarali piyano koncertosunu leonard bernstein yonetimindeki viyana filarmoni orkestrasi'yla calmi$ ve canli olarak kaydedilen bu yorum efsaneler arasina girmi$tir.
  • en basarili liszt piyano koncertolari kayitlarindan biri de zimerman'a aittir. seiji ozawa yönetimindeki boston senfoni orkestrasiyla calmis. ayni albümde liszt'in totentanzi da var. brahms, schumann, edvard grieg gibi romantik bestecilerin yapitlari da yakisir zimerman'a.
  • sergei rachmaninoff'un 1. ve 2. piyano koncertolarini da yeni cd'sinde manyak calmi$ adam. yine seiji ozawa yonetimindeki boston senfoni orkestrasi'yla.
  • pierre boulez'nin bartok piano concerto albumda bir tanesi yapiyor.
  • dünyada çalmayı bırakıp ülkesine ve dünyaya dair söz söyleme cüretini gösteren başka piyanistler de varmış. zimerman los angeles konserinde abd'nin genel ve polonya'yla ilgili askeri politikalarını eleştirmiş ve "daha da gelmem gringo amarikasına" demiş.

    zamanında seküriti adamın piyanosunu jfk havaalanında "bunda bomba var" diye alıkoyup kırmıştı. daha uslanmamış bu. sen işine bak birader, piyanonu çal. bak üstadın liszt karışmış mı hiç böyle şeylere? yani karıştıysa bile bir romantik bir maceraperest olarak karıştı.

    http://haber.sol.org.tr/…etler/mansetsag/13388.html
    http://en.wikipedia.org/wiki/krystian_zimerman
  • chopin'in iki piyano konçertosunu çaldığı deutsche grammophon kasetleri satın aldığım ilk kasetlerdi. öyle güzel yorumlamıştı ki, kasetler kullanılmaz hale gelene kadar döne döne dinlemiştim. onlar bozulup, alternatifini aradığımda, başka hiçbir çalım onunkinin yerini tutmamış, tatmin etmemişti. zimerman'ın inci taneleri gibi dökülen, her birini tek tek duyabildiğiniz notalarının, ruhunu akıttığı yorumlarının yanında, diğerlerininkiler olsa olsa satırla et parçalayan kasap zarafetindeydi.

    sonunda o kayıtların cd'lerinin de yayınlanmış olduğunu keşfettim, aldım ve rahata erdim. sessiz bir pasajda yere düşen o keman yayının gürültüsünü bile seviyorum. chopin'in kendisi bile bu eserleri bu kadar zarif çalabilir miydi, bilmiyorum.

    yüreğinin geniş olduğu, yaptığı müzikten belli bu adamın. vatansever olması, kimseyi şaşırtmamalı.

    biri çıkar da, "senin üstadın liszt karışmış mı böyle şeylere, otur oturduğun yerde" diyecek olursa, içinde ironi bile olsa, oturduğunuz yerle gülünüz. zimerman'ın üstadı, olsa olsa kendisi gibi polonyalı olan chopin'dir. liszt bir macardır ve döneminde gayet de milliyetçi ve politizedir. macaristan'ın (hangi olay olduğunu hatırlamıyorum) önemli bir gününde, piyanoyu balkona çekip, aşağıda coşkuyla toplaşmış halka radetzky marsch'ı çaldığını anlatan bir hikaye de vardır.
  • piyanosunu konserden konsere, şehirden şehire taşıyan kamyonu da kendisi kullanmasıyla biliniyormuş.
  • sukunetin bir diger adi.
    oyle ki, caldigi eserdeki gecisler hicbir zorluk ihtiva etmiyormuscasina incedir. parmak hareketleri, bedensel devinimleri oyle sakinlik barindirir ki, kulaginizla duydugunuzun chopin, mozart, schubert olmadigina inanmak istersiniz.
  • schubert'in op. 90 no.4 isimli parcasini da cok güzel yorumlayan,
    piyano calarken alyansini cikarmayan, yaslandikca güzellesen piyanist.
  • talihsiz bir piyanist :

    * chopin balad no. 1 temsili esnasinda yasananlar
    * beethoven piyano konçertosu no. 3'un finalindeki buyuk talihsizlik ki leonard bernstein de bunu bakislari ile kinamistir.

    gene de schubert impromptulari icin ses ve goruntu kayitlarini severek dinleriz, izleriz.
hesabın var mı? giriş yap