*

  • 6 temmuz'da yani bugün "havalar neden bu kadar sıcak? yapacak birşey kalmadı mı?" başlıklı forum düzenleyecek grup.

    program şudur;

    avi haligua
    modaratör

    roksan kohen - küresel eylem grubu
    küresel ısınma nedir? başımıza neler geldi? neler gelir?

    taner öngür - barışarock, moğollar
    festivaller, küresel ısınma, neler yapıldı? barışarock küresel ısınmaya
    karşı!

    pelin batu
    kyoto'yu imzala! mecliste ezberi bozmaya!

    özgür gürbüz - gazeteci, çevre ve enerji analisti
    türkiye, yenilenebilir enerjiler, kullanım olanakları ve gelecek

    doğan tarkan - devrimci sosyalist işçi partisi
    küresel ısınma ve büyük şirketler

    roni margulies
    kıtlık, kuraklık, savaşlar, petrol ve küresel ısınma.

    ömer madra - açık radyo
    tüketim kültürü ve iklim değişikliği

    ümit şahin - yeşiller
    küresel ısınmaya karşı yerel hareketler

    aslıhan timur - greenpeace
    iklim değişikliğinin çevre sorununa yansımaları

    forum saat:19:00'da ipek sokaktaki makina mühendisleri odasında
  • 12 temmuz perşembe, saat 19:00'da "havalar neden bu kadar sıcak? yapacak birşey kalmadı mı?" formunun ikinci ayağını, kadıköy, barış manço kültür merkezinde yapacak grup.

    katılımcılar:

    helin çimen
    zeynep casalini
    kerem kabadayı
    mehmet ufuk uras (istanbul 1. bölge bağımsız milletvekili adayı)
    bilge contepe (izmir 1. bölge bağımsız milletvekili adaı)
    mehmet ali alabora
    volkan akyıldırım (dsip)
    nilüfer uğur dalay (küresel bak)
    ragıp incesağır (barışarock)
    meltem oral (keg)
  • ankara'da dağıttıkları "bu adamı durdurun!" başlıklı melih gökçek'i ve su kesintilerini protesto eden bildirisinde saçmalamanın doruklarına varmış topluluk.
    espri yapmıyorlarsa eğer, melih gökçek'in kendisinin küresel ısınmanın "baş" nedeni olduğunu bildirip, ulaşımda toplu taşıma yerine otomobille ulaşıma öncelik vermesi, kentteki çeşmeleri kapatıp milletin pet şişeden su içmek zorunda olması gibi icraatlarının iklim değişikliğine ve sonuçta bu su kesintilerine sebep olduğunu iddia etmişlerdir. bu iki ifade, ki ben hala ciddi olmadıklarını düşünüyorum, iklim değişimini açıklayan nedensel ilişkilerle hem kronolojik hem de etki gücü açısından alakası olmayan, kaale alınmaması gereken safsatalar. gökçek'in sulu kenti susuz hale getirmesi suçlaması da safsata, bu şahsın 13 yıllık başkanlığındaki kusuru eldeki suları yok etmesi, kendisin içmesi falan değil, bu süre içinde şu anda olan gibi kuraklık dönemlerinde bile şehrin sıkıntı çekmemesini sağlayacak yeni ve yedek kaynaklar temin etmeye çalışmamış olmasıdır. yani şehir 13 önce de, 5 yıl önce de şu andaki gibi bir kuraklıkta susuz kalacak bir şehirdi, ancak bu sorun iyi bir yerel yönetim tarafından sorun olmaktan çıkarılabilir bir şeydi.

    hasılı gökçek'i eleştirmek gibi gerekli ve doğruluğu bariz bir şeyi malca yapmak yani doğruyu yanlış ya da saçma yollarla savunmak, savunulan fikre ve amaca yönelik en büyük tehdittir. hani aptal dostum olacağına akıllı düşmanım olsun hesabı..
  • bu eylem grubunun okuduğum bildirisinde denenleri bir defa daha özetlemem gerekirse, melih gökçek belediyecilik anşlayışı ile arabalı ulaşımı ve pet şişeden su içmeyi teşvik ederek tüm dünyadaki iklimi değiştirmiş ve sonuçta ankara susuz kalmıştır. ve büyük puntolarla bildirinin kapağında "melih gökçek iklim değişikliğinin baş nedenidir" denmiştir.
    (not: ankara'nın fazladan sera gazı emisyonu sadece ankara semalarındaki iklimi değiştirmez, genel küresel ısınma sürecine katkıda bulunur, ve bu genel süreç sonucunda ankarayı sel götürür ya da kuraklık yaşanır; tersini küresel eylem grubu bile savunmuyordur sanırım)

    benim bildiğim türkiye'nin sera gazı emisyonu dünyadaki toplam emisyonun %1'inden biraz fazla, tüm dünya 20 milyar ton yıllık sera gazı üretiyorken (mesela abd 7 milyar ton), türkiye 300 milyon ton üretmektedir. bu türkiyenin nüfusunun dünya nüfusuna oranına göre biraz fazladır sebebi de türkiyeden fakir epey bir nüfus sahibi ülke olmasıdır. peki bunun içinde ankara'nın katkısı nedir, buna dair rakam bulamıyorum, ama ankara'nın türkiye nüfusuna oranını alsak bu 20 milyon ton olur, her ihtimale karşı bu rakamın iki katı bile 40 milyon ton eder ki bu dünya sera gazı emisyonunun binde biri/ikisi olur biz binde 2 diyelim(wikipedia'ki türkiye rakamına göre hesap yapınca binde birin altında kalıyor). bunda yani binde ikilik pay içinde melih gökçek'in politikalarının oluşturacağı fark nedir, yani ankaranın sera gazı emisyonunda otomobillerin katkısı nedir, melih gökçek toplu taşımayı teşvik etse bu emisyon oranı ne ölçüde değişirdi bunlarla ilgili hiçbir bilgi yok. tamamen atıyorum ama sanayi tesislerinin ve ısınmak için fosil yakıt kullanımının, toplu taşıma için kullanılan motorlu taşıtların payı yanında otomobillerinkine çok büyük bir oran verip %20 desek, melih gökçek kavşak ve otoyol yaptı diye ankarada trafiğe çıkan otomobil sayısı %20 artsa bile (çünkü melih gökçek greepeace gönüllüsü olup ona göre politika yapsa bile insanların bir kısmı illaki otomobil alacaklardı) bunun etkisi onbinde bir'e düşer, ki belki de benim kaale almadığım bilmediğim tonla şey var mesela tüm dünyanın, abd'nin çin'in(insan kaynaklı) sera gazı emisyonu dışında doğal yollarla serbest kalan sera gazlarının oranı gibi. başka tonla şey var, mesela belediyenin kontrolü dışında sanayileşme gibi konuların gaz emisyonuna katkı oranı, ya da otomobil meselesine gelecek olursak fakirlik/ekonomik büyüme nedeniyle otomobillenme oranının ulaşım politikalarından etklienmeyerek bağımsız şekilde başka ekonomik sebeplerden az veya çok miktarda artmış olması gibi.

    özetle:
    1- melih gökçek ankara'nın sera gazı emisyonunu dünyadaki toplam emisyona göre, fazladan fazladan tahminde bulunarak onbinde bir oranında artırmıştır. yani ankara 10 binde 20 oranında gaz bırakıyorsa bu onbinde 21 olmustur. bunun bir yerlerde birilerince hesaplandığını sanmıyorum, ama bunu en başta iddia sahibi küresel eylem grubunun yapması gerekirdi. belki ankarada otomobillerin gaz emisyonu oranı %10, ulaşım politikalarının yaratacağı fark %5 ve belki de bu nihai oran yüz binde bir bile değil, bunları bilmesi ve vermesi gereken iddia sahipleri.

    2- bu onbinde 1'lik fark diyelim ki son 13 yıldaki küresel ısınmayı etkilemeyi doğrusal (miktarlar ile sonuçlar arasında doğru orantı içermeyen) olmayan bir nedensellik ilişkileri zinciri ile etkilemiş olsun, yani "melih gökçek küresel ısınmanın baş sorumlusu" olsun (evet kuresel eylem grubunun bildirisinde boyle deniyor) şu an ankara'da yaşanan kuraklığın küresel ısınmanın sonucu mu yoksa türkiye'de dünyada da her zaman, dönem dönem yaşanmış kuraklıklardan biri olup olmadığına dair bir bilgi de yok. küresel ısınmanın son yüz yılda neden olduğu ortalama sıcaklık artışı 0.7 santigrad derecedir, bu yaz ankara'daki sıcaklıklar muhtemelen mevsim normallerinin 5 derece üzerinde. yani melih gökçek yerine belediyeyi küresel eylem grubu da çalıştırsa, hatta global ısınma, sera etkisi falan hiç olmasa da geçmişte dönem dönem olduğu gibi bu kuraklığı yaşıyor olabilirdik. belediyenin suçu kuraklığa neden olmak değil (yok böyle bir şey), kuraklık halinde bile suyun akmasını sağlayacak alt yapı ve yedek kaynakların 13 yıldır hizmete sokmamış olmaktır.

    kısacası bildirideki sallamalar baştan beri ve hali hazırda melih gökçek'e antipati besleyen beni bile daha ikinci satırda insaf yahu dedirtecek noktaya getirmiştir.
    (bkz: nedensellik)
    küresel ısınma insanlığın 200 yıllık endüstrileşme tarihine ve tüm dünyaya yayılmış çok sayıda değişkenleri olan, bu konuyu çok bilmeyen benim gibi birinin az akıl mantık ve izanla ankara'nın ve belediye başkanının yaptıklarının devede kulak bile kalmayacağını görebildiği bir süreçtir.

    http://en.wikipedia.org/…y_carbon_dioxide_emissions
  • 3 kasım ankara mitinginde gruba katılımın az olmasına rağmen iyi bir performans sergileyen oluşum.
    (bkz: biz anti antikapitalistiz)
  • 2 aralikta izmirde nukleer enerjiye karsi miting gerceklestirecek grup.
hesabın var mı? giriş yap