• almanya dogumlu turk yonetmen fatih akin in 2001 film festivalindede gosterilmis olan 98 yapimi filmi.sirp,yunan ve turk 3 arkadasin hamburgta yasadigi olaylari bir gocmen penceresinden yansitan film,yabancilarin sorunlarina ve yasayis bicimlerine,suca egilimlerine bir bakis atiyor.
    (kurz und schmerzlos)
  • istanbul film festivali dahilindeki gosteriminde entellektuellikleriyle gururlanan turk vatandaslarinin filmin 1974 hamburg dogumlu yonetmeniyle konusma firsati buldugu, ancak zamanlarini adamcagiza saldirip mahvedecek sorular yoneltmekle gecirdikleri film.
  • kısa ve acısız adlı fatih akın filminin orjinal ismi.
  • çekildiği gün ile türkiye'de gösterildiği gün arasında beş yıl vardır, bir nevi ayıptır.
  • im julinin tersine canınız sıkılmış ve üzülmüş olarak salondon çıktığınız (hikayenin etkisiyle), bol bol öpüşme sahnesinin olduğu (yanaktan, mujk mujk şeklinde), filmin türkiyede gösteriminin neden bu kadar geç kaldığına şaşırdığım, gene bir lokmada yutulunabilecek fatih akın filmi...
  • en yaran sahnesi, scarface triplerindeki bobby'nin kahvaltı masasında sevgilisini tokatlayıp siktiri yemesi olan film. bunun yanı sıra tip olarak tam bir türk olan mehmet kurtuluş'un performansıyla göz doldurduğu, filmi hiç bilmeyen bir türke "bu üçlü arasındaki türkü göster" dediğin vakit tereddütsüz mehmet kurtuluş'u göstereceği film. ayrıca diğer yaran bir sahne için (bkz: müslümün yeri)
  • afişinde alice'in resmi olmaması nedeniyle eleştirdiğim, türkün gücünü ve duygusallığını gösteren film. ayrıca fatih akın'ın oyuncu sıkıntısından olsa gerek bütün ailesini oynattığı film. cebrail*'in annesi rolünde hadiye akın, babası rolünde mustafa enver akın, abisi rolünde cem akın oynamıştır. ayrıca fatih akın da neco rolünde oynamaktadır.
  • bir ilk film olarak gayet oturaklı bir film. türk, yunan ve sırp arkadaşlığı seçimi ilk başta ütopik bir mesaj kaygısı gibi görünse de fatih akın hiç bu yola sapmamış ve olayları akışına bırakmak suretiyle "kör gözüm parmağına" yapmamış, yani ölçülü ve kibar bir mesaj vermiş, ki bu hiç de kötü bir şey değildir, yönetmenin söyleyecek bir sözü olduğunu gösterir. sevimli bir film ve pek de tarantino taklidi gibi bulmadım, kimi izler taşısa da.
  • özellikle filmin son sahnesindeki müzik kullanımı mükemmeldir zira bir filmin sonuna hangi müzik bu kadar yakısabilir, sadece bu etki icin bile seyretmeye değer, im juli kadar sıcak ve pozitif bir atmosferi olmayan sert ve gercekci, kısa ve acisiz film.
  • fatih akın’ın ilk filmi “kısa ve acısız”, bir suç öyküsünü anlatsa da, hikayenin altında bir toplumda yabancı olmak ve köklerine dönme isteği gibi kendine yakın duyguları ele alıyor. biçim ve anlatım olarak tarantino’nun ve scorsese’in filmlerini andıran bu dokunaklı film, hareketli sahneleriyle ve göçmen sorununa duyarlı yaklaşımıyla gösterildiği ülkelerde eleştirmenlerin büyük beğenisini kazanmış, yönetmenin alman sinemasının en önemli isimlerinden biri olacağının işaretlerini vermişti.
hesabın var mı? giriş yap