*

  • goruntu yonetmeni. ozellikle wong kar wai ile beraber calismalariyla tanindi. ayrica yeni psycho, hero, falan, filan, asmis bir adamcagiz yani. bi de cok iyi cince ve fransizca biliyomus.
  • yirmi ucuncu uluslararasi istanbul film festivali konuklarindan olacakmis. cok ictigi ve disi sinege bile yazma kapasitesine sahip oldugu, aldigimiz diger duyumlar arasinda.
  • festivalde bir de goruntu yonetmenligini yaptigi evrendeki son yasam filmi gosteriliyor bu sene
  • yirmi ucuncu istanbul film festivali kapsamında bugün (artık dün oluyor gerçi bu) gerçekleşen masterclass boyunca beş kutu bira içmiş, ardından biralarım tükeniyor sorulara geçelim telaşına girmiş, konuşması, hazırladığı görüntüler, esprileriyle kalbimizi kazanmış görüntü yönetmeni. mütevazi olduğu kadar film endüstrisindeki herkese inceden giydirmekten çekinmeyen, bunu tadıyla yapan adam. ya da hocasının onu adlandırdığı gibi 'du kefeng'.
  • katildigi soyleside sarfettigi " cogu zaman masturbasyon ve focus pullingi karistiriyorum" cumlesi orneginden yola cikarsak yaptigi isten cok zevk aldigi sonucuna varabiliriz. yaptigi isi cok da onemsemiyor gibi gorunmesi, isini hayatinin bir parcasi oldugu ve ayri bir yerde tutmayip disardan bakmamasi oldugunu dusunuyorum . ornek vermek gerekirse "last life in the universe" filmini kendi evinin iki sokak otesinde cekmis, "chong king express"de ise kendi evini mekan olarak kullanmistir. film cekmek onun icin evde yemek yemek veya bakkala gitmek gibi bir hadise haline geldiginden herhangi bir soyleside bir insan yemek yemek hakkinda nasil konusabilirse, kendisi de goruntu yonetmenligi hakkinda oyle konusmustur. soylesinin ortasinda annesinden gelen telefonu cevaplamasi ise yukarida bahsedilenlere hic tezat olusturmamistir.
  • masterclass sırasında annesinden gelen telefonda annesine ' i'm in the middle of something ' açıklamasını yapıp annesinden 'you're always in the middle of something ' şeklindeki karizmatik cevabı ` :karizmatik cevaplar `aldığını dinleyicilerle paylaşan insan.
  • buralara geldiği zaman verdiği bir röportajda, hero'da zhang yimou ile çalışmanın çok da keyifli olmadığını söylemiş görüntü yönetmeni. yimou, her şey kendi istediği gibi olsun istiyormuş, çok kontrollü ve hesaplı kitaplıymış. neticede doyle yapabileceklerinin sadece %25'ini yapabilmiş. deneyiminden pek memnun kalmamış izlenimi veriyordu. sen almışsın böyle aşmış bir görüntü adamını filmine, dinle bari bi onu biraz, indir egonu..
  • filmlerin yönetmen, aktör ya da aktristten sonra görüntü yönetmeniyle de anılmasını sağlayacak kadar spektaküler bir şahsiyet.
  • http://www.beer1.freeler.nl/paginasdoph/doyle.htm
    du kefeng ya da ho fung to isimleriyle de bilinmektedir.
    du kefeng ismi hong kong üniversitesinde profesörü tarafından verilmiştir.
    aslen maryland de sanat tarihi eğitimi görmüştür.
    macera adamıdır, kuyu kazmaktan çobanlığa türlü işler yapmış,bir norveç ticaret gemisinde bile çalışmıştır, derken tayland da çin tıbbı eğitimi görür.du kefeng ismini de yetmişlerin sonuna doğru çin dili ve edebiyatı ilgisinden dolayı gittiği hong kong da almıştır. bundan sonra hayatı değişir, tayvan'daki sanat ortamının içine girer. tayvan'da ilk modern tiyatroyu kuranların arasında o da vardır. edward yangdan that day on the beachi çekme teklifi alır, bundan sonra fransada da bir deneme yapmış olsa da (bkz: noir et blanc) aslen uzakdoğuya ait olduğunun farkındadır,
    geri döner.
    http://www.filmmakermagazine.com/…/movie_camera.php
  • james ivory filmi the white countess in görüntü yönetmenligini de yapmis bulunmaktadir.
hesabın var mı? giriş yap