lime lime
-
-
liğme liğme diye telaffuz edilir
-
ing. molla limonu molla limonu
-
lime lime doğramak uzun parçalar halinde doğramak anlamına gelir.
-
aynaya bakmak birazıyla hatırlamak, birazıyla yeniden tanışmak. arkaya hem bakmak hem bakmamak işlevi gördürülebiliyor, ikircimli. geviş getirmeye benziyor. bizim zamanımızın uyaran bolluğu sindirimi dönüştürdü, artık daha yayvan ve insan içinde midelere sahibiz. bir kerede yiyip içip sıçıp çıkarmıyoruz; tekrar tekrar yiyor, geri çağırıyor, yeniden tanışıyor, şeylerimizi lastik gibi uzatıyor, lime lime ediyoruz. nasrettin hoca'nın kesip kesip attığı, üstüne işediği karpuzları, dönüş yolunda susuz kalınca "buna değmiş, buna değmemiş" diye eksiksiz yeniden yiyişi çok modern, çağcıl bir fıkra. aynı şekilde, eskiden doğum ölüm düzenli döngüselmiş, bunlar şimdi birbirinin fazla içinde ve laubali ve kördüğüm gibi.
(bkz: liğme liğme), lime lime olmak, lime -
...en azırdan yirmi gün önce ölmüş iki kişi kucak kucağa bulunmuştu. (...) cesetleri teşhis etsin diye getirilen mahallelilerin ikisi baygınlık geçirmişti. her yeri lime lime dökülen, eriyen, birbirlerine geçmiş iki cesedin kim olduğunu kimse söyleyememişti.
orhan pamuk, veba geceleri, s. 278-279 -
yanlışlıkla laym laym diye okuduğum kelime öbeği.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap