• iş veren ve çalışan adayının, doldurulacak bir pozisyonun şartları ve koşullarıyla ilgili karşılıklı olarak müzakere edip anlaşmaya varma işlemidir.

    salt verilen hizmet karşılığı ödenecek ücret olarak düşünmek yanlıştır çünkü bir iş anlaşmasında aylık ödenek dışında birçok farklı madde de vardır. misal: işten çıkarma tazminatı, sosyal sigorta yatırımları, çalışma gün ve saatleri, ek mesai ücretleri, vs..

    çoğu zaman iş verenin teklifi ile başlar, adayın işletmeye katabileceği değere, taleplerine ve serbest pazar şartlarına göre pazarlık edilir. sonunda da iki taraf tarafından kabul edilir ya da bir taraf tarafından reddedilerek pazarlık sona erer. adayın pazarlık payının olması için alternatiflere sahip olması çok önemlidir. çünkü orada çalışmaya çok ihtiyacı olan bir adamla pazarlığa girecek kadar aptal bir yönetici bulamazsınız.

    standart işlerde ve giriş pozisyonları için yapılması pek mümkün değildir zira birçok şirket tecrübe ve pozisyona göre sabit maaş sistemiyle çalışır.
    ancak orta düzey yönetici düzeyini geçtikten ya da bir işte 3-5 sene tecrübe edinip uzmalık iddia edebilmeye başladıktan sonra yapılırsa olumlu sonuçlar alınabilir. birden fazla iş teklifi alınmışsa pazarlıkta koz olarak kullanılabilir. bunlar dışında, aynı işte uzun bir süre çalışıp kendini kanıtlayıp, yeni kontrat yapma/maaş düzeltmesi dönemine gelindiğinde, o iş için o şirkette vazgeçilmez olmaya başladıysanız büyük bir keyifle yapabilinecek pazarlıktır.
  • (bkz: liseliye göre iyi bir yorum)
  • eger calisan adayinin elinde baska bir is teklifi yoksa neye guvenerek yapacagini merak ettigim pazarlik.

    (bkz: cilginsin men)
  • çalışmak istemediğiniz ama bir şekilde son görüşmesine kadar sürüklendiğiniz iş fırsatında hayvan gibi coşup karşınızdakini gıcık edebileceğiniz bir süreçtir.

    "burada çalışmak için şöyle böyle değişiklikler olacak hayatımda. bana ne güvence veriyorsunuz ki?" gibi kilit kontratak cümleler de vardır. imkanımız olsa da hep böyle çirkefleşebilsek. çok nefret doluyum. evet.
  • (bkz: iş görüşmesi/#16417668)
  • bıçak sırtı bir durumdur, zordur. şirketin diğer elemanlarına çamur atmadan kendinizin extra özelliklerini patrona gözüne sokmadan oya işler gibi işleyip anlatabilirseniz, o şirket için ne kadar önemli olduğunuza patronu inandırabilirseniz istediğnizi elde etmemek için bir neden yoktur.
  • eskiden olan ama artık (kısmen) ortadan kalkmış pazarlıktır.
    son 5 yılda iş hayatında önemli bir değişim hissediyorum.

    2008 krizi, tüm maaş dengelerini, iş piyasalarını alt üst etmiş. özel sektörde işveren bu krizi kendi lehine öyle bir kullanmış ki. tıpkı marmara depremi sonrası gelen ve halen devam eden özel iletişim vergisi mantığı...

    şöyle ki; örneğin "x" konusunda 10 yıldır deneyimin var ve yeni bir işe başvuru yapıyorsun.

    nedir özelliklerin anlat diyorlar. 10 seneyi 15 dakikaya sığdırarak başlıyorsun anlatmaya, belli ki seninle görüşen şirketin sana ihtiyacı var. diğer adaylar arasında da 5-10 adım öne çıkmaktasın. çünkü çok tecrübelisin.

    iş anlamında anlaşıyorsun, sıra geliyor maaşa... maaş beklentini de söylemişsin en başta.

    sıra iş teklifine geliyor. halihazır da çalıştığın ama değiştirmek istediğin işinle aynı maaşı teklif ediyorlar. doğal olarak gitmek istemiyorsun. iş değiştirmek dediğin bir şeye değmeli diyorsun. çalıştığın şirkette seni bağlayan alışkanlıkların, yıllar içinde edindiğin rahatlık, kıdem tazminatı vs. bağlayıcı olduğundan bir durup düşünüyorsun. kabul etmiyorsun, edemiyorsun...

    bunları aday işverene mantıklı bir şekilde anlatıyorsun. ama ne kadar senin için mantıklı olsa da yeni işverene durum mantıklı gelmiyor.

    neden?

    bir grup var ki piyasanın canına okumuş. senin istediğin maaşın yarısına o işi yapmaya talip. üstelik iyi de bir üniversiteden mezun. kafası çalışan tipler talip... bir yerden başlayayım mantığı, eğer şirket büyük ve kurumsal ise

    hal böyle olunca, işveren seni tercih etmiyor.

    tecrübesiz iş bulmak çok zor. yeni mezuna tecrübe soruluyor. ama tecrüben çoksa iş değiştirmek daha da zorlaşıyor.

    edit: güzel ve köklü bir şirkette yıllardır çalışıyorsan, yönetici isen, başka bir şirkete geçmek için gerekli olan maaş artışı en az şimdiki x 1,5 tur.
  • ne mutlu yapabilene... yapan adam alternatifi az olan adamdır.

    iş imkanı az olan bir bölümden yeni mezun ve tecrübesiz olup, bunu mail ile yapmaya çalışan kekolar da gördüm tabii...
  • son dönemlerde yaptığım iş görüşmelerinden anladığım kadarıyla işverenler de maaş pazarlığının kolay yolunu bulmuş. öyle ki iş görüşmesinde bütün konular halledilip sıra maaş miktarına geldiğinde 'bu pozisyon için belirlediğiniz maaş miktarı nedir?' diye sorduğum zaman 'siz ne kadar istediğinizi söyleyin, biz finans departmanına iletelim, uygun bulurlarsa görüşmelere devam edelim' gibi bir cevap veriyorlar.'yahu siz buranın genel müdürü değil misiniz? finans departmanı mı size bağlı yoksa siz mi finans departmanına bağlısınız?' diye sormak geliyor insanın içinden ama iş görüşmesinde olduğumuz için yemiyor tabi.
  • ağustos ayı içerisinde yaşadığım pazarlıktır. sektörde lider sayılabilecek bir firmada çalışıyorum. haziran ayı içerisinde yine sektörün lider firmalarından birisinden iş teklifi aldım. teklifi yapan onlar olmasına karşın internet üzerinden teknik sınav yapmak istediklerini bildirdiler ve kabul ettim(normal şartlarda bu tip teklifleri artık kabul etmiyorum ancak firma önemli bir firma olduğu için kabul ettim) ilgili sınavı neredeyse full puan ile tamamladım. bu sefer teknik görüşmeye davet ettiler. bu görüşmeyi de 3 teknik personel artı bir ik personeli ile gerçekleştirdim ve görüşmenin sonlarında teknik konuları geçip geyik yapmaya başladık ve bu görüşme de oldukça başarılı geçti. ardından cto ile görüşmeye davet ettiler. bu görüşme 45 dakika kadar sürdü ve en son yusuf atılgan'ın aylak adamı hakkında konuşuyorduk. bir süre sonra tekrar aradılar ve son olarak ceo'nun benimle görüşmek istediği söylediler ve onu da kabul ettim. bahsi geçen ceo türkiye çapında tanınan bir şahıs ve insanları terslemesi, egosu ile nam salmış. o görüşmede başarılı geçti, el sıkıştık ve asansöre kadar bana eşlik etti. en son teklif yapmak için aradılar(bu süreçte maaş beklentimi ve mevcut maaşımı, çalıştığım şirkette herhangi bir problemim olmadığını ve iş değiştirmeyi ancak daha iyi şartlar sunulduğunda kabul edebileceğimi belirtmiştim) teklif ettikleri maaş mevcut maaşımdan 100 tl fazla idi ve o işi kabul edersem yol parası gibi bir masrafım oluşuyordu. yol parasını düşünce mevcut maaşımın da altına iniyordu. bu durumu belirttiğimde tekliflerini 200 tl daha arttırdılar ancak iş değiştirmek için yeterli bir seviyeye kesinlikle gelemediler. bunu belirttiğimde zam oranlarının piyasa üzerinde olduğunu ve 1-2 sene içerisinde daha üst maaş skalalarına çıkabileceğimi söylediler ancak tatmin olmadım ve tekliflerini üzülerek reddettim(bahsi geçen firmanın güzel ve eğlenceli bir çalışma ortamı var, sosyal etkinlikleri ve şartları piyasadaki bir çok firmanın ötesinde)

    kıssadan hisse: haziran ayından ağustos ayına kadar görüşüyoruz ki bu evrede benim maaş beklentim net olarak ortada. bu süreçte bir çok kez iş yerimden izin alarak görüşmeye gidiyorum, zamanımı harcıyorum, onlarda zamanlarını harcıyor. bir çok evreyi başarıyla geçiyorum, eğlenceli iş görüşmeleri yapıyoruz ama gelen teklif mevcut maaşıma çok yakın ve benden 3.5 seneden daha uzun süredir çalıştığım yeri bırakıp, özlük haklarımı bırakıp gelmemi bekliyorlar.
hesabın var mı? giriş yap