• homoseksüel değil de ibne olmak durumu.
  • ses çıkar(a)mamasının nedeni dilsizliğinden kaynaklanmayan kişioğludur madun. tanımlarda yer almaz ama bu onun belirleyici olmadığını göstermez. aksine, özne'nin özne oluşunu belirleyendir madun.
  • bir toplumun nasıl bir toplum olduğunu anlamaya çalıştığımızda, bu toplumun içinden gelen bazı “ses”ler duyarız. bu seslere dayanarak o toplumu betimlemeye çalışırız. işte bu sesleri çıkaran yani o toplumda temsil edilen kişilere özne denir. fakat, bir toplumda sesi olmayan, kendilerini temsil edemeyen , toplumun işleyiş mekanizmaları içinde kendini ifade edemeyen kişiler de vardır. bu tür kişilerin, klasik marksist kuramdaki proleteryadan farklı olduğunu belirtmek için gramsci, bu kişilere mâdun (subaltern) adını vermıştır. öznenin temel özelliği “konuşabilmesidir”, bu nedenle mâdun, özne değildir. mâdun, özneliğin eşiğindedir. mâdun konuşabildiğinde bile kendi olarak konuşamaz, hep kolektif olarak konuşur. konuşması dilden çok mırıltıdır. mâdun, birey olarak konuşmaya başladığında ise artık mâdun değildir. mâduniyet sürekli olarak bir eşikte olma halidir. özne olma ile olamama arasında bir haldir.
    mâdunun eşikteliği derken kastedilen bir “arada olma” , “ne kabul edebilme ne de reddedebilme” halidir. mâdun bilinci, ampirik, bölük pörçük ve çelişkilidir. spivak bunu “negatif bilinç” olarak tanımlar. bu bilincin referans noktası kendisi değil, öznelerdir. mâdunların kendi bilinçleri , hiyerarşik ve hegemonik ilişkilerden bağımsız değildir.
  • yoksul-madunlar ifadesi necmi erdogan tarafından yoksulluk halleri adlı kitabında sıkça kullanılmaktadır. yalnızca yoksul değil aynı zamanda kendini daha önceden üretilmiş genel geçer söylemlerle ifade eden insanlara denk getirmek istemiştir erdoğan bu tanımı.

    bunun yanında bir soru yükselmektedir ki bu subaltern studies bağlamında bir ikilik oluşturmaktadır.
    var olan koşullar mı madunu madun yapandır? yoksa madunun konuşturularak özneleştirilmesi mümkün müdür? onların röportajlarını bir kitapta yayınlamak bu soruların hangisini cevaplar?
    (bu noktada elbet iktidar yaratan kurtarıcı iddiasından mümkün olduğunca kaçmak isteyecek ama takılıp düşecektir araştırmacı..)
  • hiyerarşik olarak aşağı derecede bulunan.
  • alt aşamada bulunan; ast.
  • madunum dediği anda maduniyet hali sona eren paradokssal mahlukat.
  • alt, aşağı anlamına gelen "dûn" kelimesinden türemiştir. zıt anlamlısı mafevktir.şöyle bir evlere şenlik atasözü de vardır:
    madununa söz geçirmek istersen mafevkine itaat et.
hesabın var mı? giriş yap