• yaş haddinden emekli olmuş bir devlet tiyatrosu oyuncusu. emekliliğinin ardından 23 yıl geçmiş. şimdi ise yıllarca oynadığı hüzzam isimli oyun ile yeniden sahnede. ankara'da oda tiyatrosunda. detaylı bilgi için (bkz: http://www.tiyatrodunyasi.com/…tay.asp?haberno=2313)

    kendisini izledikten sonra, bir tiyatro devi olduğunu idrak ediyor insan.
  • dün gece sahnede izlediğim dev. tam 23 yıl aradan sonra yine aynı oyun hüzzam ile sahnelere dönmüştür. oyunda seyirciyi sahneye öylesine çekmiş öylesine bağlamıştır ki uzun süre ayakta alkışlanmıştır. sahnede yaşın o kadarda mühim olmadığını yeri geldiğinde küçük bir çocuk, yeri geldiğinde genç bir kız, yeri geldiğinde de hayattan fazlaca yorulmuş, yaşlı bir kadını başarıyla canlandırarak ispat etmiştir. herkesin ömründe en azından bir kere olsun izlemesi gerekir kendisini .
  • yıllar önce tomris çetinel ile sahneden hayatıma süzülmüş ve bir daha peşimi bırakmamış, izlmeye dinlemeye doyamadığım kadın.
  • gün itibariyle kanal d'de yayınlanmaya başlayan, ayşe kulin'in romanından uyarlanan veda'da saraylı hanım'ı canlandıran muhteşem oyuncu, sahneden sonra televizyonda görmek ne büyük lütuf biz izleyenlerine...
  • dün izmir devlet tiyatrosu'nda "hüzzam" adlı oyununu seyrettiğim, iyi oyunculuk algımızla, olumlu anlamda, oynayan büyük usta.
  • ankara'da devlet tiyatroları genel müdürü dahi bütün tiyatro tayfasının,korktuğu kadındır.biraz kıl birisiymiş yani.e malum ölecek yaşa gelip halen oynuyosan normal.ama bırak maralcım bunları.gençlere yerini verya...
  • ölmeden önce -allah gecinden versin, hem o hem de ben anlamında kullandım bunu- izleyebildiğim için kendimi şanslı ve mutlu saydığım usta tiyatrocu.

    hüzzam oyununda mahpeyker karakterini çocukluktan ilkgençliğe, annelikten yalnız ihtiyarlığa aynı başarıyla yansıtmış, güldürmüş, ağlatmış, düşündürmüş, çokça da iç burkmuştur.

    dilerim ki daha uzun yıllar oynasın.
  • bugün ankara devlet tiyatrolarında 75. yıl sahnesinde hüzzam adlı tek kişilik oyununu izlediğim oyuncu. izleyen herkesin oyunculuğuna ve mükemmel rol geçişlerine hayran kalacağı şüphesiz. aynı şekilde seyirciyle sık sık diyaloga giren, sohbet etmekten hoşlanan bir kadın. ikinci perde başlamadan seyirciyle girdiği diyaloglarda anılarını anlatmamış olsa sevimli ve samimi biri olarak düşünebilirdim.

    anlattığı ilk anısı şöyle:

    daha öğrencilik yıllarında cüneyt gökçer'in bir oyununa gider. oyun başlamadan önce en ön sırada oturan bir kadın çantasını sahnenin kenarına koyar. oyun başladığında cüneyt gökçer, bunu görüp sinirlenir ve oyun sırasında çantanın üzerine basarak çiğner. o sırada ön sırada oturan kadının tepkisine aldırmaz bile. ve ayağıyla çantayı aşağı atar.

    bir diğer anısında:

    yine öğrencilik yıllarında bir oyuna gitmiştir. oyun sırasında en ön sırada oturan bir kadın izleyici sakız çiğnemekte ve balon şişirmektedir. bir süre sonra sahnedeki oyun sırasında oyuncu ona döner ve"çıkar şunu ağzından!" diye bağırır.

    maral üner, artık tiyatro sahnesindedir. en sırada oturan bir amca elinde takır tukur sesler çıkaran bir tespih sallamaktadır. maral üner bir süre sonra dayanamaz ve "sok şunu cebine!" diye bağırır. başa adam aldırış etmez. maral üner de daha yeni bir oyuncu olduğu için seyirci üzerinde bir otoritesinin olmadığını düşünür. daha sonra başka bir izleyici bu olay üzerine amcayı uyarır ve amca tespihi cebine sokar.

    sorun bende mi bilmiyorum ama bu davranışlarla maral üner'in övünmesini anlayamıyorum. usta olarak bilinen bir tiyatro oyuncusunun seyircisine karşı tavrı bu mu olmalıdır? tiyatroya gelen seyirci; ilk kez geliyor olabilir, bu tip görgü kurallarından bihaber olabilir. ancak düzgün bir tutumla uyarmak varken bu saygısız tepkiler neden? hele ki bu davranışların övülmesi. böylesi seçkinci ve kendisi gibi olmayana karşı aşağılayıcı bir tavra sahip birinin tiyatroculuğu, aydınlığı benim gözümde hiçtir.
  • hüzzam adlı oyunu başarılı bir şekilde sahneleyen, sahneyi dolduran sanatçıdır.
  • kendi söyleyişiyle hep 33 yaşında olandır. o yaşın sonsuzluğu içinde dal budak salmış ulu bir çınar. sanat dünyasının yaşayan tarihlerinden biridir. oyunculuğunu ancak bir olgu olarak konuşabilirsiniz. çünkü dünya çapında bir yetenektir. gelin görün ki ender görülen yeteneklerden birinin ülkemizde yaşadığı bilgisinden dünya yoksundur. şairliği vardır. felsefenin kuyusundan su çeker konuşurken. ama zor, ama sarp, ama hüzzamlı, ama rüzgarlı bir dağın güneşi doğuran ve batıran zirvesidir maral üner. yaban menekşelerine kulak verin; kendilerine fısıldayan bir kadından söz edecekler size.
hesabın var mı? giriş yap