• elizabeth olsen, sarah paulson ve john hawkes 'ın oynadığı, sean durkin 'in yönettiği drama filmi.

    http://www.youtube.com/watch?v=8np4qqrmj5q
  • fragmanına baklınca psiko-erotik türünde bir film olacak gibi.
  • 2011 yapımı bir amerikan sinema filmi, 102 dakika.
    imdb linkine buradan gidilebilir mesela.

    düzeltme için hepsini anlatacagim'a teşekkürler.
  • en etkileyici sahnelerden biri marcy'e yazılmış şarkıyı dinlediğimiz sahne olan film.
    marcy'nin şarkısını şuradan dinleyebilirsiniz:
    http://www.youtube.com/watch?v=ogmj2b41l2u
  • oldukça tuhaf film ... izledikçe güzelleşiyor.

    --- spoiler ---
    martha 2 senesini bir tarikatta geçirmiş. kadınların erkeklere hizmet ettiği, kadınların erkeklerden sonra yemek yediği, tarikat liderinin gönüllü kabul edilen tecavüzleri ile kadınların temizlendiğini, bir yerden sonra kadınların biat ile tarikat liderine aşka benzer hisler beslediği, edilgen, tuhaf bir yaşam .... para kaynağının hırsızlıklar oldu. zihinsel olarak pek stabil olmayan, eski uyuşturucu kullanıcılarından oluşan tuhaf bir yaşam ...

    2 senenin sonunda yanına taşınılan bir abla.... bir gün yemeği kendi hazırlarsa diğer gün kocasının hazırladığı, tanıdık bildik mahremiyet kurallarının işlediği belki biraz sıkıcı ama hayat işte ...

    martha hayalindeki tarikat ile şimdiki hayatı arasında gidip gelirken, ablanın davranışlarından zaten küçükken de martha'nın bir tuhaf olduğunu, bu yüzden tuhaflıklarına tolere edildiğini hissesiyorsunuz.

    martha çok edilgen ... kafası karışık ... iki dünya arasında gelirken karıştırıyor. ama planı yok, nerede bırakırsanız orada duruyor. karışık sonucu çıplak denize girmez, ablası eniştesiyse sevişirken yanlarına uzanmasa martha da terslik son sanırsınız ... martha öyle biri işte ....
    --- spoiler ---

    tuhaf film olmuş. herhalde kafası karışık olan, yardıma ihtiyacı olan herkes diğer filmlerdeki eline bıçak alıp insanları doğramaz ya da delirip sağa sola savrulmaz ... belki çoğu bıraktığınız yerde kalır, belki çoğu sadece yol ağzında sağa mı gitsem sola mı gitsem diyip 30 sene öyle kalır .... görüntülerin keyifli, oyunculuğun vasatın üstünde olduğu duran film... seyretseniz de olur, seyretmeseniz de ....
  • izlerken pek fark edilmese de, sonradan insanın içine işleyen film. elizabeth olsen neredeyse hiç rol yapmayarak harika oynuyor. filmin ritmi 'kaybolma'yı ve özellikle 'hali olmamayı' çok etkileyici anlatıyor. bir de o kadar sakin ki, insan ürküyor.
  • oyuncular karakterlerine bu kadar mı uyum sağlar. nefret ettim resmen patrick denen orospu çocuğundan. allah belasını versin. patrick in de o diğer karıların da. ayrıca martha yı izlerken "bu ne güzellik" diye her düşündüğüm anda, ablası da martha ya iltifat ediyordu.

    --- spoiler ---

    bunların dışında, martha yeni gelen kıvırcık saçlı kıza "patrick in yalnızca erkek çocuğu olur" diyor ya hani. allahtan yalnızca erkek çocuğu oluyor. yoksa o şerefsiz kendi kız çocuklarını da becermeye kalkar.

    --- spoiler ---
  • az önce izlemiş olduğum ve fazlasıyla etkilendiğim bir film kendisi.

    taze tazeyken direk konuya giriyorum.spoiler içerebilir.

    kızımız 2-3 seneye yakın erkeklerle bayanların çiftlik evi gibi bir yerde yaşadığı bir yere gidiyor.bu anladığımız kadarıyla zorla götürüldüğü bir yer değil.orada kadınlar erkeklere hizmet ediyor,onlardan önce yemek yiyemiyor ve onların her türlü ihtiyaçlarını karşılıyorlar.bu ihtiyaçlar arasında bakireliklerini kaybedip geçmişinden ve toksinlerinden arındırıldıklarını düşündükleri sahnelerde var.
    sonra kızımız bir şekilde oradan uzaklaşıyor ve kızkardeşinin evine geliyor.kadın ister istemez 2 senenin ardından umudunu kesmiş evlenmiş,bebek yapmayı düşünen düzen sahibi olmuş bir hanımcağızımız.
    martha mı desem marlene mi desem malum kızımızın fazlaca ismi mevcut.
    marthanın iki yönlü dünyasını anlatıyor fakat bu dünya aslında hepimizin içinde olan bir dünya. yani tabiki biri bu kadar şiddet ve seksle dolu değil.sadece dozu daha düşük.ahlak dışı olan bir dünyayla ahlaki bir dünya arasında sürüklenen hayal mi gerçek mi bilemeyen bir kızın ruh durumu mevcut bu filmde.
    bu ruh durumunu verirken toplum da eleştiriliyor,ahlaki değerlerde eleştiriliyor.geçmişin üzerine ne koyarsan koy onun seni bir şekilde takip edeceği de veriliyor.
    kısacası başta çok sakin ve durgun giden film size bittikten sonra boş boş duvarlara bakarken vermesi gerekeni,sizin algı biçiminizle veriyor.

    oyunculuğa gelince elizabeth olsen gerçekten bu role tam anlamıyla uyum sağlamış da sanki ekstradan rol yapmasına gerek yokmuş gibiydi.
    izlenilesi bir film gerçekten.
  • izlerken elizabeth olsenın doğal oyunculuğuna hayran bırakan, izledikten sonra da bu kızcağızla şöyle karşılıklı oturup saatlerce onun güzelliğini izleme isteği uyandıran filmdir.
  • film cok basarili. hem estetik hem hikaye acisindan.

    filmdeki martha karakteri ve kult, cok benzemese de charles manson and the family'ye bir referanstir.

    linda kasabian, mahkemede verdigi ifadede 16 yasindaki bir kiza the family tarafindan yapilan hosgeldin seramonisini anlatir.

    ki bu ifade 76 yapimi helter skelter'da da dramatize edilmistir.

    ikisi ayni demiyorum, ama buyuk benzerlikler var.
hesabın var mı? giriş yap